Bir Sevdaya Düşmeye Gör!

5.7K 315 22
                                    

Medya : Alev.... 🤫

Yorum yapmayı unutmayınız

Keyifli okumalar 🌹

Parçalara ayrılmış duygular biriktirip yaşanmış hayatın yasını tutmaya çalışan bedenler, iflah olmadan hep aynı yolu dener ve yanıldığını anladığında hüsran içine düşer.

Umut edilen her şey bir anda yok olur... Sevgi kalmaz, öfke artar.

İnsan vücudunu etkisi altına alan duygular bir çok durumda aniden büyür ve hiç olmayacak anlarda hızla söner.

İki yataklı küçük odada iki çift göz birbirine kitli dururken gözlerden yayılan duygular çok değişikti, Alev'in gözleri alev çıkarırken Kılıç'ın kehribar gözleri büyülenmiş gibi parlıyordu.

Sessizlik sıkıntılı bir hal alırken Alev ayaklanıp kapıya yaklaştı, kaldığı yurda yabancı kişilerin girmesi kesinlikle yasaktı diye biliyordu, peki odasındaki yabancı madde nasıl girmişti?

Birde erkekti!

" Nasıl girdin içeri? " diye sordu sırıtan bedeni süzerek.

" Israr ettim, izin verdiler." Alev kafasını kaşıyıp sinirle soludu. Bu adamın her hareketi sinirlerini bozuyordu âdeta.

Arkasını döneceği sırada yanındaki boş yatağa uzanan bedene kaydı gözleri.

" Seninle uyumak istiyorum." Diyen Kılıç, yastığını dikleyip kollarını göğsünde bağladı. Alev'e bakmadan hareket ediyordu, çünkü yeşil gözlerin öfkesini hissedebiliyordu.

" Git burdan. " Alev kriz geçirir gibi saçını çekerken Kılıç dudak büzüp kafasını eğdi, cebinden çıkardığı telefonda açtığı oyunla Alev'e sırtını dönüp oyununu oynamaya başladı.

Ölümcül sessizliğin ardından konuştu Alev.

" Yanımda olduğun sürece canım yanıyor lan. " Kılıç duyduğu güçsüz sesle oyunu bıraktı ve yavaşça yönünü Alev'e çevirdi.

" Yalvarırım git." Yeşil gözleri hüzünle yeri izlerken boğazına takılan yumruyu zorlukla yuttu. Onunla yan yana olmak istemiyordu, ona sarıl diyen tarafına yenik düşmek istemiyordu. Dostunun Kılıç'a aşık olduğu gerçeği çıkmıyordu aklından, onun bile öfkesi vardı içinde...

Kılıç güçsüz sesin tınısını duyunca kalbinin sert bir materyal ile paramparça edildiğini düşündü.
Yüreğine oturan bu sancı neden böyle ağırdı.

Yavaşça ayaklanıp parkeleri izleyen genç kızı seyretti.

Dolan gözlerini yukarı bakarak yok etmek istedi fakat engel olamadı.

Sol elini yumruk yapıp sıkarken zorlukla çıktı dilinden kelimeler.

" Sen.." Başını eğerek sessizce kurdu cümlelerini.

"Nasıl istersen." Ve hızla bulunduğu odada dışarı çıktı. Madem onu görmek canını yakıyordu. O görmeden de severdi Kılıç.

Kapının ardında nefesini düzene sokmaya çalışıyordu fakat nefes alamıyordu işte.

Düşmüş omuzlarını dikleyip yavaşça koridordan çıktı, sonunda soğuk havayla buluştu teni.

Hafif esen rüzgarın sıkıntısını savurmasını isterdi... Arabasına yaklaşıp önünde durunca tekrar gözleri Alev’in penceresine yöneldi. Gördüğü bedenle gözlerini yumdu.

Vücuduna yayıla garip duyguyla sertçe arabasına geçirdi yumruklarını. Birbiri ardına vurduğu yumrukları güçsüz düşünce son bulmuştu.

Son kez kehribar rengi gözleri ona bakan bedene kaydı ve arabaya binip hızla uzaklaştı oradan.

Kanlı Saltanat Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin