54.bölüm

121 8 1
                                    

Yeni bölümm .. :)) umarım beğenirsiniz iyi okulamalar <3

Heceden

Aşağı indiğimde Yusuf kaldırımın üzerimde bekliyordu.Beni fark edince yanıma doğru geldi.
-Sorun mu var dedim en kibar olmaya çalışan halimle.Kafasını salladı.
-Sorun sensin Hece bana soğuk davranıyosun dedi.Çok kibar konuştuğu için onu kırmak istemiyordum ama bi yandan da dengesiz tavırları canımı sıkıyordu.
-Bak Yusuf sana açık konuşucam bazı hareketlerin fazla
Biraz durdum.Doğru kelimeyi seçmeye çalışıyordum.
-Biraz fazla ısrarcı dedim.Sonra devam ettim.
-Sen çok iyi birisin umarım seni üzmüyorumdur ama bu tavırların beni korkutuyor dedim.Yine gözlerinde o korktuğum ifade oluştu.
-Yok öyle bi şey seni korkutmak istemem ki dedi.Şu konuşması bile tuhaftı.Üstelik saat geç olmuştu.
-Yarın konuşalım deyip geciştirmekten başka çarem yoktu.
-Hem yorgunum uyumam gerek dedim.Kafasını salladı.
-Yarın görüşcez dimi dedi.Kafamı salladım.Sonra arkama bile bakmadan apartmana girdim.Eve girer girmez de yatağa girdim.Ayıma sarılıp uyumaya çalıştım.

***

Sabah okula gittim.Okuldan eve dönderken pastaneden kurabiye aldım.Sıcacıktı ve en sevdiklerimdendi.Kasada dururken iki el belimi sardı ve kulağıma yaklaşıp
-Tanışalım mı dedi.Gülümseyerek arkama döndüm.
-Tanışalım dedim.Ilgın ben daha cüzdandan parayı çıkarmadan arkamdan parayı uzattı.Pastaneden çıktık ve eve doğru yürümeye başladık.O da kendine poaça almıştı.Projemi bırakıp geri döndüğüm için saat erkendi ve daha kahvaltımı yapamamıştım.Ilgın
-Bana gel sana müthiş omletimden yapıyım dedi.Tek kaşımı kaldırıp
-Sen ve mutfak eminim sonunda savaş alanından beterdir dedim.Kolunu omzumun üstüne atıp beni kendine çekti.
-Gel buraya dedi.Salak boyu uzun diye hava atıyo heralde.Onu yavaşça itip
-Mahalledeyiz dedim.Pis pis gülmeye başladı.O sırada Ilgının evinin önüne gelmiştik.Kapıyı açtı ve içeri geçtik.Artık kendi evim gibiydi.Onun elindekileri alıp mutfağa geçtim.Ilgın da arkamdan geldi.Ellerimi yıkayıp poaçayı tabağa koydum.Ilgın tam işe girişecekti ki
-Hopp elini yıka dedim.Önce bi durdu sonra
-Böyle yaparsam yemiycekmisin diye sordu.
-Bu ne saçma soru yaa Ilgın sen böyle mi yemek yaparsın dedim.Bi yandan ellerini yıkayıp bi yandan gülerek
-Yemek yaptığımı kim söyledi ben beceremem öyle şeyleri dedi.
-Evet sen yemek yemezsin tuvalete de gitmiyosundur kesin
-Genelde barda sosisli falan yerim dedi.Ben o kadar ev yemeği yiyim öküz gibi oluyum millet bi sürü şey yiyo hala fit.Tezgahın üstüne oturdum ve masada yumurta çırpan Ilgını izlemeye başladım.İlk baktığında yakışıklı demezdin ama o kadar çekiciydi ki.Dudakları burnu gözleri inanılmaz derecede kusursuzdu.Ben onu izlerken bi an döndü ve göz göze geldik.Dudakları hafif yana kıvrıldı.Biraz da oturuşuma gülmüştü.Ama etrafta rahat bi yer yoktu oturulucak ve evde de hep böyle yapardım.Ben de gülümsedim.Yumurtayı ve rendelenmiş peyniri tavaya koyup ocağı açtı.Bi kaç baharat ve biraz da tuz ekleyip tavayı kendi başına bıraktı.Cebindeki sigara paketini çıkarıp içinden bi sigara çıkardı.İlk çekişten sonra yıllarıdır içtiğini belli eder şekilde öksürdü.Onun bu haline çok üzülüyordum çünkü alkolü ve sigarayı su içer gibi tüketiyodu.Sonra mutfaktan dışarıya açılan baklona çıkıp içmeye devam etti.Bunu zevk için yapmadığı belliydi sinirli bi suratla içiyordu ama üst üste bitmeden yakıyordu.Sanki yıllardır içmiyo gibiydi.Ben yanındayken içememeye çalışıyordu.Bi kaç dakika sonra içeri girdi.Omlet tam pişmişti.Tavayı ocaktan alıp masaya koydu.Yanına gidip yanağına bi öpücük kondurdum.
-Ellerine sağlık dedim.Gülümseyerek
-O kadar omlet yaptım bi öpücük yetmez bana dedi.Beni utandırmayı çok seviyordu.Yüzümü sıcak bastı.Parmak uçlarımda yükselip dudağına minik bi öpücük kondurdum.Dudaklarını yalayıp göz kırptı
-Şimdilik idare eder dedi.Ben de yüzümü elimle yelpazeledim ve masaya oturduk.Omlet gerçekten çok güzel olmuştu.

Her Şeye RağmenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin