Chapter 6

978 123 120
                                    

Y/N : İyi okumalar, iyi iftarlar 🖤.

.
.
.
.














- WHEN THE HANDS YOU HOLD ARE WEAPONS -

[Chapter 6]









- Stiles'ın bakış açısından -











Bilgisayarlarla dolu geniş odanın içinde Isaac'i takip ederken alnımı ovdum. Ekranlardan yansıyan ışık başımı ağrıtıyordu.

"Emin olmak için soruyorum. Bir hafta, Las Vegas'ta. Ben ve Derek. Şaka yapmıyorsunuz değil mi?"

Isaac iç çekip elindeki kağıtlardan birkaçını yanından geçtiği masaya bırakırken "Evet, Stiles," diye mırıldandı. "Şaka filan değil. Sen niye bu kadar geriliyorsun sanki?"

Neden mi bu kadar geriliyordum? Derek Hale'i öldürmemi emreden adam tarafından Derek Hale'le birlikte Las Vegas'ta bir haftalık HSPA konferansına gönderiliyordum. Gerilmek için daha iyi bir sebebim olabilir miydi? General McCall resmen Derek'i tek başına yakalamam için ortam yaratıyordu. Oysa ben hâlâ onun tehlikesiz olduğunu kanıtlayabileceğime inanıyordum. Ama şimdi, iki gün sonra Derek'le Las Vegas'a doğru yolculuğa çıkmam gerekiyordu ve bir hafta sonra geri döndüğümde, tek kişi olmam gerekecekti.

Boğazıma bir yumru oturdu.

Bilgisayar başındaki görevlilere çizelgeleri dağıtmaya devam eden Isaac'i omzundan tutup durdurdum. İrkilerek bana döndü. Mavi gözlerini kırpıştırarak bana bakarken "Bir sorun mu var Kaptan?" diye sordu.

Omzunu sıkıca tutarken "Komutan Hale liseyi Beacon Hills Lisesinde mi okudu?" diye sordum telaşla.

Bu soruma anlam veremeyen sarışın oğlan boynunu geri çekerken "E-evet," diye kekeledi. "Stiles... Beni korkutuyorsun. Hey!"

Arkama bakmadan koşarcasına bilişim bölümünü terk ettim. Zihnimdeki alarm çanları bütün duyularımı işlevsiz kılıyordu. Jipten inip Beacon Hills Lisesinin girişinde durduğumu fark edinceye kadar yarıya sağır ve kördüm.

Buraya adım atmayalı yıllar oluyordu. Kötü anılar kadar iyileri de yaşanmıştı ama şimdi bakınca tek görebildiğim kötü olanlardı. Titrek bir nefes alıp içeri girerken geçmişimi görmezden gelmeye karar verdim. Aklıma gelen son çare buydu, konferansa gitmeden önce Derek'in lehine olacak bir bilgi bulup General McCall'ı oyalamalıydım. Yoksa bir haftanın sonunda Derek bir ölü olacaktı, bense katil olacaktım.

İçeri girip ezbere bildiğim koridorlarda ilerlerken dik durmaya çalıştım. Öğrenciler üniformama bakıp fısıldaşıyordu. Ah, terliyordum. Gerginken düzgün yürüyemiyordum, her an düşebilirdim. Müdürün odasını görünce rahat bir nefes aldım.

Kapıyı tıkladığımda içeriden tanıdık bir ses "Girin," diye karşılık verdi. Kapıyı açıp eski müdürle karşılaşınca göz devirip iç çektim. Uzun bir konuşma olacaktı.

"Stiles Stilinski," Müdür gözlüklerini indirip ayağa kalkarken şaşkınca bana baktı. "Bu ne sürpriz."

İç çekip masanın üzerinden uzanıp elini sıktım. "İnanın bana, benim için de sürpriz oldu."

Koltuğuna geri kurulup parmaklarının ucunu birleştirirken "Sana nasıl yardımcı olabilirim?" diyerek gözlerini üstüme dikti.

Boğazımı temizledim. "Derek Hale'in öğrenci bilgilerine ihtiyacım var."

when the hands you hold are weapons | sterek [b×b]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin