"Odun ?" Yıldız hiç düşünmeden yanıt vermişti. Yong Hwa birden sorunca o da aklındaki ilk şeyi söylemişti.
"O ne demek ?"
Evet, Yıldız düşünmeden yanıt vermiş ve Türkçe konuşmuştu. Meteyle bir süre türkçe konuşunca Korece de hatalar yapmaya başlamasının böyle iyi sonuçlanacağı aklına dahi gelmemişti.
"Odun Türkçe bir tabir. Korece de karşılığı yok yada ben bilmiyorum. Jong Hyun gibi insanlar için kullanırız."
Aslında yalan söylememesine rağmen Yıldız kendini kötü hissetmişti. Çünkü eğer üyelerden biri 'Hangi huyu 'odun' olmasına sebep oluyor ?' deseydi yalan söylemek zorunda kalacaktı.
Ne diyebilirdi ? 'Yakışıklı insanlara deriz.' ? Bu gerçekten mantıksız! Veya 'Bir olay olduğunda yerinden kımıldamayan insanlara deriz.'
Evet bu olabilirdi. Hem gerçeklik payı var hemde hakaret olarak algılanmazdı. Ama yıne de Yıldız yalan söylüyormuş gibi hissediyordu.
Neyseki Jong Hyun geldi ve konu kapandı.
"Hyung, fotoğrafçı senin sıranın geldiğini söyledi."
"Ah tamam gidiyorum." Yong Hwa Yıldıza döndü "Seninle tekrar konuşacağız. Sakın bir yere ayrılma."
Yıldız yüzünde hafif bir gülümseme, kafası ile onayladı.
Yong Hwa onunda konuşmak istiyordu. Bu bir rüya mıydı ?
Yıldız bir yıl öncesine geri dönmüş gibiydi.
İçine BigBang, F.T İsland, Nu'est ve diğer sevdiği gurupların tüm üyelerini sığdırdığı o ayran gönlüyle avare avare Kore sokaklarında gezdiği ilk günleri hatırladı.
'Bu gerçek! Sen rüya görmüyorsun Yıldız' diye defalarca tekrarlamak zorunda kalmıştı.
İlk haftasında BigBang üyelerini olabildiğince yakından gördüğü, sesi kısılana kadar çığlık attığı o günkü gibi çarpıyordu kalbi.
Evet o sadece bir hayrandı. Ama en şanslısıydı.
Yong Hwa yı bu kadar sevmesine rağmen neden gurubu bilmediğini düşündü. Belli ki diğer üyeler ilgisini çekmemişti.
Yıldızın Yong Hwa ya oyulup gülümseme eklenmiş balkabakları gibi baktığını gören Jong Hyun daha da sinirlenmişti. Hiç şüphesi kalmamıştı artık. Yıldız bir sasaeng fandı!
Jong Hyun bunu diğer üyelere de kanıtlamalıydı.
"Merhaba Yıldız. Demin olan her şeyi gördüm. Şimdi iyi misin ?"
Jong Hyun neden 'her şeyi' derken bastırarak konuşmuştu ? Yoksa..
"Evet, çok daha iyiyim teşekkürler."
"Aslında düşmek işine yaramış gibi. Baksana Yong Hwa ile iyi anlaşıyorsun."
"Şey.." dedi Yıldız mahçup bir şekilde kafasını kaşırken. "Sanırım evet. Bir aralar Yong Hwa nın fanıydım."
Jong Hyun bir şeyler yakalamıştı sonunda.
"Daha önce boice olmadığını hatta bizi tanımadığını söylemiştin. Yalan mıydı yoksa?"
'Bu adamın derdi ne?' diye söylendi Yıldız kimsenin duyamayacağı kadar kısık sesle.
"Ben 'sizi' tanımıyorum dedim. Ve sadece Yong Hwa nın fanıydım. Gerçi şu sıralar kimsenin fanı değilim."
İşler pek Jong Hyun un istediği gibi gitmiyordu. Nedenini anlayamasa da diğer üyeler Yıldıza karşı nazik ve ilgiliydi.
Jung Shin merakla sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Starry Night
أدب الهواةYıldızla tanışın; O zamanında belki de sizin gibi bir hayrandı. Bu ve Manhwa yazıp kendi ayakları üzerinde durma hayali yüzünden ailesinin desteğini kibarca reddedip Kore'ye taşındı ve zaten çok beklentisi olmadığı bu ülke, Yıldız gibi bir kızın dah...