İyi okumalar...
10. Ocak
"Bir yerde okudum, diyor ki; insanlar sana taş atabilirler. Sen onlara atma. Biriktir ve kendi kaleni kur."
Elimdeki telefondan yeni gönderilen maillere bakarken dışardan sesler geliyordu. Kaşlarımı çatarak telefonu masaya bıraktığım da kapı hızla açılıp uzun zamandır görmediğim birini gördüm.
Kapıyı izin almadan açmasına mı bağırayım, yoksa beni habersiz ziyaret etmesine mi?
Arkasından giren Baykuş ve Lily adeta cenazeye gider gibiydi. Hayır yani Baykuşu anlardım da Lily niye hazır olda duruyordu.
"Hayırdır ne bu patavatsızlık Ar-zu"dedim sen kelimeyi ayırarak, gözlerini kapatıp açtı, ya sabır çektiğine bahse girerim.
"İpin ucundasın Az-ra" dedi karşımda ki koltuğa izin beklemeden oturarak, masada ellerimi birleştirerek ona baktım.
"Neden buradasın Arzu?"
Büyük boy mango çantasını kenara bırakarak açık yeşil gözlerini bana dikti. Saçlarımın aynısı olan kara saçları göğüs hizasında duruyordu. Beyaz teni birbirimize daha çok benzememizi sağlıyordu. Sadece göz renklerimiz farklıydı tıpkı karakterlerimiz gibi.
"Amcam benden rica etmese bir dakika yanında durmazdım. Senin işlerine musallat olacağıma kendimi balkondan atardım"diye söylenmeye başladı.
Kapı tarafında ayakta bekleyen ikiliye döndüğümde Baykuş yutkunarak bir adım öne çıktı.
"Herkesin oturduğunu düşündüğü villa, polisler tarafından aranıyor"dedi
Kaşlarım alayla havaya kalktığında Lily öne çıktı.
"Sebep?"
"Hakkında yasa dışı işler yaptığın gerekçesiyle dava açılmış"diyen Lilyle ayağa kalktım.
"Kanıt olarak ne sunulmuş peki?"
"Bir savcının ihbarı ve şahitliği üzerine dava görüşülmüş, kanıt olarak kara para akladığın üzerine imzalı belge sunulmuş"dedi Arzu
Alayla kahkaha atıp Lilye baktım.
"Bahsedilen savcı o mu?"
Yutkunarak, başını salladı.
"O zaman sende avukatım olarak bulunuyorsun"dedim Arzuya bakarak, koltuğa yaslanarak onayladı.
"Maalesef"
Masanın üstünde bulunan araba anahtarını alarak, kapıya ilerledim.
"Nereye gidiyorsun, polisler gelip burayı da arayacak"diyen Arzuya cevap vermeden ayakta bekleyen ikiliye yürüdüm.
"Bunun hesabını vereceksiniz, polislere engel olmadığınız o saatlerde ne bok yediğinizi öğreneceğim, işte o zaman benden kaçın"
Kapıya doğru ilerleyerek çıkacağım an tekrar sesi duyuldu.
"Azra polisler geldiğinde burda olmalısın"
Kapıdan çıkarken seslendim.
"Bir saate dönmüş olacağım Arzu"
Asansöre bindiğimde içimdeki öfkeyi zapt edemiyordum. Yedikleri hatların ucu bana dokunacaktı fakat bu kadar olamazdı.
Otoparka indiğimde hızla arabama bindim. Arkamdan gelen Akifi ve diğerlerini umursamadım.
🌟
Arkamdan korna çalanları umursamadan gaza basmaya devam ettim. Peşimden gelen Akif ve adamlar bana yetişmekte güçlük çekiyordu. Bildiğim evin sokağına girdiğimde hızımı hala düşürmemiştim. Kapıda bulunan korumalar arabamı görünce bir adım çekildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Timsah +18 [ Kardeşlik Bağı 1]
RandomYa ölecekti ya öldürecekti... Seçim yapıldı. Kayıp verildi.. Kan elleri sarmış, kokusu dört bir yanı kuşatmıştı... Acımasızlığı farklı isimleri almasına gebe olmuştu.. Ama sadece birini benimsemişti.... Timsah