"Duydum ki Araf'ın en sevdiğin arkadaşı benmişim." Kenan, arkasına büyük bir gururla yaslandı ve tek gözünü hafifçe kısarak bana baktı. "Sen çok zeki, zevkli, harika, müthiş, olağan-..." Araf, masanın altından Kenan'a hafifçe tekme attığında Kenan, acıyla öne doğru eğildi. "Mükemmel bir insansın," diyerek sözlerini tamamladı.
"Favorim olarak kalmak istiyorsan ne yapman gerektiğini biliyorsun." Kenan söylediklerime güldüğünde başımı yana doğru çevirip bizi izleyen Araf'a baktım. Kenan'la buluşalı 10 dakika olmuştu. Bir kafede oturmuş, Selen'in bize katılmasını bekliyorduk.
Kenan tam da tahmin ettiğim gibi biriydi. Oldukça sempatik ve anlaşması kolaydı. Bana olan tavırları da oldukça samimiydi. Kendimi hiç gergin hissetmemiştim. Normalde Araf'ın yanında heyecandan gerilirdim ama Kenan durumu biraz olsun hafifletiyordu.
"Sen de benim favori yengemsin."
Kenan, bu cümleyi kurduğunda aklıma gelen ilk şey diğer arkadaşlarının sevgilileri arasında beni daha çok benimsediğiydi. Ancak birkaç saniye sonrasında Kenan, telaşla gözlerini açıp tam da anladığım anlamı açıklamaya başlamıştı.
"Favori yengemsin derken, Araf'ın tüm sevgilileri arasında favorimsin demek istemedim. Arkadaşlarımın sevgilileri arasında favorimsin. Tabii Araf'ın tüm sevgilileri arasında da favorim-..."
Araf, bir kez daha masanın altından Kenan'a geçirdiğinde şok içinde gözlerimi kırpıştırdım. Başımı yavaşça Araf'a çevirdiğimde parmaklarıyla alnını sıvazlıyordu. "Araf?" diye konuştuğumda Kenan'a kötü kötü baktı. "Ağzıma sıçtın, gerzek herif."
"Kanka valla çok özür dilerim, kötü bir niyetim yoktu. Cennet, affet be. Ben zaten kan grubu pozitif olan iğrenç bir insanım. Ne anlarım iletişimden?"
"Sorun değil," dedikten sonra gülümseyerek Kenan'a döndüm. Kollarımı göğsümde birleştirdikten sonra konuşmuştum. "Ama artık favorim Ümit."
Araf, yanımda gülmemek için kendini sıkarken kafenin kapısının açılmasıyla bakışlarımı o tarafa çevirmiştim. Selen, içeriye girmiş ve etrafa bakınmaya başlamıştı. Onu karşılamak için ayağa kalktığım anda göz göze gelmiştik. Yüzüne kocaman bir gülümseme yayılırken bana doğru hızlı adımlarla geldi ve kısaca sarıldık. Geriye çekildiğimizde yüzüme bakıyordu.
"Görüyorum ki montuna kavuşmuşsun." İmayla konuştuğunda gülümseyerek omzumun üzerinden Araf'a bakmıştım. Kollarını göğsünde kavuşturmuş bir şekilde bizi izliyordu. Hafifçe sırıttı.
"Selen, bu Cennet. İsmini bilmiyordun ya, söyleyeyim dedim."
"Yok ya, ben seni bu çocuğun karşısına çıkman için gazlamayacaktım. Hata ettim." Selen'in bakışları sessizce oturup önündeki tuzluğu inceleyen Kenan'a döndüğünde Kenan, heyecandan ağlayacakmış gibi görünüyordu. Araf, bugün üçüncü kez Kenan'a masa altından geçirdiğinde silkelenip başını bize doğru çevirdi.
Ve aval aval Selen'e bakmaya başladı.
Az önce oldukça rahat konuşan, muhabbetten muhabbete atlayan çocuk şimdi küçük dilini yutmuş gibi davranıyordu. Selen'in yanakları kızarırken bakışlarını birkaç saniyeliğine Araf ve bana çevirmiş, ardından bu kısa ama sinir bozucu sessizliği bozmuştu.
"Sanırım artık neden koştuklarını anladık," diyerek ilk tanıştıkları ana vurgu yaptığında Kenan, gülerek kafasını sallamıştı. Hızlı bir şekilde heyecanını üzerinden attı ve kendisine geldi. O kadar hızlı bir şekilde karakter değiştirmişti ki ağzım açık bir şekilde izlemiştim.
"Sanırım anladık," diyerek karşılık verdi ve oturduğu yerden kalkarak Selen'e eliyle oturmasını işaret etti. Araf'ın yanına geçip oturduğunda ben de Selen'in yanındaki boş yere kurulmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
0 RH (-) | Texting
Short StoryHerkesin kendine partner seçerken birtakım kriterleri vardır. Bu kriterlerin kimi fiziksel özellikleri içerirken kimi de karakter özelliklerinden oluşur. Ancak benim kriterlerim ne fiziksel ne de karakter özelliklerine dayanıyordu. Yalnızca bir krit...