8. BÖLÜM:Ahmar

4K 127 18
                                    

🔅

Açık perdemden içeri 'artık uyan' dercesine sızan güneşe, beni uyandırdığı için teşekkür edip başucumda duran telefonuma uzandım. Saat daha erkendi. Aramalar kısmına girip uyanmıştır düşüncesiyle Egeyi aradım. Birkaç calista açmıştı.

"Günaydın uykucu prenses. Kaç defa aradım seni, senin haberin varmı?" Telefonu kulağımdan çekip aramalara baktım. Yuh ama Ege! 9 kere aramış manyak.

"Hı, evet. Dokuz kere aramışsın zeytinyağım EGEM." O hattın diğer tarafından bana saydırdığına emin olduğum homurtular çıkarırken ben de yataktan kalkmış banyonun yolunu tutmuştum. Abimler o akşam apar topar görev beklemez diyip gitmişlerdi ve tam 2 hafta olmuştu. Sadece iki defa çok kısa konuşmuştuk. Sadece iyiyim, iyiyiz demekle yetiniyordu ve ben buna artık alışmıştım. Hattın diğer tarafında bir dostum olduğunu hatırlayıp ona sorularımı yonelttim.

"Ege'm, şimdi sen evde misin yoksa adliyede mi? Evdeysen ben birazdan çıkarım seni alayım istersen?"

"Yok daha çıkmadım Pelin. Annem de bırakmıyor ki beni geleyim biraz sende kalayım buraya kadar zahmet etme. Ama yok kadın Nuh diyor peygamber demiyor. Neyse sen beni almaya gelene kadar bende şu dosyaları kontrol edeyim. Eksik olmasın biliyordun bugün mahkeme günü. Hadi kapattım güzelim." Ağzımdan hi! Nidası yükseldi. Ben davayı unuttum ki.

"Of allahim dava bugündü değil mi? Herneyse zaten hazırlıklıyız. Hadi kapattım. İyice kontrol et. " Gülustuk ve kapattık. Bende odamdan ayrılıp kapısının önünde şoka girdiğim banyoya adım attım. İşlerimi halledip güzelce bir kahvaltı yaptım. Abimler gitti gideli günlerim böyle geçiyordu. Evden Adliyeye, adliyeden eve. Bu arada adliyeye de bayağı alışmıştım. Arslan Savcı da buradaydı. Arada gözüküp arada kayboluyordu. Bu işte bir gariplik seziyordum ama sesimi cikartmiyordum.

Güzelce kahvaltımı yapıp bugün dava olduğu için güzel, siyah ve saten takımlarımdan birini giyip saçlarımı ensemde topladım ve küçük halka küpelerimi taktım. Boy aynasından kendime bakınca Onaylar şekilde başımı salladım ve Egeyi hazırlanması için aradım.

 Boy aynasından kendime bakınca Onaylar şekilde başımı salladım ve Egeyi hazırlanması için aradım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Giydiği takım)

Egeyi de alıp adliyeye sürdüm. Adliye binasından içeri girdiğim anda ortamın sıcaklığının yüzüme vurmasıyla anlık gözlerimi kapattım. Tekrar açtığımda koridordan geçen Arslan savcıyı gördüm. Hemen yanına gitmeye karar verip adımlarımı hızlandırdım. Artık bu kaçma kovalamacaya bir son vermemiz gerekiyordu değil mi? Tam yanına varıyordum ki telefonum çalınca duraksadım. O sırada Arslan Savci çoktan koridoru dönüp gözden kaybolmuştu.

Efuli arıyor...

Hemen aramayı cevaplayın hasret kaldığım sesini duymayı bekledim.

AYRI DÜNYALARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin