12. Bölüm

2.2K 87 26
                                    

Hellooo direkt hikayeye başlamak istiyorum...

Gece

Gözlerimi açtığımda oda karanlıktı. Normalde sabah olması gerekirken neden gece uyandığımı anlayamamıştım. Boğazımın kuruduğunu anlayınca yatakta doğruldum. Yanımda ki komodinin üstünde ki gece lambasının düğmesini zar zor bulup lambayı açtım. Oda azda olsa aydınlanmıştı. Sürahiyi alıp bardağa su koyup yudumlamaya başladım. Odamın kapısının açılmasıyla irkilerek kapıya baktım. İçeri Yusuf abim girmişti. Biliyorum şuan diyorsunuz ki yeni abine nasıl bu kadar çabuk alıştın, ama o çok farklıydı. Abi sevgisi görmeyen bir kızdım ben onun sevgisine hemen çabucak alışmıştım. Bana buruk tebessümle baktı.

Yusuf "Şey özür dilerim seni korkuttum"

Gülümseyip kafamı iki yana salladım.

"Hayır, hayır boşluğuma geldi sadece bir sıkıntı mı var?"

Yusuf "Ben sadece sana bakmak için geldim rahatsız ettim özür dilerim"

"Benden sürekli özür dileme lütfen benim yanımda rahat ol emin ol bana rahatsızlık vermiyorsun aksine seni gördükçe daha çok mutlu oluyorum"

Deyip gülümsedim. Yüzünde büyük bir tebessüm oldu.

Yusuf "Gelebilir miyim?"

Elimi yanıma vurup gelmesini işaret ettim. İçeriye gelip kapıyı kapattı ve yanıma oturdu. Bir kaç saniye sessizlik olurken aklımda ki merak ettiğim soruyu sordum.

"Seni gece gece uyutmayan dert nedir bana söyleyebilir misin?"

Yusuf "Nerden anladın"

Yüzümde ufak bir buruk gülümseme olurken derin bir iç çektim.

"İnsan neden mutluyken gece mis gibi uykuyla uyumaz ki? İnsan mutsuzken gece yarısı uyku tutmaz onu tam dalacakken içini bir acı kaplar ben genelde geceleri hiç uyumadım o yüzden bana Gece Kuşu lakabını taktılar"

Yusuf "Sen neden uyumadın ki geceleri"

Güldüm.

"Acı peşimi bırakmadı ki uyuyayım neyse anlatacak mısın bana derdini?"

Kafasını aşağı yukarı salladı ve bana baktı.

Yusuf "Ben lisede bir kız sevdim..."

Gözleri hafif dolmaya başlamıştı. Anlamıştım ne yaşadığını bile oda benim gibi aşık olup hayatı mahvolmuştu. Sıkıntılı bir şekilde ofladım.

"Sonra o seni seviyormuş gibi umut verdi sende onu deliler gibi sevdin oda seni terk etti sende yıkıldın değil mi?"

Kafasıyla dediklerimi onayladı.

"Devam et"

Yutkundu ve sözlerine devam etti.

Yusuf "Zümramdı o benim terk edeli 6 yıl oldu hala unutamadım onu salak gibi hala çok seviyorum onu şimdi karşıma çıkıp beni affet dese affederim çünkü ben salağım"

Karşımda hıçkıra hıçkıra ağlarken kendimi zor tutuyordum.

"O salaklık değil aptallıkta değil aşk o aslında, aşk insanı biraz aptallaştırır ama dünyanın en iyi duygusudur, aynı zamanda aşık olmak çok güzel bir duygu fakat yanlış birine aşık olmak bu aşkın sana şimdi siktim hayatını deme şeklidir, yanlış kişiye aşık olduysan eğer komple aptalsındır, o yüzden kime aşık olacağına dikkat etmelisin yoksa ömür boyu unutamazsın onu"

Sessizce kafası öne eğik bir şekilde yere bakıyordu.

Yusuf "Çok haklısın, peki ya sen hiç aptal oldun mu?"

"Bir kere aptal oldum yani çok boktan bir aşktı ya cidden şimdi düşünüyorumda nesini sevdim ben o şerefsizin hiç tanıyamamışım onu tanımadan aşık olmuşum"

Yüzümü buruşturdum. Cidden değmezdi. O karakteri bir bok etmeyen insanın nesini sevdim hala anlamış değilim. Gerçekten aptalmışım.

Yusuf "Anlatsana aşk hikayeni"

"Biz ona aptallık hikayesi diyelim ama anlatırım tabi ki"

Nerden başlayacağımı düşündüm İlk önce sonra askerden geldiği yerden anlatmaya karar verdim.

"İşte bir gün askerden döndü o gün evden çıkarken sesini duyduğumda hareket edememiştim çok özlemiştim sesini o gün sarıldık baya sarıldık sonra eski günlerde ki gibi keman çalıp şarkı söylemek için meydana gittik"

Dikkatle beni dinliyordu. Ona anlatmaya devam ettim.

Yazardan

Gece onu dikkatle dinleyen abisine tüm hikayesini anlatmıştı. Hikayesini bitirdikten sonra derin bir iç çekti. Abisi bile kızın neler yaşadığını duyunca şaşırmıştı. Genç kızın gözleri dalgınca yere bakıyordu. Hani derler ya insanı boşluğa dalgınca baktıran dert diye işte genç kızın öyle bir acısı vardı. Sonra içinden düşündü genç kız. Yıllar sonra çıkıp af dilese affeder miyim? Diye, sonra kendi kendine cevapladı. Affetmezdi eski aptal Gece eskide kalmıştı. Kendisine boşluğa baktıracak kadar derde sürükleyen kişiyi asla affetmezdi. Genç kız abisiyle bir kaç daha sözle dertleşirken en sonunda uyumaya karar verdiler. Gece yatağın içine girerken Yusuf Gece'nin üstünü örtüp iyi geceler dileyip odasına çekildi ve oda derin düşüncelerle uykuya daldı.

Harbi neydi bu aşk denilen duygu? Unuttum dersin gözleriyle karşı karşıya gelince umutlanırsın, yeniden seviyorum dersin ama unutmak istersin. Karmakarışık bir duyguydu aşk, anlatılmaz bir duygu şimdi size aşkı tanıtan sözleri söyleyin desem siz anlatana kadar ömrünüz biter. Ama ben aşkı bir kelimeyle tanıtayım.

AŞK BİR APTALLIK!

İnsanı aptal etmekten başka bir şey yapmıyor, acı çektirmekten başka bir şey yapmıyor. Hayatı zindan ediyor size. İlk başta ne kadar güzel bir duygu dersin sonra acı yüzünü görünce dersiniz ki "ben bir aptalmışım" aşksız bir yaşam düşünün asla öyle bir yaşam düşünemezsiniz. Garip bir şey aşk cidden çok garip insanı boşluğa baktıracak kadar derde sokan bir şey bu aşk denilen duygu...

Peki ya siz hiç aptal oldunuz mu?

Son 🍷

GECE KUŞU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin