Keyifli okumalar 🌸
...
On sekizinde deli dolu, şen şakrak... Değildi o!
Bitkin, tükenmiş bir genç kızdı Ceylan. Yaşadığı hayatın büyük yükü küçük omuzlarına binmiş canına kast etmişti.
“Şu tarafa kaçtı. “ diye bağıran adamların sesini işitince hızını bir o kadar daha arttırdı. Görmemesi gereken bir duruma tanıklık etmişti . Şimdi de peşinden koşan adamları atlatıp evine gitmeye çalışıyordu.
Bela paratoneri olduğu aşikardı.
Boğazını sıkan eşarp başından düşeceği sırada içinden saydırdı ve hızlıca düzeltmeye çalıştı.
Ciğerleri nefessiz kalınca öleceğini anlayıp ıssız bir sokağa girdi. Derin nefesleri eşliğinde gözlerini kapatıp ses var mı diye dinledi.
Kalbi boğazında atıyordu adeta.
Çok soğukkanlı bir insandı Ceylan. Hayat felsefesi “Gözümle gördüğüm hiçbir canlıdan korkmam “idi.
Korkmasına korkmuyordu fakat basına gelecek şeyler onu bir nebze de olsa korkutuyordu. Cebinden telefonunu alıp açmaya çalıştı fakat şarjı bitmişti. Ne klişe değil mi?
Sinirle soluyup üzerini düzeltti. Daha sonra usulca çıktı karanlık sokaktan.
Hızla yürümeye devam ederken ara sokaklardan
“Şimdi olmaz. Hayır şimdi olamaz lan. “ diye fısıltı şeklindeki sesi işitti. Acı çekiyor gibiydi. Merak duygusu ağır bastığı için koşarak o tarafa yöneldi.
Biraz daha ilerleyince siyah arabanın yanında kalbini sıkarak uzanan adamla karşılaştı.
“İyi misiniz?” diye sordu, fakat cevap alamadı. Kaşlarını çatıp iki adım daha attı adama doğru ve yüzü görüş alanına girince yutkundu genç kız.
Hemen eğilip nefesini kontrol etti.
Kaşları çatıldı tekrar. Kalbini sıkan eli tutup çekti ve hemen ilk yardımda öğrendiği şeyleri uygulamaya başladı. Kalp krizi olabilirdi.
Kalp masajından sonra adamın yüzüne baktı yine.
“Suni teneffüs... Peki ben nasıl yapacağım ki.” Deyip adamın dudaklarına baktı. Gözlerini kaçırıp tekrar kalp masajı yapmaya başladı.
“Hadi uyan. Hadi be.” Diyerek adamı geri getirmeye çalışıyordu. Bir yandan da cebinde ilaç arıyordu çünkü tüm klişeler bunu gerektirirdi.
Adam baygın yatmaya devam ederken af dilenip adamın dudaklarına baktı yine “Bismillah. “ deyip usulca dudaklarına yanaştı. Nefesiyle ona nefes olmaya çalıştı. Gözlerini kapatıp dudağında hissettiği dolgunluğu düşünmemeye çalıştı. Burada bir can söz konusuydu.
Bir yandan kalp masajı yapıyor bir yandan da suni teneffüs yapmaya devam ediyordu.
“Hadi ulan! “ diyerek tekrar adamın yüzünü avuçları arasına alıp dudağına yaklaştı ve nefesini verdi. Fakat yine başarılı olamadı. Hemen ayrılıp telefon aramaya başladı. Arabanın koltuğuna düşmüş telefonu alıp açmaya çalıştı.
“Hay şansıma. “ deyip sinirle soludu.
Tekrar kalıplı adamın yanına gidip kalp masajı yaptı.
Yine suni teneffüs için eğildi; dua ederek nefesini verdi yerdeki adama. Ona nefes olmaya devam ederken ensesine sarılan elle ve yaklaştığı dudaklara bastırılan dudakları ile şok olmuştu Ceylan.
Elini adamın kalbine bastırdı. Gözlerini açıp kurtulmaya çalıştığında altındaki adamın delici grileri ile karşılaştı.
Ölümü andıran o gözlerden aldığı his korkunçtu işte.
Hayatında ilk defa gördüğü bu ürkütücü gözlere bakamadan hırsla kaldırmaya çalıştı kendini. Fakat adam ısrarla dudağına yapışmıştı yine. Çünkü tattığı bu dudaklar hayatının ilkini yaşatıyordu ona. Sol yanında atan şey de neydi?
Ölüm müydü bu hayali kurduran?
...
Derin soluklar alıp tüm gücünü vererek adamın üstünden kalktı Ceylan. Her şey çok ani olmuştu.
Boğulacak gibi hissedip dudaklarını kapattı avucuyla, gözleri açıldı ilk kez, korkuyla. Kaşlarını kaldırıp yerde aynı öfkeli bakışlarla ona bakan adamı süzdü. O niye sinirliydi ki?
Gri bakışlar ilk gökyüzüne daha sonra ona döndü ve kalbini sıktı. Sinirle soluyup ayaklandı ve belindeki silahı çıkardı, elleri titriyordu bu yabancının. Bir şeylere anlam veremiyor gibiydi bakışları.
Ceylan çıkan silahı görünce geri geri yürüyüp koşarak uzaklaştı oradan.
Ölmek istemediği kesindi.
O sadece evine gitmek istiyordu, bu yaşadıkları da neydi?
Arkasından duyduğu kurşun seslerini saydı Ceylan. Her birinde yüreği sökülüyor gibiydi teninden.
Acıyan ayaklarına inat koştu.
Otuz kurşun işitti... Gecenin ürkütücü sessizliğine harp açan, otuz ölüm.
...
Düşüncelerinizi bekliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Saltanat
Chick-Lit" O kapıdan çıktığın anda. Hayatındaki her canlıyı. Tek... Tek... Öldürürüm!"
