1 OMEGA ✓

"Dene bak bir ne oluyor."

İyi okumalar. 15k olmuşuz teşekkürler <3 bu bölüm pek içime sinmedi yazmaya zorladım kendimi diyelim. Umarım seversiniz.

***

Sabaha her yerinde ağrı ile uyanan Jungkook yine de huzurlu hissediyordu henüz hiçbir şeyi anlamasa bile. Yatağında biraz daha kıpırdandı ve en sonunda gözlerini aralayabildi. Yorgun hissediyordu hâlâ, belki biraz daha uyusa iyi olacaktı.

Ancak uykusu kısa sürdü. Beş dakika sonra beline sarılan kollar ile biraz daha gözlerini araladı ve kısa sürede tatlı mı tatlı bir koku ile tamamen ayılıverdi. Aslında aşırı iyi ve mutlu uyandığını söyleyebilirdi. İyi hissediyordu, kurdunun mutluluğu ona da yansıyordu.

Göğsünde uyuyan Taehyung'u fark etti ve başına birkaç öpücük kondurdu. Ardından onun saçlarını okşadı. Omegası hâlâ uyuyordu lakin tam parmakları onun ensesine kaydığında kendi ensesinde hissettiği gıdıklanma ile de gözleri tamamen açıldı.

Dur, ne?

Bir anda aydınlandı ve dün yaşanılan her şeyi kurdunun ona baskısı yüzünden uyuyakalıp hatırlamasa da mühürlendiğini fark etti. Gözleri irice açılmıştı. Taehyung'u önce bir kontrol etti ve uyandırmamaya çalışarak yavaşça onu kendi bedeninden ayırdı. Lakin kalbi korku ile atmıştı, içinden kendini yanlış anladığını düşünmeye veya ikna etmeye çalışıyordu. Taehyung ise bu korkuyu en derinlerinde hissedince ürpererek bir anda ayıldı.

"Jungkook..." dedi kalınlaşmış sesi ile. Uyku mahrumu gözler eşini bulduğunda biraz da olsa rahatladığını hissetti omega. Ona yeniden sarılıp neden korktuğunu sormak istiyordu. Dün gece aklına geldikçe yanakları yavaştan kızarıyordu.

"Taehyung, biz mühürlenmişiz?" Ancak tedirgin bir ifade ile bunu sorması omeganın içine bir korku düşürmüştü. Bir sorun mu vardı ki?

"Hmhm, kurtlarımız çok istiyordu."

"Nasıl yani, orada mıydın?"

"Evet."

"Nasıl izin verirsin?!" diye bağırınca Taehyung irkildi ve yavaşça kırıldığımı hissetti. Ondan böyle bir tepki beklemiyordu. O da onu istemiyor muydu? Şimdi neden mühürlemek sorun olmuştu?

Jungkook ellerini siyah saçlarına attı ve onları geri iteleyip yüzünü sıvazlarken bir yere gözleri korkutucu bir şekilde dalmış, ne olup bittiğini hatırlamaya çalışıyordu. Küfürler etti hem kendine hem de kurduna. Kurdu ile hiç anlaşamıyordu. Öyle umursamaz ve öyle gevşek bir kişiliği vardı ki Jungkook kafayı sıyıracaktı. Omegadan önce tüm kontrol ondayken şimdi asla Junkook'un rahat hareket etmesine izin vermiyor, işlerine burnunu sokuyordu. Şuan Taehyung ile mühürlenmek çok riskliydi. Aslında bir yandan iyiydi çünkü omega bundan sonra kendisinden ayrı kalamazdı ve thita bunu bildiği için hemen omegayı mühürlemeye ikna etmişti. Ama şimdi araları bozulduğu taktirde ciddi anlamda ikisi de yatalak olurdu.

Yani evet, bu mühür işi de thitanın, Jungkook'un planlarını bozmak için yaptığı bir plan sayılabilirdi. O omegaya sahip olmak için her şeyi yapabilirdi.

"Dalga mı geçiyorsun?" dedi arkasındaki sızı ile Taehyung. Çoktan burnu sızlamaya başlamıştı. Hayır ağlamamalıydı, ağlamamalıydı.

"Omega, lanet olası, biz mühürlendik farkında değil misin?!"

"Bana bağırma!" diye bağırdı bu sefer omega. Ardından büzülmeye başlayan dudağı ile devam etti. "İstemiyorşan o zaman beni neden yanında bu kadar istekli bir şekilde tutuyormuşsun ki?! Dışarıda beni isteyecek bir sürü kişi varmış sana mı kalmıştım ben!"

"Daha iki düzgün kelime edemeyecek bir omegayı mı isteyeceklermiş? Kim isteyecek söylesene?!"

Taehyung duydukları ile sahiden kırılıyordu ve işin kötüsü Jungkook bunu en derinlerinde hissediyordu. Omega hızla yataktan kalktı ve giyinmeye başladı ona bir kez bile bakmadan. Ardından hızla kapıdan çıktı ve mutfağa doğru adımlamaya başladı ama göz yaşları bir bir dökülüyordu. En sonunda mutfağa ulaştığında ellerini tezgaha koydu ve hiçbir şeyi umursamadan ağlamaya koyuldu. Dün gece ne kadar güzelse şimdi o kadar kötüydü. O ve kendisi sabaha kadar sevişmiş ve orgazmın dibine vurmuşlardı lakin şimdi durumları içler acısıydı. Taehyung her şey için pişman oldu. Ona güvenmekte hata etmişti.