-3-

24.7K 1.2K 86
                                    


Aşağıda güzel bir bölüm sizi bekliyor..
KEYİFLİ OKUMALAR!

"Selamun aleykumm"
" A-aleykum selam.."
Şaşırmak böyle bir duyguydu sanırım. .
En son 1 yıl önce yan yanaydık ve şimdi aramıza hiçbir ayrılık girmemiş gibi , sımsıkı sarılmıştık birbirimize..
Dostluğun ne olduğunu şu anlarda anlıyorum en çok. .
Sırtında hissettiğin sıcaklık yüreğini ısıtıyor ve acılarını dindiriyordu.
Mutluluğun ve şaşkınlığın bir olduğu bu anda ağzımdan dökülen sadece bir isim değildi. .
Bambaşka bir hisle döküldü adı ağzımdan.
"Leyal !"
Hüzün doluydu sesim, en azından ben öyle hissediyorum , çünkü Leyal herşeyi alaya alan ve acısını surları ardına saklayan bir kızdı. .

Deli dolu hali bir tek beni etkilemezdi ya zaten.. Onun acısını bir ben anlardım. Şımarıkça büyümüş bir çocukluk geçirmemişti oysa , sadece şımarık kız pozu vermişti kameralara..

Sadece abisi en çok sevmişti onu..
Ailesi hep yanındaydı ama o yine de yalnızdı. . Tıpkı kalabalığın içindeki yalnızlık grupları gibi..
Herşey tamdı onun hayatında ; annesi babası ve abisi.. Oysa bir şey çok eksikti ; anne baba sevgisi gibi..

Ben yoğun duygularla ona sarılırken ağlamak üzereydim o da , yine alaya alarak ;
"Benimm" dedi.

"Ya şu anı bozmasan olmuyor mu ?
Çok özledim senii."

"Tabi tabi , iki gün önce geldim , arayıp sormadın bile hayırsız!"

"Ya ben geleceğini biliyordum ama inan ki; haber verirsin sandım. Ne bileyim aramamı beklediğini? "

Aslında ona kırgındım en son bir yıl önce gelmiş , gideceği gün haber vermişti. .
Birbirimize olan özlememiz öyle fazlaydı ki ; sarılmaya doyamıyordum..

"Tamam ya ezildim burda. Bu kadar özleneceğimi bilsem asla gitmezdim!
Kapıda donmasak iyi "

"Ah pardon , hadi içeri gel.. "
Beklediğim gülüşünü sergiliyordu resmen. .
Onu ne kadar çok özlediğimi şimdi daha iyi anlıyordum..
Gözlerinin içinde pırıltılar vardı.
Sanki bir elmas gibi , konuştukça ışığı yansıtıyor ve içimi ısıtıyordu..
İşte bu kadardı ona olan kızgınlığım.
Bir gülüşüne yenik düşüp âdeta bertaraf oluyordum. .
Ama değerdi.. Çünkü O bu dünyada elde edilemeyen arkadaşlardan yalnızca biriydi ve benimle paylaşıyordu bu eşsiz duyguyu..

Ikimizde 23 yaşındayız, Leyal büyümüş ama ; "ben hâlâ küçük bir kız çocuğuyum " diyordu.

Salona geçip koltuklarda yerimizi aldık.
" E ne yapıyorsun? Nasılsın ? "

"Hamdolsun iyiyim sağol. Biliyorsun mimarlığı okudum staj yapıyordum Amerika 'da bir şirkette. .
Lâkin 'Ukala veliaht ' şirketin başına geçince ayrılmak zorunda kaldım. ."

Mutluluktan parlayan gözleri ışıkları kapattı sanki , bir anda karanlığa büründü o ela gözleri..

"Biliyorum da, adam oğluna işini devretti diye olur mu ? O şirket baya iyiydi neden ayrıldın? Geleceğin için büyük bir yatırımdı "

"Ya aslında dediğin gibi baya iyiydi , ama işte bazı şeyler olmayınca olmuyor. Hem abimin şirketinde işe başlamayı düşünüyorum.. Henüz konuşmadım, şu an burada değil iş seyahatinde. Gelince konuşacağım. . Eğer kabul ederse buraya yerleşebilirim. " yine öyle bakıyordu ; elinden şekeri alınmış masum bir çocuk gibi..
Ve işte şımarık prensesimiz surları ardına saklıyor duygularını , gözlerinde dahi açıkça bağırıyordu oysa acısı "ben buradayım !" diye..
"Ya inşallah yaaa! Gitme ben seni çok özlüyorum!"
"Bakalım zaman neler gösterecek. .
E e sen ne yapıyorsun? Nasıl herşey yolunda mı ?"

UĞULTU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin