Enigmatic

-18-

10K olmuşuz vay canına! Çok teşekkür ederim herbirinize teker teker! Yorumlarınız ve oylarınız beni gerçekten çok mutlu ediyor. Bakıp geçmediğinizi hissediyorum. Diğer hikayelerime de bakarsanız sevinirimm! İyi okumalar!

Yerinde biraz kıpırdandıktan sonra kafasını diğer tarafa çevirdi. Kafasını çevirdiğinde gözlerini sımsıkı kapatmış olduğunu fark ettim. Bir şeyler mırıldanıyor gibiydi. Rüya mı görüyordu?

"Zayn?" yerimde biraz doğrulup ellerimi göğsüne koydum. Kalbi o sakin ritmini bırakmış daha hızlı atmaya başlamıştı. Kâbus mu görüyordu? Ne yapmam gerekiyor?

"Zayn?" Onu biraz daha sert sarstığımda bana yardımcı olmak istediğini fark ettim. Uyanmaya çalışıyordu.

"Zayn!" Yüksek sesim üzerine gözlerini açıp kolunun altından çıkmak üzere olan bana baktı. Sonra etrafa bakındı. Kremli ayağımı gördüğünde derin bir nefes verdi ve alnındaki birikmiş olan küçük teri elinin tersiyle sildi. Konuşmam ne kadar doğru olurdu emin değilim ama korkmuş olan yüzü iyi bir rüya olmadığının habercisiydi.

"İyi misin?" Az önce yüksek sesimin aksine fısıltıyla çıkan sesimi duyunca kafasını bana çevirip elini belimden çekti.

"Kötü." Kafasını ellerinin arasına aldıktan sonra saçlarını karıştırıp tekrar doğruldu. Bana bakıp koltuğa uzandığında her zaman ki gibi ne yaptığını anlamaya çalışıyordum. Kendini rahat bir konuma getirdikten sonra elini hafifçe boşluğa vurdu. Neden onun dediklerini yaptığımdan emin değilim sadece yapmak istiyorum. Hem kötü geçmiş bir rüyadan sonra aklını dağıtmak en doğrusuydu.

Eliyle işaret ettiği yere yüzüm ona dönük olacak şekilde yattığımda bir süre yüzüme baktı. Ellerinden biriyle saçlarımı kulağımın arkasına ittikten sonra zaten yakın olan yüzlerimiz arasındaki mesafeyi kapatıp burnumun üstüne küçük bir öpücük bıraktı. Yüzümü buruştururken bir diğer öpücüğü alnımda hissettim. Geriye çekilmesiyle birlikte gözlerimi yavaşça açtım. Yüzünü uzaklaştırmamıştı hala yakınımdaydı. Elleriyle yanağımı okşadıktan sonra narin ve bir o kadar da özel olan öpücüğünü yavaşça dudaklarıma bıraktı. Kalbim hızla atmaya başlamadan önce öpücüğü son buldu. Uzaklaştığında tekrar ona baktım bu sefer daha fazla utanmış olan yüzümle. Ellerini kızarıklarım üzerinde gezdirdikten sonra yavaşça yüzüme doğru fısıldadığını hissedip söylediklerine dikkatimi vermem gerektiğini fark ettim.

"Seni öpebilir miyim?" Az önce ve eve girerken öptüğünde izin almamıştı. İzin alması bana sevimli ve komik geliyordu. Ama aklıma gelen fikirle bu sefer benim ondan önce davranmam gerekiyordu. Bunu neden yaptığım hakkında en ufak bir fikrim yoktu ama onu deli gibi öpmek istiyordum daha doğrusu boynunu.

"Ben bir şey deneyebilir miyim?" Gözleri bir an şaşkınlıkla açıldı. Ne cevap vereceğini biliyordum ancak ondan cevap beklemek benimde cesaretimi toplamama yardımcı oluyordu.

"T-tamam."

Kekelemiş olması kendini bana bıraktığını hissettiriyordu. Ellerimi yavaşça kirli sakallarının üzerinde dolaştırdım ve kendimi biraz daha ona doğru eğdim. Boynuyla omzu arasına girdiğimde heyecanlı nefesimi elimde olmadan boynuna doğru üfledim. Kulağımın yanında birkaç küfür işittiğimde Zayn'e dönmek yerine boynuna bir öpücük bırakıp geri çekilmeyi hedefledim. Ellerinden bir tanesi belime gittiğinde aynı hızla beni kendine biraz daha yasladı. Dudaklarım neredeyse boynuna değecekti ama bir türlü yapamıyordum.

"Bella.." Yine o derin fısıltısını duyduğumda ellerim terlemeye başlamıştı. Aynı fısıltıyla ona cevap vermeye çalıştım ancak benim sesim çıkmıyordu bile. Beni duyamayacağını umarak bundan vazgeçtim.