13. Bölüm

447 14 0
                                    


Selaaam!!

Nasılsınız??

Yorum yapmayı ve yıldıza tıklamayı unutmayınn 💗

İyi ve keyifli okumalar...


Karakola geldikten sonra Kaan bana birkaç şey sormuştu ve şu an da Salih sorgudayken ben Kaan'ın odasında Kuzey, Çağrı ve Zifri'yle oturuyordum.

Kuzey, Çağrı'yı Çağrı da Kuzey'i dikkatle inceliyordu. Çağrı'nın Mine olayından haberi olmadığını biliyordum ama Kuzey'e söylemiş olabilir.

"Sıkıldım ben, ne zaman biter sorgu?" dedi Kuzey.

"Hemen de sıkıldın bir dur daha bismillah." Çağrı gülümsüyordu ama Kuzey hiç tepki vermiyordu.

***

Aradan ne kadar zaman geçtiğini bilmiyorum ama nihayet Kaan yanımıza gelmişti ve olanları anlattı. Tahmin ettiğim gibiydi. Gözaltında tutulduktan sonra mahkemeye çıkmamız falan gerekiyormuş.
"Salihmiş..." dedi Zifri masaya odaklanırken.

Kuzey, Zifri'yi takmadı ve direkt olarak bana döndü. Bu odadaki ben hariç hiç kimseyi sevmediğini de bu kadar belli etmezsin be Kuzey.

"Gidelim mi? Bitti işin zaten artık gelmene de gerek kalmadı."

Evet, gelmeme gerek kalmamıştı.

Hızlı alışan birisi olarak ve bunun birazcık da hayallerimdeki meslek olduğunu düşünürsek sanırım hafif bir üzülmüştüm.

"Rüzgâr, yarın müsait olduğun bir zaman uğrayabilir misin? Konuşmamız gereken bir şey var."

Başımı evet anlamında salladım.

"Of bu kadar kolay bağlanmamam gerekiyor sanırım." Çağrı ağlamaklı bir ifadeyle yanıma doğru yürürken bir gözünden akmayan yaşı eliyle siler gibi yaptı. Kuzey ise göz devirmişti.

Güldüm ve bana yaklaşan Çağrı'ya sarıldım. "Yokluğumda ağlayıp kendini bitirmeni istemiyorum Çağrı. Ya da benimle ilgili ilginç rüyalar görme olur mu? Yani benim yerime Kaanla gör o rüyaları."

Çağrı beni omuzlarımdan tutarak kendisinden ayırdı ve yüzüme doğru yaklaştı. "Kaan'a olan aşkımı sorgulatmam ulan! Rüya işini de bir bilinçaltıma danışmam lazım, kendisi şu sıralar kalbime hiç acımıyorda..." son cümleyi söylerken omzunun üstünden Zifri'ye bakmıştı. Zifri ise gülümsedi ve kafasını hafifçe iki yana salladı.

Çağrı benden ayrılıp Zifri'nin yanına gittiğinde bu sefer de Zifri koşarak yanıma gelmişti.

Bir elimi kendi elinin içine aldı ve gözlerime bakarak "Burada hep bir kız arkadaşım olsun istemiştim... Yani evet kadın polisler çok fazla ama hiçbiriyle anlaşamıyordum. Şimdi gitmen gerçekten çok üzüyor Rüzgâr... Ama yapacak bir şeyin yok. Umarım hayat bizi tekrar bir araya getirir. Yardım edebileceğim herhangi bir konu olursa zamanı fark etmeksizin beni arayabilirsin, yardımcı olmaya çalışırım."

Gülümseyerek Zifri'ye sarıldım ve kulağına "Teşekkür ederim Zifri. Seni çok sevdiğimi bil olur mu? Unutma bunu. Ve sen de istediğin zaman arayabilirsin." Diye fısıldadım.

Ayrıldığımızda Kaan homurdanarak "İyice askere uğurlamaya döndürdünüz olayı. Daha üç haftadır tanıdığınız birine yani..."

Göz devirdim sadece ve "Hoşçakal Kaan." dedim. Umarım ona görüşürüz demememin sebebini anlayabilmiştir.

Kuzey'e geri döndüğümde o da hepsine baş selamı verdi ve beraber odadan çıktık.

"Herkesle bu kadar yakın olduğunu bilmiyordum." dedi yanımda yürürken.
"Ben de senin Çağrı'ya sinir olduğunu bilmiyordum."

3. mahalleHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin