20

322 20 0
                                    

Ahmet...

"Abi hiç uyumadın biraz dinlen gelir belki" kafamı kaldırıp pijamalı Erkuta baktım.

"Nasıl uyuyayım evine gittik yoktu telefonu bırakıp gitmiş"dedim.

Uzanıp paketten bir sigara alıp dudaklarıma yerleştirdim.

"Abi bunalmıştır kafa dinlemeye gitmiştir"dedi.

Doğan mutfaktan çıkıp kanepede yanıma oturdu.

"En son ikiniz ne için tartıştınız?"diye sordum.

Konuşurken dudaklarım arasında olan sigara yere düştü eğilip yerden aldım.

"Ahmet bu konuda yalan söyleyemem. Yetimhanede benim takıldığım bir arkadaş grubu vardı Yağız o zamanlar küçüktü onu tuvalete bağlayıp dövmek istediler dövmenin ilerisine geçmeye çalıştıklarında durdurdum onları"dedi.

Beynime kan sıçramıştı. Ellerim titrerken çakmakla sigaramı tutuşturdum.

"O gurupta olduğum için benden nefret ediyor aklına bu anı geldiği için sinirlendi"dedi.

"Onu kurtarmışsın tam tersi sana iyi davranması gerekmiyor mu?"diye sordu Erkut.

Sigaramdan derin bir yudum alıp odaya bıraktım dumanı.

"Yağız ne sana ne bana benzemez"dedi Doğan.

Bu sözünden kuşkulandım. Ben dışında kimse yağızı bu kadar iyi tanımasın istiyordum.

"Karakola uğramış mı?"diye sordum Doğana.

"Çocuklarla konuştum hiç gitmemiş"dedi.

Aklım mantığım almıyor bu durumu.

Arabayla tüm şehri turlamış her bir mekana girip bakmıştım.

Yağız sanki yer yarılmış da içine düşmüştü.

"Abi biz taksi durağına gidip sormadık. Buradan otobüs durağı uzakta hem evden çıkar çıkmaz 15 dakika içerisinde sana konum atmadı mı? Büyük ihtimalle taksiye binmiştir"ilk defa Erkut mantıklı konuşmuştu.

Sigarayı küllüğe bastırıp ayağa kalktım.

"Doğan takip et beni"dedim.

"Erkut sen de evde kal gelirse bize haber ver"dedim.

Dış kapıya ilerledim.

Kapıyı açtığımda yere çömelmiş vücutla kala kaldım.

Yağız yere çökmüş dizlerini kendine çekmişti.

Onun gibi yere çöktüm. Güneş yeni yeni doğuyordu.

Yüzüne vuran cılız güneş ışığıyla yağız olduğuna emin oldum. Omzundan onu dürttüğümde gözlerini açtı.

"Sana geri geldim"dedi.

Onu kendime çekip sıkı sıkı sarıldım. Sarılışıma karşılık verdi.

Bir annenin kaybolan evladını bulmasındaki mutluluğu yaşıyordum.

Kollarım arasında olan bedenin yaprak gibi titremesi yetmezmiş gibi bir de ağlamaya başladı.

"Burdayım bitanem burdayım"dedim.

Son zamanlarda işim çok strese sokmuştu beni. Yağıza çok soğuk davrandığımın farkındaydım ama buna engel olamıyordum. Bu yüzden kendimden nefret ettim.

"Sana geldim"dedi tekrar hıçkırıkları arasından.

Ayrıldığımızda yüzüne tekrar baktım. Çok fazla alkol kokuyordu.

HatamsınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin