Beomgyu kahvaltı hazırlamaya mutfağa gitti. Kahvaltı hazırken de Taehyun'a dediği şeyi içinden tekrarlayarak düşünüyordu. Gerçekten gülüşü hoşuna mı gitmişti? yoksa onu mutlu edip güçlü olmasını ve çabucak iyileşmesini mi istemişti? Hangisi daha doğruydu? Beomgyu şuan bilmiyordu ama eninde sonunda cevabı bulacağına emindi. Beomgyu değişik ve karmaşık duygular içindeydi ama şimdi bunları düşünemezdi. Çünkü yukarda aç olduğunu düşündüğü bir adet Taehyun vardı. Bu yüzden Beomgyu kahvaltıyı hızlıca hazırlamaya başladı.
Beomgyu kahvaltıyı hazırlamayı bitirmişti. Şimdi tek yapması gereken Taehyun'u aşağı getirmekti. Beomgyu merdivenlerden çıkmaya başladığında, bir yandan da Taehyun'a yanına geldiğini bildirmek için sesleniyordu.
Beomgyu "Taehyun kahvaltı hazır seni almaya geliyorum" diye seslendi. Fakat Taehyun dan geri cevap gelmemişti. Beomgyu merdivenleri bitirip iki kapı geçtikten sonra Taehyun'un yattığı odaya yani kendi odasının önüne gelmişti. Kapıyı nolur nolmaz diye tıklatıp biraz bekledi. İçerden beklediği "gel" kelimesini duyamamıştı. Beomgyu kapıyı açıp açmamak arasında kararsız kalmıştı. Ta ki o sesi duyana kadar. Taehyun çok sesli bir şekilde çığlık atınca Beomgyu odaya daldı.
Taehyun "Aağh!!" Beomgyu içeri daldığında hızlıca konuşmaya başladı.
Beomgyu "Noldu? Birşey mi oldu? Taehyun? İyi mis-" Beomgyu üst üste sorular sorarken Taehyun, Beomgyu'nun sözünü kesip konuşmaya başladı.
Taehyun "İyiyim sakin ol. Sadece düştüm" Taehyun'un cevabı Beomgyu'yu rahatlatmamıştı. Bir süre Taehyun'u inceledi, bir şey olup olmadığını kontrol ediyordu. Aklına ilk gelen soruyu direkt sordu.
Beomgyu "Nasıl düştün?" Beomgyu korkmuştu ve neden korktuğunu da bilmiyordu. Beomgyu ilk defa bu kadar çok korkmuştu, karşısındaki kişiye bir şey olacak diye. Beomgyu bunu daha sonra uzun uzun düşünecekti. Fakat şuan bakması gereken sakar bir Taehyun vardı. Taehyun soruyu sorduğunda bunu bekliyormuş gibi direkt kendini açıklamaya başladı.
Taehyun "Uyuyordum. Uyurken düşmüşüm, düşerken uyanınca da o an bir yanda gelen korkuyla çığlık attım özür dilerim" Taehyun'un utanmış ve çekingen sesi Beomgyu'ya çok tatlı gelmişti.
Beomgyu "Sorun değil bir dahakine daha dikkatli ol korkutma beni" Beomgyu gülümseyip, bir süre sessizce bekledi. Aklına kahvaltı gelince Taehyun'a yaklaştı.
Beomgyu "Taehyun kahvaltı yapmak için seni almaya gelmiştim. Hadi gel gidelim" Taehyun da ayağa kalkıp, bir kaç adım attı.
Taehyun "Tamam gidelim" Odadan çıkıp, merdivenlere yöneldiler.
Beomgyu ve Taehyun merdivenlerden inerken Taehyun'un birden başı döndü ve dengesini kaybetti. Yere düşecekken Beomgyu onu tutup, kendine çekti. Beomgyu yine korkmuştu fakat bu sefer hem Taehyun'a bir şey olmasından hem de aklını karıştıran bu çocuğun kollarının arasında olmasından korkmuştu. Çünkü şuanda kollarında kendini kontrol edemeyen, fazla hareket edemeyen ve gözlerini fazla açık tutamayan bir çocuk vardı ve Taehyun bu haliyle bile çok yakışıklı görünüyordu. Beomgyu hemen kendini toplayıp, Taehyun'la konuşmaya çalıştı.
Beomgyu "İyi misin? Başın çok mu dönüyor?" Taehyun Beomgyu'yu duyuyor fakat cevap verebileceğinden emin olamıyordu. Şuan da aklından cümle kurmaya zorlanıyordu. Çünkü başı çok kötü dönüyordu ama cevap vermek için ağzını araladı.
Taehyun "B-Başım dönüyor" Taehyun'un titrek sesiyle Beomgyu'nun dikkati yeni fark ettiği Taehyun'un güzel dudaklarındaydı. Beomgyu ilk defa Taehyun'a bu kadar yakındı ve etkileniyordu. Karşısındaki çocuğun dudakları o kadar hoşuna gitti ki saatlerce öpebilirdi. Şuanda Beomgyu'nun dikkati çok dağınıktı ve ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Beomgyu biraz düşündükten sonra Taehyun'u kucağına almayı düşündü fakat bunu izin almadan yapamazdı.
Beomgyu "Taehyun başın yürüyemeyeceğin kadar ağrıyorsa kucağıma alabilirim. Senin için sorun olur mu?" Taehyun kalkmaya çalıştı ama yine dengesini kaybedince Beomgyu'yla yüzleri iyice yakınlaştı. Beomgyu aklını kaybedecek gibiydi, Taehyun onu şuan istemeden de olsa çıldırtıyordu. Beomgyu dudaklarını öpmemek için çok zor tutuyordu kendini. Beomgyu'nun dikkati Taehyun'un konuşmasıyla Taehyun'a sabitlendi.
Taehyun "B-Beomgyu daha fazla bu kadar yakın olursak senden daha çok etkilenmeye başlıcam" Taehyun'un kafası yerinde değilken kurduğu cümle Beomgyu'nun şok geçirmesini sağlamıştı. Beomgyu kalbinde bir sıcaklık hissetti ve o hissi de çok sevdi.
Beomgyu "Tamam sen sakin ol ben seni hemen koltuğa götürücem" derken bir yandan da Taehyun'u kucağına alıp salona doğru yürüdü.
Beomgyu, Taehyun'u koltuğa yatırmış ve rahat bir pozisyon da yatırmaya çalışmıştı. Taehyun'u yatırdıktan sonra su içirmek için mutfağa su almaya gitti. Taehyun ise gözlerini daha fazla zorlamadan kapatmış ve daha hiç açmamıştı. Bir süre sonra Taehyun dinlenmeye karar vermiş ve uyumaya çalışmıştı.
BEOMGYU'NUN AĞZINDAN
Taehyun'a su almak için mutfağa gittim. İlk önce kendim içip biraz rahatlamaya çalıştım. Sonra elime bir bardak su daha alıp Taehyun'nun yanına gitmek için kapıya doğru gittim. Salon'a girdiğimde Taehyun'u uyurken bulmayı beklemiyordum. Yanına gidip suyu masaya koydum ve Taehyun'a yakın bir yere oturup, onu izlemeye başladım.
YAZAR'IN AĞZINDAN
Beomgyu "Taehyun sen şuan uyuyorsun biliyorum ama bunu diyip rahatlamam lazım" Beomgyu konuştu ve devam etti.
Beomgyu "Seni seviyorum galiba Taehyun" diye bitirdi lafını sonra bir yarım saat daha izleyip öbür koltukta uyumuştu.
Beomgyu uyuduktan sonra Taehyun gözlerini açmaya çalıştı ama açamamıştı. Hayla başı dönüyordu ama Beomgyu'nun dediği şeyle iyice dönmeye başlamıştı. Taehyun şuanda bunu düşünemezdi ama baş dönmesi durduğunda uzun uzun düşünecekti. Taehyun bir süre öylece hareket etmeden bekledikten sonra uykusu gelmişti ve uyumak için rahat bir pozisyon aramıştı. Rahat bir pozisyon bulduktan sonra direkt uykuya daldı.
Bu bölüm biraz kısa oldu sorry
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAEGYU+YEONBİN=LOVESONG (Txt/Bts/Enhypen)
Teen FictionBeomgyu, asosyal sıra arkadaşı Taehyun'u birgün dövülürken görür ve yardım etmek için evine götürür. Taehyun'u iyileştirir fakat Taehyun kendi evine gittiğinde Beomgyu kendini boşluğa düşmüş gibi hisseder. İçindeki Shipler; Taegyu Yeonbin Taekook Y...