Yıldız, aradığı çözümü bulunca, acele ile eve gelip, bilgisayarının başına geçmişti.
Biraz araştırma yaptı ve Jong Hyun un en sık kullandığı *SNS sitesi ve oradaki hesabını bulduktan hemen sonra kendine bir hesap açtı. Jong Hyun un anlayacağı bir nick, profilde tek bir yıldız resmi...
Hesabı tamamlandığında, en son eklenen resimin altına gayet açık bir yorum yaptı.
"Aptal!! Bana ulaş deyip te, ulaşacağım bir numara bırakmadan gidiyorsun! Asıl sen bana ulaş!"
Jong Hyun yorumu gördüğünde, Yıldızın bunu yaptığına inanamadı. Ne yapacaktı ? Hakkında skandal mı çıkacaktı ? *netizenler ne olduğunu anlamadan bire bin katacak, Jong Hyunun mesleği bitecekti.
Çok geçmeden Yıldızın yoruma, diğer falardan yanıt geldi.
" ㅋㅋ Numarayı alırsan, bizimle de paylaşmayı unutma."
"Oppa~ Bendeki numaran silinmiş. Bir ara tekrar ara ㅋㅋ"
"Arkadaş geceyi Jong Hyunla geçirmiş herhalde."
Kendine bir bardak kahve yapmak için bilgisayar başında kalkan Yıldız, döndüğünde onunla alay eden yorumlar olacağını tahmin ediyordu ama son yorum, azındaki kahveyi, monitöre püskürtmesine neden olmuştu.
Panikle yerinden fırladı ve ekranı temizlemek için bir kaç parça kağıt havluyla geri döndü. Benzer yorumlar artmıştı.
'Geceyi Jong Hyunla geçirmek ?' Yazdığı şeyin bu anlama gelebileceğini düşünmemişti.
İnsanların mı aklı fesattı yoksa Yıldız mı çok saftı?
Jong Hyun, Yıldızın fazlasıyla saf olduğunu düşünüyordu. İster istemez gülümsedi. Gülümsemesinin farkına varınca, yapmacık bir şekilde öksürdü ve ciddi bir ifade takınıp, elindeki telefonu, ceketinin cebine soktu.
***
Bütün gece bir sağa, bir sola dönmekten, doğru düzgün uyuyamayan Yıldız, ertesi sabah çalan telefon sesine uyanmıştı.
Yerinden fırladı ve arayanın kim olduğuna bakmaya fırsat bulamadan telefonu yanıtladı. Eğer kapansaydı, geri arama gibi bir şansı olmadığını biliyordu.
"Günaydın!" dedi karşıdaki ses. "Bu öğlen,bir iki saat kadar boş musun ?"
"Seni adi.." diye sözüne başlamıştı Yıldız ama Jong Hyun araya girdi.
"Yerinde olsam şifreyi almadan küfre başlamazdım."
Yıldız, söylediklerini geri yuttu ve derin nefes alıp, en azından konuşabileceği kadar sakinleşmeyi bekledi.
"Amacın ne?"
Jong Hyun kocaman sırıtmış ve bu sesine yansımıştı.
"İki saat sonra, geçen seferki kafede" dedi ve Yıldızın cevap olarak söylediği Türkçe kelimelerin 'pekala, tamam' anlamına gelen bir şeyler olduğunu umarak, telefonu genç kızın yüzüne kapattı.
"Sadist misin sen Jong Hyun ?"
Jong Hyun arkasını döndüğünde, oturduğu koltuğun arkasına tünemiş, Yong Hwa, Min Hyuk ve Jung Shin i gördü.
"Sizin ne işiniz var orada ?! Beni mi dinliyordunuz?"
Yong Hwa ayağa kalktı.
"Hayır ikinizi dinliyoduk. Hem sorumu görmezden gelme. Sadist misin sen Jong Hyun?" Bir anda suçlu olan taraftan suçlayan tarafa geçmeyi başarmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Starry Night
FanfictionYıldızla tanışın; O zamanında belki de sizin gibi bir hayrandı. Bu ve Manhwa yazıp kendi ayakları üzerinde durma hayali yüzünden ailesinin desteğini kibarca reddedip Kore'ye taşındı ve zaten çok beklentisi olmadığı bu ülke, Yıldız gibi bir kızın dah...