🥘4.Bölüm -Kavga-Ziyaret- 💙🎶

1.6K 54 3
                                    

Medya Burak!
-
Barandan...

"E abi kaç kaç oldunuz?"

"Ne olsun be, iki ters bir düz."

"Bütün gün koltuk altın yırtık mı gezdin lan?" Dedim gülerken.

"Hani lan neresi yırtık?" Dedi koltuk altındaki söküğü ararken.

Tavlayı koltuk altına soktum.

"Hadi koçum öğren de gel." Dedim elimi omzuna vururken.

Sinirle ofladı. Bir şeyler bıdılanıyordu.

"Ne oldu kardeş ne söyleniyorsun?" Dedim kaşlarım çatılırken.

"Yok bir şey." Kalkıp giderken derin bir nefes aldım.

Başımıza toplananlar kendi masalarına oturunca çayımdan bir yudum aldım.

"Ne oldu yine öfkelendin?"

"Bir şey söyleniyordu. Ağzını burnunu kıracağım."

"Boşver."

"Seninki geri dönmüş." Duyduğum şeyle sesin geldiği yere baktım.

"Bana mı dedin birader?"

"He sana dedim. Söylesene bir gece de bana gelsin. Merak etme geceliği kaç liraysa kaç katını veririm. Sana da komisyon veririm."

"Ne diyorsun lan sen?" Hızla ayağıya kalkarken sandalye yere düşmüştü.

Masaya yatırıp gözünün üstüne yumruğu indirdim. Ayırmışlardı bizi.

3 kişi beni, 2 kişi onu tutuyordu.

"Senin dilinin kemiğini kırarım."

"O güzel gözleri var ya. Üff. İnsanı şair eder. Selcan sel gibi alır götürür insanı. Hele o dudaklar. Kiraz kiraz."

"Seni gebertirim it! Tutmayın lan!" Elime geçirirsem öldürebilirdim. Öfkeden dört dönüyordum.

"Niye zamanında da en yakın arkadaşınla yatmadı mı? Bir kere de ben baksam tadına ne olur? Sana da parasını veririm boynuzlarını yağlarsın."

"Lan puşt!" Kırmızı görmüş boğa gibiydim. 3 adamı zorla atlatınca hızla üstüne atladım.

Yumrukları geçirirken ayırmaya çalışıyorlardı.

"Dokunmayın hepinizi yakarım!"

"Lan pezevenk!"

Ağzından yüzünden kanlar akıyordu. Yine de öfkemi dinderemiyordum.

"Bırak Baran bayıldı bırak." Zorla ayırdı Burak.

Ne durumda olduğunu yeni kestirmiştim. Gözüm dönmüştü.

Elimin tersiyle yüzüme sıçrayan kanı sildim.

"Gel kardeşim şöyle." Geçip sandalyeye oturdum.

"Ambulansı arayın."

"Al su iç." Elim ayağım titriyordu. Suyu bir anda kafama diktim.

"Sikecem. Laflara bak. Sen neyine güveniyorsun lan şerefsiz?"

"Sakin ol kardeşim."

Zorla kaldırmışlardı.

"Seni gebertirim ibne!" Dedim hızla ayağıya kalkarken. Yeniden üstüne yürüdüm.

"Sakin ol Baran yeter! Gel gidelim." Burak zorla dışarıya çıkardı beni.

"Bu burada bitmedi. Duydun mu beni?!"

𝚂𝚊𝚍𝚊𝚔𝚊𝚝𝚒𝚗 𝚁𝚎𝚗𝚐𝚒 𝙼𝚊𝚟𝚒 (Renkler Serisi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin