Kilitlerin zifti

79 29 58
                                    

Bir çoğumuzun sınav haftalarından önce evrenimize uğramak istedim.

Allah herkese zihin açıklığı eylesin. Her şey gönlünüzce olsun.

Son attığım bölüm bize geleceğin
resmin çizmişti. Sıra o resime bakmaya geldi.

Bir çok derde,

yol açacak,

hem de sebebi,

çok sevmek...

Hem yakacak hem de yıkacak,

Yok çare yok.

Bu şarkı bana onların çaresizliğini anımsatan bir şarkı oldu. Onları hissettiğim şarkılar, beni bir anda buluyor. Güzel şeyler tarafından bir anda yakalanmayı seviyorum. Bu şey özelikle kitabım ile ilgili herhangi bir şey ise...

Bölüm sonunda görüşmek dileğiyle.

Sanki savaşa uğurluyormuşum gibi oldu...

Bu da bir nevi savaş aslında.

Satırlarda nefes alalım...

Selen merdivenlere yöneldiği zaman Burak, "Mutfağa gidiyoruz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Selen merdivenlere yöneldiği zaman Burak, "Mutfağa gidiyoruz." Deyip, kendiyle beraber Selen'in de yönünü o tarafa çevirmişti.

Selen bacakları titremeye kalmadan merdivenlerden inip, arkasına bakma ihtiyacı duymayarak mutfağa girdi. Arkasına bakmaması Burak'ı umursamadığından değildi. Sadece arkasında korkacak bir şeyin olmadığını biliyordu ve bu onun o sürekli onunla olan refleksin gerekliliğini sürdürememesini sağlıyordu. Tam manasıyla rahat değildi ama en azından şu anlık diken üstünde de değildi. Ya da aslında hep öyle miydi? Selen ne zaman rahatça nefes alabilmişti ki zaten? Bu durum hiç bir zaman diliminde gerçekleşememişti, maalesef...

Selen mutfağa girdiği an Çilem'de su içiyordu. Selen, Çilem'in görüş alanına girdiği an, Çilem'in gözleri Selen'i didikledi. Çilem'in gözleri böyle bir şey ile karşılaşmayı beklemiyorcasına Selen'in kızaran ellerine bakakaldı. Çilem hızlıca elindeki bardağı bırakıp, düşüp düşmediğini önemsemeyerek Selen'in yanına gitti. Korkmuş ve endişeli görünüyordu. Çilem'in gözlerinde tanıdık bir şeylere rastlanmıştı. Ben bu yaraları tanıyorum der gibi. Gördüm ve tanık oldum, hattâ belki de dokundum der gibi... Çilem, Selen'le yeni tanışmış olsa da Selen'e karşı fazla ilgiliydi? Öyle miydi? Yoksa bu durum sadece Selen'e mi garip geliyordu?

Bazı çocuklar oldum olası birliktedir ama bunu doğduğu an farkedemezler, büyüdüğü an farkederler.

Çocuklar aynı doğar ama aynı büyümezler. Büyüyemezler.

Tanıdık çocuklardır görülenler ama tanıdık olduklarını kestiremezler...

"Selen ellerinin hali ne? Ne olmuş öyle! Çok kötü görünüyor. Bir şeyler yapılması gerekiyor."

 NARÇİÇEĞİM 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin