Restorana gelen bir demet çiçekle şaşkınlıkla baktım. İster istemez kaşlarım çatılmıştı.
"Selcan Yavuz."
"Benim." Çiçekleri elime tutuşturdu.
"Şuraya bir imza alayım."
Kurye gidince güllerin içine baktım. Küçük bir not vardı.
Çok yorulan kardeşine ablasından ufak bir hediye
Gülerek gülleri vazoya koydum.
Kapı açıldığında gelen kişiyle kaşlarımı çattım.
İyi alıştı bu da.
"Neden geldin yine?"
"Üzgünüm. Yaptığımı telafi etmek istiyorum."
"Senlik bir durum yok."
"Yardım etmek istiyorum."
"Senin yardımına ihtiyacımız yok."
"Sen benim umrumda bile değilsin. Bir hata yaptım. Bunu Pınar için düzeltmek istiyorum."
"Umrunda olmadığımı biliyorum. Sürekli söylemene gerek yok."
"Ben şu herifle konuştum. Durumu anlattım. Bir şans daha vermeyi kabul etti."
"Gerçekten mi?" Dedim şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırırken.
Başıyla onaylayınca yüzümde güller açmıştı âdeta. Mutluluktan havalara uçmuştum.
"Hangi gün gelecek?"
"Bugün."
"Bugün mü?"
"Öğleden sonra şehir dışına gidecekmiş. Sonradan gelemem dedi."
"Saat kaç ki? Ne zaman gelir?"
"Yaklaşık 2.5 saatimiz var. İşe koyulalım o zaman."
"Işe koyulalım mı? Sen ne alaka?"
"Benim yüzümden oldu ben düzeltmek istiyorum. Sana sorduğumu hatırlamıyorum."
"Hâlâ iyi yemek yapabiliyor musun bari?" Dedim gülerek. Hafif tebessüm etti.
"Senin gibi aşçı olamadım ama hâlâ iyi yemek yaparım. Paslanmadım daha."
"Buyrun o zaman. Hünerlerinizi görelim."
Gülümseyerek ilerledim. O da peşimden geliyordu.
Yıllar sonra yeniden 'birlikte' yemek yapacaktık.
"Eee ne yapıyoruz?"
"Sütlü karnabahar çorbası, isveç köftesi, portakallı kereviz yemeği, tatlı olarak da su muhallebisi olsun."
"Şefim geçen gün sorun çıkaran adam değil miydi bu?"
"Oraları karıştırma Emrah. İşe koyulalım. Dolaptan karnabaharı çıkar."
"Tamamdır şefim."
"Sen karnabaharları çiçeklerine ayır. Bende sarımsağı doğrayayım."
"Emredersiniz şefim." Yemek bittikten sonra yine aynısı gibi olacağımızı biliyordum. Yine de anın tadını çıkarmak istiyordum.
O karnabaharları yıkarken bende sarımsağı soyup küçük küçük doğradım.
O çiçeklerine ayırana kadar ben çoktan tereyağıyla sarımsağı sotelemeye başlamıştım.
Çorbanın her şeyini hazırlayınca pişmeye koydum.
Köfte için malzemeleri koyup yoğurmaya başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝚂𝚊𝚍𝚊𝚔𝚊𝚝𝚒𝚗 𝚁𝚎𝚗𝚐𝚒 𝙼𝚊𝚟𝚒 (Renkler Serisi)
Aléatoire"Sen beni aldattın. Bundan ötesi var mı ha?" "Evet seni aldattım. Çünkü ben ahlaksız kadının tekiyim." - Kapak tasarımı bana aittir! - Bu isimdeki ilk ve tek kitaptır! - İlk yayın tarihi: 24.10.2021