19. Bölüm | Sunay Ailesi

521 70 63
                                    

(Bölümlerin gelme sıklığı sizin kitaba verdiğiniz ilgiye göre değişiklik gösteriyor. Sizden tek isteğim bol bol yorum yapmanız, hiç olmazsa bir iki yorum atmanız. Teşekkür ederim.)

[Askeriniz hiçlikten çağırılıyor.]

-Erebus, neyin var? Ne bana küs müsün? Niye ama? Hiçliğe gönderdiğim için mi? Özür dilerim de kucağımda sen varken taksiye binemezdim bu yüzden göndermiştim. Tamam, tamam bir dahakine daha az hiçliğe gideceksin. Biliyorum orası çok karanlık ve boşluk ama yapabileceğim bi şey olmuyor bazı zamanlarda.

Erebus, Can'ın kucağından atlayarak koltuğun üstüne yatmaya gitti. Halinden küstüğü belli oluyordu.

-Erebus gel koşuya çıkalım.

-Miyav.

İki gün sonra okulda sırasında otururken dışarıyı izliyordu. Direksiyon sınavından çok kolay bir şekilde geçmişti.

"Hangi marka motor alsam acaba? Neyse önce gidip ehliyetimi çıkartmam lazım okul çıkışı bu işi halletsem olacak. Ayrıca Nisa'dan da hala haber yok."

Bu sırada Anka, Can'ın yakınına gelmişti.

-Can, naber?

-İyiyim, sen?

-Bende iyiyim de aklıma bir soru takıldı. Acaba sınavlarda ne yapacaksın? Sonuçta haftaya sınavlar başlayacak.

-Son zamanlarda derslerimi toparlamaya başladığımı düşünüyorum, sorun olacağını sanmıyorum.

-İstersen bu gün okul çıkışı ders çalışalım.

-Bu gün mü?

-Evet. Yoksa bir işin mi var?

-Yani, öyle de denebilir. Yapacak bir kaç işim var.

-O zaman yarın çalışmaya ne dersin?

-Tamam şimdilik yarın uygun. Okulun biraz ilerisinde bir park var okul çıkışı orada buluşup çalışabiliriz.

-Tamamdır.

Okul bittikten sonra ilk olarak sürücü kursuna gitti ve ehliyet borcunu ödedi. Sonrasında ise dosyasını alarak nüfus müdürlüğüne gitti ve ehliyetini çıkarttı.

Eve geldiğinde kendini koltuğa bıraktı.

"Off, bu gün baya yorucuydu. Bir oraya bir buraya derken tüm enerjimi tükettim. Bu gün yemeği dışarıdan sipariş edeyim bari."

Bir gün sonra okul çıkışında parkta Anka ile buluştu. Bir süre normal bir konuşma geçse de arlarında, sonra ders çalışmaya başlamışlardı. Bir süre birlikte ders çalıştıklarında aslında Can'ın salak olmadığı sadece önceden potansiyelini kullanamadığını fark etti. Çalışkandan çok zeki bir öğrenci olduğu belliydi. Ders çalışma işlemi bittikten sonra eşyalarını toplamaya başladılar.

-Can, dışarıda çalışmak biraz zor değil mi? Havalar hala soğuk.

"Oyuncu olduktan sonra hasta olduğumu hatırlamıyorum. Hem iyileşme yeteneğim sayesinde olmam mümkün mü ondan da emin değilim. Bu yüzden soğuğu hiç dert etmemiştim."

-Yani benim için sorun yok.

-İstersen yarın bizim evde çalışalım?

-Ailen bir şey demez mi?

-Bir şey diyeceklerini sanmıyorum.

-Tamam, o zaman yarın görüşürüz.

Can ve Anka oradan ayrıldılar. Can saat çok geç olmadan yakınlardaki bir galeriye gitti. Bir süre motor galerisinde bakındıktan sonra uygun bir tane motor bulabildi. Yamaha YZF R125 modelinde, süper sport türünde bir motordu. Mat siyah ile metal siyah detayları güzel bir hava katıyordu. Üstündeki kırmızı renk yazı detaylarıyla birlikte baya güzel tasarımı vardı. Motor ile birlikte kask ve mont da aldı. Bunlara toplam atmış bin civarı bir şeyler ödemişti.

Oyuncu - Ölü HükümdarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin