Chris benden önce duşa girip saçını yıkadı. Duştan çıktığında altında sadece havlu vardı, "Saçlar yakıyor" dedim gülerek "Ne zannettin" dedi, ikimizde gülmeye başladık. "Hadi çekil bende gireyim, kafam kaşınmaya başladı" dedim rahatsız bir ses tonuyla. Kapının önüne barikat gibi geçti ve vücuduyla banyoya girişi kapattı. "Napıyosun" dedim bıkkın bir şekilde, "Öpmezsen çekilmem" dedi, kıkırdadım ve "Fırsatçı" diyip onu omzundan ittirdim. Geriye doğru sendeledi, bunu fırsat bilip vücuduyla giriş arasındaki boşluktan kıvrılarak geçtim. "Heyy " dedi, güldüm.
Arkasına geçip sırtından ittirdim ve hemen kapıyı yüzüne kapatıp kilitledim. Saçlarımı yıkadım ve aynanın karşısına geçtim. Saçlarım çok güzel olmuştu. Mutluydum, uzun zaman sonra...Banyodan çıktım Chris üstünü giymişti. Çok yakışıklıydı, saçları da güzel olmuştu. Bana döndü ve "Vayyy çok iyi olmuş saçların, işte şimdi seni öpebilirim demin öpemedim saçların yüzünden" dedi. Ellerini belime attı ve beni öptü, karşılık verdim. Sonra geri çekilince elimi saçlarına doğru götürdüm ve saçlarını karıştırdım. "Saçlaeını böyle hayal etmezdim hiç çok iyi duruyor." dedim. Gülümsedi ve " Sen birde kızıl halini gör." Dedi. "Bir dakika, sen saçını kızıla da mı boyattın?" Dedim heyecanla. "Evet güzelim ama zor kızıl olmak bu yüzden geri kahverengine boyadım." Dedi. Beni sürekli şaşırtıyordu "Aşağıya incem işin bitince sende gelirsin" dedi başımı onaylar bir şekilde salladım
Aşağıya inmek için merdivenlerin başına geçince aşağıdan konuşma sesleri geldi Chloe "Chris gece mavisine geri dönmüşsün çok yakışmış" diyordu merdivenlerden hemen aşağıya imdim Chloe'nin bakışları bana döndü . "NEE...siz ikiniz... saçlarınız aşırı iyi" diye bağırdı "Ahh sağol Chloe, diğerleri nerde?"dediğim an Fred "WOW BU AŞK DEĞİLDE NE BE" diyerek odaya daldı ardından Scott da odaya girdi "Saçlar şekil olmuş" dedi gülerek teşekkür ettim...~Sabah
Gözlerimi yavşça açtım, konuşma sesleri, koşuşturma sesleri, fermuar açıp kapama sesleri geliyordu. Odama Chris girdi "Güzelim Üstünü giy hızlıca gel çıkıyoruz." Dedi. Tam bir şey diyecekken kapıyı kapattı. Yataktan hemen kalktım ve lavaboya gittim. Üstümü değiştirip telefonumu ve valizimi aldım. Kapıyı açarak koridora çıktım. Chloe'de odasından çıkmıştı. "Günaydın Clara" dedi. "Günaydın, diğerleri nerde?" Dedim. " Aşağıdalar bu arada Liam geldi birlikte çıkalım dedik." Dedi. Başımı salladım ve birlikte aşağı indik. Herkes dışarda bekliyordu, bizde dışarı çıktık. Liam ordaydı, yanıma geldi ve elime not verdi "Evinin ordan geçiyordum kapında bir postacı vardı bende elinden aldım bu paketi bi bak istersen." Dedi. Paketi elime aldım ama açmadım arabada açacaktım. Araba dediğimde limuzin di. Çok fazla kişi olduğumuz için bu daha uygun olurdu.
Yavaş yavaş limuzine geçtik, bi başladık ben Chris'in yanındaydım, Emma Fred'le , Scott Chloe ile yanyana oturuyordu. Liam da bizim karşımızda oturuyordu. Sonra yola çıktık.
Ben elimdeki paketi açmaya başladım. Merak etmiştim hemde fazlasıyla diğerleri de merak etmiş olacak ki onlarda pakete bakıyorlardı. Paketten siyah bir kutu çıktı, kutunun üstünde "Ölü" yazıyordu. Kutuyu açtım, içinden bir fotoğraf albümü çıktı albümün üstünde "11'ten beri" yazıyordu. Albümün sayfalarını incelemeye başladım, babam ve annemle, babamı kaybetmeden önceki bir fotoğrafımız vardı. Babamı 11 yaşında kaybetmiştim.
Liam "Bu ne saçmalık böyle?" Dedi sinirle. Sayfaları çevirmeye başladım tekrar, ilerledikçe ölen arkadaşımla çekilmiş olan fotoğraflarımı gördüm arkadaşım kanser hastasıydı. Fotoğrafın üstünde arkadaşımın ölmeden önceki günün tarihi yazıyordu. Hastanede olan bir fotoğrafımızdı o zaman 12 yaşındaydım. Onu ziyarete gitmiştim ertesi günde öldüğünü öğrenmiştim. İstemsizce gözlerim dolmuştu dişlerimi ağlamamak için sıkıyordum. Devam ettim.
15 yaşında üvey babamın beni evden kovduğu bir fotoğraf gördüm. Fotoğrafta babam beni kolundan tutmuş beni evin dışına doğru sürüklüyordu bu fotoğraf gizli çekilmiş bir şekildeydi. Bizim çektiğimiz bir fotoğraf değildi ayrıca bende o zaman fotoğrafımı çekmemiştim. Hızlıca albümü kapattım. Chris bana "Nasıl oldu bu?!" Diye sordu sinirle. Bir şey diyemedim, elimden albümü aldı ve sayfaları kendi çevirmeye başladı. Fotoğrafta yolda yürürken, ağlarken ve arkadaşımın evine gidene kadar ki olan hareketlerim çekilmişti başka birisi tarafından. Ardından tekrar eve gelişim, babamı bulamayışım, komşuya gidişim, sonra üvey babamın beni terk etmesine kadar hepsi çekilmişti. Birisi benim resmen gizli bir sapığım olarak beni hep çekmişti. En son sayfada üvey babamın yıllar sonra geri geldiği ve kapıda tartışmamızın bir fotoğrafı vardı altındaki tarihle birlikte. Bana baktı ve "Sana sorduğumda bana neden demedin Clara? Sana özellikle sordum dimi, birisi sana bir şey mi yaptı diye!" Dedi hafif bağırarak. Yine bir şey diyememiştim. Liam " Her kimse sanrım seni yakından tanıyor." Dedi. Kafamı salladım. Ardından Emma "Bu ne sapıklık ya!" Dedi tiksinerek. Ardından Scott "Tamam sakin, konuyu eve gidince tartışırız buluruz bir yolunu" dedi. Ve orda konuyu kapattık...Oy vermeyi unutmayınn🖤🖤🖤