Yurin
Kai'ye evimin yolunu tarif etmiştim ve o da sürmeye başlamıştı. Yolda pek fazla bir konuşma gerçekleşmedi. -ki bundan kastım yolu tarif ettikten sonra hiç konuşmamış olmamız-
Eve geldiğimizi fark edince durabileceğini, çünkü eve geldiğimi söyledim. "Ah, tamam o zaman." dedi ve arabayı durdurdu.
Tam arabadan inecektim ki aklına bir şey gelmiş gibi bir tavırla 'Dur bir dakika' dedi.
Ona döndüm ve anlamaz bakışlarla ona baktım. "Şey, söylemeyi unuttuğum bir şey var da. Yarın sabah 12.00 da bizim şirketin önünde olman lazım." dedi.
"Olurum da, neden ki?" diye sordum. "Şarkıyı bu gün bitirmek zaten zorunluydu, yarın sunacağız çünkü. Ben başta stres olma diye söylememiştim, sonra da aklımdan çıkmış." dedi.
"Ah, anladım. Sorun değil, olurum. Ayrıca bıraktığın için tekrar teşekkürlerr." dedim ve gülümseyip arabadan indim.
Arabadan indikten sonra el salladım ve o da el sallayınca götümün donduğunu fark edip eve girmem uzun sürmedi.
Eve girdim ve pijama takımımı giyip hızlıca uykuya daldım.
Sabah olunca günlük ev toplama vb. rutin işlerimi yapıp dolabımın karşısına geçtim. Ne giysem acaba?
Saatin 11.27 olduğunu fark edince hızlıca evden çıktım. Otobüse bindim ve yolda giderken de kulaklığımı takıp müzik dinlemeye karar verdim. Şirketin oraya gelince düğmeye bastım ve araba durunca arabadan indim.
Kai'yi şirketin kapısının önünde gördüm ve ona doğru ilerleyip selam verdim. O da kısaca selam verdi ve PD ile diğer bizi oylanacak insanların yanına geçmemiz gerektiğini söyleyip şirketin içine doğu adımları.Ben dr bir adım gerisinden onu takıp ediyordum, gördüğüm kadarıyla stresliydi çünkü derin nefesler alıp veriyor ve sakinleşmeye çalışıyordu.
"Hey, sakin olmalısın bence." dedim gülümseyerek. "Nasıl olayım ki? Çok stresliyim, başarabileceğimizi herkese göstermek istiyorum çünkü herkes baiaramayacağımızı düşünüyor Yurin." dedi hızlıca, acayip stres olduğu her yerinden belliydi tabii.
"Bak eminim ki çok güzel bir şarkı yazdık tamam mı? Evet seçilir miyiz o %20 ihtimal ancak %0 değil? Annem her zaman bir elbet umut vardır derdi. Cidden öyle, bir umut var. Hadi, başarabiliriz!" dedim ve sonda elimi yumruk yaparak havaya kaldırıp hafifçe salladım.
Kıkırdadı ve 'olur' anlamında başını aşağı yukarı salladı. İkimiz de güler yüzle içeriye girdik ve sandalyelerden boş kalan iki tanesine oturduk.
Sandalyeler yan yanaydı ve benim yanımda Yeonjun ile eşleştiği oğlan, Kai'nin yanında da Soobin ve eşleştiği kız vardı. Soobin'e bakarken sinirle Yeonjun'un yanındaki oğlana baktığını gördüm, neden öyle bakıyordu ki?
Yeonjun bize dönerek "Nasıl bir şey hazırladınız barı? Bakabilir miyim?" diye sordu. Kai'ye baktım ve gülümseyip başını hafifçe aşağı-yukarı salladığını görünce, "Tabi, buyrun." diyip elimdeki defteri verdim. Dün en son iki farklı çokça karalanmış ve yıpranmış defterden şarkı sözlerini tek ve temiz bir deftere düzenli bir biçimde geçirmiştik.
"Woaa, Kai? Cidden çok güzel olmuş. Bizimkinden bile güzel he. Neyse, kıskandım hıh." diyip sahte bir ağlamaklı ses tonu ile defteri bana geri uzattı. Üçümüz de kıkırdarken defteri aldım ve o sırada da PD-nim ve yüksek ihtimal en güzel şarkıyı seçmek için gelmiş olan 2 kişi daha vardı.
Teker teker hepimizin şarkılarını okudular ve yorumladılar, sadece 1 kötü yorumumuz vardı. Ancak adının Beomgyu olduğunu öğrendiğim uzun saçlı çocuk ve şarkı yazmadaki eşi adının He-Ran olduğunu öğrendiğim kızın da öyleydi.
Bize çıkmamız söylendikten sonra çıktık ve kapıda beklemeye başladık, herkeste stres tavan tabii.
Ben de o sırada telefonumu çıkarttım ve bizim aşık şapşallara yazma kararı aldım. Çünkü burda yapacak hiç bişi yoktu ki.
.
Three idiots
Yurin
Şimdi şarkıları verip çıktık
Beş şarkı arasından en güzelini seçecekler
AccayiP STRESLİYİM ŞU ANMaşallah aktiflik sıçıyorsunuz ya.
YA STRESLIYIM DIYORUM NIYE KIMSE YAZMIYO AYIP YA
.
Hızla telefonumu kapatıp arka cebime yerleştirdim ve ''Offfff" diye ses çıkarttım. Stresten ter dökmeye başlamıştım resmen. Bir tek bana mı öyle geliyor yoksa etraf sıcak mı oldu?Üstümdeki hırka-cekeyi çıkartıp düzgünce katlayarak çantama yerleştirdim. Onu çantama koymadan önce suyumu çantadan çıkarttım ve suyumu da içtim.
Suyumu da içeceğim kadar içtikten sonra kalan su ile birlikte şişemin kapağını kapatıp çantama attıktan sonra fermuarı kapatıp çantamı da koluma taktım.
Biraz dışarı çıkıp hava almaya karar verdim. O sırada ise Kai kıkırdayarak "Sendin di'mi stres olmayan?" dedi. "Ya başta ben sakindim sen stresliydin, şimdi niye tam tersi oldu ya?!" diye stem ettim.
Güldü ve "Başta stres olduğumun farkındayım ama stres olmak bir işe yaramıyor o yüzden stres olmaya gerek yok. Sen de stres olma sakin ol." dedi.
"Tamam, stres olmayacağım." dedim ve derince nefes alıp verdim. O da kıkırdadı ve sohbetimiz sona erdi.
Daha sonra da kapıda birilerinin bağırıştığını fark ettim. Seslerden biri çok tanıdık geliyor..
"Hanımefendi içeri giremezsiniz."
"Ya kardeşim bak, arkadaşım Txt ile iş birliği için kalan son beş kişiden biri. Onu görmeye geldim ya!"
"Hanımefendi prosedür böyle. Nereden bileyim belki gazetecisiniz. Burası bir K-Pop şirketi, direkt olarak sizi alamam içeri. Dediğiniz doğru mu bilemem ki."
"Sen bana yalancı mı demeye çalışıyorsun?!"
"'Minji bebeğim tamam sakin ol. Yurin'i arayalım gelip söyler o ve biz de içeri gireriz."'
"Ya Mingyu tamam da, ben gazeteci falan değilim ki! Hele hele yalancı hiç değilim!"
-
En son beş gün önce bölüm atmışım
Yine bölüm atmıyorum hi guys
Ay yine hiç içime sinmedi valla
Ama neyseh, okuyan yok zaten
-imdat, bu gece bitireceğim inşallah tüm bölümleri.
120424
ŞİMDİ OKUDUĞUN
my love - kkh ✓
Hayran KurguYurin: Siz ciddi misiniz?? Cinsiyet farketmeksizin derken sayın bang? . :: txt au :: :: +yeonbin, +taegyu ::