1 OMEGA ✓

"Bakıyorum da çok meraklıyız başka alfalara?"

Sağ ayakla girip okumadan önce bir vote çekin ballı karpuzlarım hadi. Yorum da yapın niye yapmıyorsunuz bu yazar orospu çocuğu m-

😢🥺😢🥺

Bu Bölüm aşırı hoşuma gitti inş sizinde gider

***

8|

Yaşlı kadın buruşuk ellerini torununa uzattı yavaşça. Gözyaşları henüz yeni dinmiş, yeni yeni kendini topluyordu. Aldığı serum etkisini göstermiş olmalıydı. "Beni öyle korkuttun ki küçüğüm, kalbim az daha duracaktı."

Büyükannesi duvarın içinden geçeli birkaç saat olmuştu. Haberi alan Taehyung koşa koşa ona seslenen Yunho'nun peşinden gitti ve kendisini koca bir hastanede buldu. Bir gerçek daha vardı ki o hayatında ilk kez hastane görüyordu. Yine de hayatında gördüğü ve tanıdığı tek insanın ölümle burun burun olması yüzünden hastanenin nasıl bir yer olduğunu umursamadı. Zaten pek de hoş bir yer olmadığını tahmin ediyordu.

Lakin hastaneye gitmesi ayrı bir olaydı. Efendi denilen o sert mizaçlı adam, Taehyung etrafı o büyümüş gözleri ile fıldır fıldır ararken bir anda ağır bir şekilde üzerine feromon basmış ceketini omeganın omuzlarına atmıştı. Üzerinde onun eşofmanlarının olması onu mutlu ederken arkasından omegaya sımsıkı sarılıp bir anda onun boynunu öpmeye başlamıştı. Omeganın korkudan çığlık atmasını ise hiç umursamamıştı.

Ancak bu patavatsız adam omeganın sürekli kıpırdanıp bir şeyler demesinden rahatsız olup dudaklarını emdiği yerden çekmişti.

"Senin iyiliğin için yapıyorum. Korkman değil, teşekkür etmen gerekir."

Adam kaldığı işine geri dönerken omeganın etrafta öyle yoğun, öyle bir baskın aura yayılmaya başladı ki, Jungkook'un kolları altında bir zindana hapsolmuş gibi hissediyordu. Bacakları titrerken kekeledi. "A-ama bu t-taciz! Sen değil miydin beni o tür canilerden kurtaran, şimdi aynısını neden yapıyorsun?!"

Efendisi onun kokusundan burnunu çekmiş ve kendisine döndürürken omeganın afallayıp tökezlemesi ile kucağına almıştı. Baskısı öyle yoğundu ki, Yunho gibi omeganın da bacakları titriyordu. Beta, göz ucu ile baktığı omeganın ne halde olduğunu anlayabilmişti. Adamın garip bir aurası vardı ve sizi titretirdi.

Jungkook çatık kaşları ile kolunda yatan ve saçları sarkan mavi gözlü omegaya bakarken dizlerine sardığı kolunu iyice sıktı. "Bunu taciz olarak algılıyorsan o zaman kokuna sahip çık. Yavaşça kokun kıyafetlerime de sinmeye başlamış. Uyurken ne yapıyorsun sen nefes aldıkça feromon mı salgılıyorsun? Başkalarının seni fark etmesini istemiyorsan baskın bir alfa ile kokunu örtmelisin."

Omega dedikleri ile şaşırmıştı."Nerden bileyim ben? Uyurken olmuş sonuçta. Hem kokunu bırakman için illa beni emmen mi gerekiyordu?"

Jungkook gözlerini devirdi. "Fazla safsın, birisi görürse diye işaret bırakmaya çalışıyordum."

Jungkook arabanın arka koltuğuna omega ile birlikte binerken, Alfa Min direksiyon başına, beta da yanına oturmuştu. Taehyung çatık kaşları ile kucağında oturan efendi denilen herife bakıyordu.

"Peki sen niye işaret bırakıyorsun illa ki? Şu yeşil saçlı alfa yapsın biraz da."

Jungkook ve Yoongi bir anda gözlerini açtı. Yoongi aynadan arkaya bakarken beta istemsizce kırkırdamıştı. "Yaktı seni."

Yoongi işin içinden nasıl sıyrılırım diye düşünürken bir anda ağzından saçma sapan bir cümle çıktı. "Ben eşcinselim."

Üçü bir anda Yoongi'ye bakarken Beta en sonunda dayanamamış dizine şaplaklar atarken kahkahalara dizilmişti. Ancak Taehyung kelimenin anlamını bilmediği için anlamsız gözlerle bakıyordu. Tam ne olduğunu soracaktı ki Jungkook'u yeniden işitti. Yoongi ise Efendisinin gözüne girdiğini bir kez daha içten içe hissetmişti.