29.Bölüm

833 25 0
                                    


Yeni bölüüüüm...

Bu arada, Ayrı Dünyalar 50 bin oldu! 🎊🎊🎀

Bu bölüm siz çok sevgili okurlarıma özel olarak yılbaşı özel bölümü olceeekk... Ayrıca yavaş yavaş Yiğitin geçmişine de giriyorum.

😊

:::::::::::

5 YIL ÖNCE, SINIR...

YAZAR'DAN

"Komutanım yine iddiaya girecek miyiz?" Timdeki askerler kendi aralarında kulaklıktan konuşurken timin komutanı iz üstünde idi. Sonuçta bir lakabı vardı ve buna yaraşır şekilde davranmalıydı. Geldikleri yolda izler tazeydi ve arabanın pikap tarzı olduğunu lastik izlerinden anlamışlardı. Şimdi ise yerlerine konuşlanmış, gelecek olanı bekliyorlardı. Burası üs olarak kullanılan küçük bir köyün en ücra yeriydi.

"Sen istersin de girmez miyiz koçum," dedi Teğmen astına. Her sefer yaparlardı bunu. Aslında Teğmen Araf, bunu bilerek yapıyordu. Hoşuna gidiyordu.

"Sınır kaç olsun komutanım?" Araf güldü.

"Sen ne kadar istersen aslanım," dedi ve Yiğitin boğaz temizleme sesi kulaklarını doldurunca bunun bir ikaz olduğunu anlamış oldular.

"Siz de teşrif etmez misiniz komutanım?" Soruyu soran Araf, ciddi ses tonunu takınmıştı.

"Almayayım Teğmen. Sonra yenilen pehlivan güreşe doymazsa başımıza iş alırız," dedi Yiğit keyifli sesiyle. Timdekiler -Araf hariç- gülerken Yiğit silahının dürbününden gördükleri ile timini uyardı ve hazırlanmalarını istedi.

Ama ortada bir sorun vardı. Pikapların kasalarında silah değil, kasa kasa yiyecek ve sebze vardı. Yiğit kaşlarını çattı ve yanındaki erinden telsiz istedi.

"Yuva, burası Sınır. Sesimi duyan var mı?"

"Sınır , burası Yuva. Dinlemedeyim."

"Kuşlar yuvaya geldiler ama yuva boş çıktı. Emriniz?" Karşıdan ses kesildi ama iki saniye sonra tekrar Yuva'nın sesi duyuldu.

"Tedbir alın.  Eğer iz yoksa toparlanın, Yuva bekliyor olacak." Telsizin frekanslarını değiştirip tekrar çantaya koyduklarında Yiğitin emri ile etrafı kolaçan etmek için nişancıları Tevfik hariç herkes dikkatlice aşağı indi.

Güneşin son ışınları etrafı loş bir ışık ile kaplamıştı.

"Komutanım hareketlilik var," telsizden Çavuşun sesi duyulunca Yiğit pikaplara doğru baktı ve bir adamın hızlı hareketlerle karşısındakilere birşeyler anlattığını gördü. Ama adamı umursamayan peçeli üç adamdan biri silahını çıkarıp adamı kafasından vurdu.

Yanındaki hareketliliği sezen Yiğit eliyle aşağıdan 'dur'işareti ile Çavuşu uyardı ve timi etrafa yayılmaları için dağıttı. Kendisi ve Arslan Çavuş ise pikapların arkasına ilerliyordu ki peçeli adamlardan bir tanesi elinde telsizle arkaya gelmeye başladı. Yiğit ve Çavuş hemen kendilerini gizlediler ve telsiz konuşmasını dinlemek için pusuda beklediler. Adam karşı tarafı dinledi bir süre.

AYRI DÜNYALARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin