Doğum Günü

1.1K 97 50
                                    

Yazar Notu:
Bu bölüm araya eklemek istediğim ufak bir flashbackten oluşmakta yani geçmişi anlatıyor ona göre okuyun lütfen.
Umarım beğenirsiniz!

*
*
*

31 Ekim 1988;

Lawliet o gün uyandığında bir terslik olduğunun farkındaydı.
Uyandığı andan itibaren, vücudunun tümünü uyuşmuş bir ağrı sarıyordu.
Ancak birşeyler yediğinde düzeleceğinden emindi.

Dün Watari'nin ona verdiği dava üzerine çalışırken neredeyse sabahlamıştı, nedeni bu olmalıydı.

O an yataktan kalkmak ölüm gibi geldi. Fakat Poem'e sözü vardı ve
bozamazdı.

Yatağın kenarından destek alarak uyuşukça ayağa kalktı.
Çalışma masasının üstünde dünden kalma bazı belgeler ve açılmış bir mektup duruyordu ;

___

L'ye,

Yarın sabah benimle arka bahçedeki büyük çam ağacının yanında buluş!
Gelmemezlik yapmak yok!!
Çok önemli!!
Seni bekliyor olacağım!

-P
___

Gitmem lazım, dedi içinden.
'Geleceğimi söyledim...'
Böylece paytak ve ağır adımlarla kapıya yöneldi.
Kapı kolunu açarken gözü bir anlığına kararır gibi oldu. Alnını duvara dayayarak soluklandı.

Dinlenmeye zamanım yok...Poem'i daha fazla bekletemem...

Böylece odasından çıkarak merdivenlere yöneldi.
Başı dönüyordu ve gözü kararıyordu.
Koridoru çift görmeye başlamıştı.

Yalpalayarak yürürken, duvara doğru tökezledi ve bedenini duvara dayadı.

Hadi ama...Biraz daha...

Tekrar ayağa kalkmayı denedi fakat o anda bunu yapmak büyük bir zahmet gibi göründü kirpi saçlı çocuğa.
Duvarın soğuk yüzeyi sıcaklamış yüzünü rahatlatıyordu, ayrılmak çok güç geldi.
Duvara birazcık daha yaslanıp gözlerini kapamaktan kendini alıkoyamadı.

Belki de...Bir süreliğine...burada dinlenebilirim...

Bir süre orada öylece uykuya dalıp kalmış olmalı, çünkü bir sonra ki hatırladığı şey birinin ona seslenmesiyle ürkerek uyanmasıydı.

"Lawliet!"

Kafasını hafifçe sesin kaynağına doğru döndürmesiyle Poem'in ona doğru elinde bir tür poşet ile? koşarak geldiğini gördü. Yüzünde endişeli bir ifade vardı.

"Ah...Poem."

Kendini bir şekilde duvardan ittirip vücudunu tamamen kıza döndürmeyi başardı.
"Bir şey mi oldu?"

O an bu konuşmayı hiç yapmak istemiyordu, fakat Poem çok endişeli görünüyordu, o yüzden acil bir durum olabilir, diye düşündü.

Bekle...Nereye gidiyordum ki ben?

"Bir şey mi..." Poem boş gözlerle bir süre çocuğa baktı, ardından da çocuğun sormaya çalıştığı soruyu anlamasıyla gözleri kocaman açıldı.
"Oh, hayır, her şey yolunda. Fakat sen.. İyi misin?"

Hayır. "Evet iyiyim."
görüşü git gide daha da bulanıklaşıyordu ve düşüncelerini bir araya toplaması git gide daha da zorlaşıyordu. Üstelik üşüyordu.

"Ama az önce bayılmış gibi görünüyordun. Yardıma ihtiyacın-"

"Endişelenecek bir şey yok sadece ufak bir baş ağrısı hepsi bu." Bunu demesiyle birlikte, yetimhane odasına geri yöneldi. En başında neden odasından çıkmıştı ki zaten?

Death Note: L Lawliet (x reader)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin