21| Kanlı Çamur

296 33 6
                                    

İyi okumalar!

Bölümü aşağıdaki şarkılarla dinleyebilirsiniz:
Neoni - Royalty
Fall Out Boy - Centruies
Ellise - 911
Grandson - Blood//Water

***

Kan akıtan sessizlik tıpkı bir kasırga gibidir. Büyük ve kuvvetlidir, yerle bir eden ve yakıp yıkandır, gözyaşı ve acıdır. Arkasında bıraktığı her yeri bir felakete çevirir, kayboluncaya dek geçtiği yerlerde ondan nasibini almayan kalmaz. En kötü yanı ise ona baktığında hareketsiz ve zararsız görünüşüdür. Aslında bu bir aldatmacaydı; eğer bir kasırga hareket etmiyor gibi görünüyorsa, sana doğru geliyor demektir.

Kaçmak mı, direnmek mi?

Çelişkili soruların cevabını herkes veremez ve herkesin cevabını veremediği bu sorulara elbet bir gün ikisinin arasında kaldığı bir vakit gelip çatacaktı.

İşte o zaman bir karar vermek zorunda kalınırdı.

Kadın, mavi gözlerini geniş köy meydanına çevirdiği zaman onlarca Yoldaşlık üyesini gördü. Hepsi burada iyilik için, barış için bulunuyor ve bunun için savaşıyorlardı. Kiminin çocuğu vardı kundakta, kiminin eşi bekliyordu endişe dolu bir ifadeyle salonunda, anneleri, babaları ve yollarını bu küçük baskında bile bekleyen sevdikleri vardı.

Belki birileri ölecekti burada, belki de birileri bir başka birini öldürecekti. Ama her ne olacaksa, bu kan akmadan bitmeyecekti.

"Ortalık sakin." Sirius Black ciddiyetle kululetasını başından çıkartarak etrafa kontollü bir bakış attı. "Henüz gelmemiş olmalılar. Hızlı olalım, herkes gizlenecek bir yer bulsun kendine, evlere bile girin. Tılsımlarla kendinizi gizleyin ama her ne yaparsanız yapın, sakın işareti almadan karşılarına bir anda çıkıp savaşa başlamayın."

James başını salladı. "Doğru söylüyor. Eğer işareti almadan kendinizi açık ederseniz her şey berbat olur. Bu yüzden vereceğimiz işareti bekleyin ve hep bir anda ortaya çıkalım." Aralarında Seherbaz'lar da vardı.

Onlar hareketlenip dağılacağı esnada Bellatrix bir anda "Aptallar!" diye bağırdı kelimeleri uzatarak. Tılsımını kırarak kolundan tuttuğu Barty ile meydana ilerledi. "İşareti beklemenize gerek kalmadı! Biz sizden önce davrandık!" Bir anda her bir yandan ortaya çıkan Ölüm Yiyenler ile James ile Sirius göz göze geldi.

"Ne yaptı bu aptal?" Eleanora ellerini sinirle saçlarına atarak çekiştirdi. "Biraz daha beklemesi gerekiyordu! Lanet olsun!"

"Görünen o ki bekleme işi iptal oldu." Evan sırıtarak cüppesinin cebindeki Ölüm Yiyen maskesini alıp yüzüne taktı. Eleanora'yı beklemeden cüppesini savuşturarak hızlı adımlarla meydana ilerledi.

Eleanora onun arkasından bakıp sinirli bir nefes verdikten sonra kendi maskesini takıp kukuletasını başına geçirdi ve Evan'ın arkasından ilerledi.

"Siktir," diye mırıldandı geri geri adımlarken. Olduğu yerde durup etraflarını kuşatan Ölüm Yiyenler'e baktı. "Tuzağa mı düştük biz?" James ona göz ucuyla bakıp başını aşağı yukarı salladı. "Sanırım öyle oldu."

Blood in the Water | Evan RosierHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin