1.9

40.1K 2.5K 203
                                    

Selamm, çok konuşmayacağım.
İki bölüm atıp kaçacağım çünkü ne elimde bölüm var ne de vaktim.

Yeni bölüm inannın ne zaman gelir bilmiyorum, normalde bir iki gün olmadan gelirdi, fakat bu sefer zamanım aşırı kısıtlı. Kitabı yayınlayalı daha bir ay olmadı ve 19. bölümü yayınlıyorum nefes almam gerekiyor bence scksjfjddimiyanivksnd

💸

"Beyza, dikkat et karıncayı ezdin!" Gözlerimi büyültüp merdivenlerin üzerindeki karıncaya baktım. Zavallı pestil olmuştu.

"Ay ben katil mi oldum şimdi?" Şaşkınca konuşurken gözleri dolmuştu. Kafamı sallayıp onu onaylarken yerde başka karınca olma ihtimaline karşı merdivenleri dikkatlice çıktım. Böyle şeylere çok takılırdım, karıncaları bilmeden ezmek istemiyordum.

Elimdeki ana yemekleri masanın üzerine teker teker bırakırken gözlerini bana diken Furkan'a şaşı bir şekilde bakıp Beyza'nın tuttuğu tepside ki tabakları masaya dizmeye devam ettim.

İftarımı yaptığım için şu an oldukça mutluydum. Gerçi hızlı hızlı yaptığım için midem şismişti. Garsonluk saolsun alışmam gerekiyordu.

Arkamızı dönüp gidecekken birinin garson diye seslenmesiyle geri döndüm.

"İftarınızı yaptınız mı?" Kafamı sallarken tekrar yemeğine dönmüştü Samet Bey.

Tam tekrar dönüp gidecekken tekrar seslenmeleriyle derin bir nefes çektim içime. Sakin olmam gerekiyordu.

"Asya, bu yemek soğumuş." Sabırla soluduğum nefesi geri verirken Furkan'a döndüm. Benimle uğraşacağını biliyordum.

"Garson kızımın ismini nereden biliyorsun oğlum?" Hadi şimdi ver bu soruya cevap.

Masadaki gözler üzerimdeyken soğumuş olan yemeği aldım. "Kafenin girişinde karşılaştım teyze. Oradan biliyorum, birine benzetmiştimde onu." At yalanını seveyim senin dolandırıcı.

Yemeği tepsiye koyup aşşağı kata inmiş tenceredeki kaynar yemekten başka bir tabağa koyup tekrar üst kata çıktım. Hadi şimdi soğuk desin.

Tabağı masaya koymak için yanına giderken eğilerek yavaşça kulağına yaklaştım. "Elimin ayarı biraz kaçtı, kusura bakma." Kahve gözlerini bana çevirirken bakışlarından şaşkınlık akıyordu.

"Umarım tuvaletten çıkabilirsin yakışıklı." Göz kırparak masadan uzaklaştım. İşte şimdi huzurla yemek yiyebilirdi.

"Oğlum, yesene yemeğini. Kız onca gitti ısıttı getirdi,." Ah şu teyze ne güzel şeyler söylüyordu öyle?

Güçlükle yutkunup önündeki yemekle bakışırken dudaklarımı birbirine bastırdım. Yemeğe ilaç katmamıştım ama bu onu korkutmayacağım anlamına gelmiyordu.

"Şey ya... İştahım kaçtı benim. Hem patlıcan yemeklerini pek sevmiyorum." Önündeki tabağı kendisinden uzağa itmiş ve gözlerini bana dikmişti.
Sırıtarak bakışlarına karşılık verdim.

"Kuzen, sen patlıcanı çok seversin. Üstelik içinde tavukta var. Senin için özel yaptırdım o yemeği, kırma beni." Zorla gülümsemiş çatalıyla tabağın içindeki tavuklardan birini ağzına atmıştı. Yemeği çiğnerken gözlerini bana dikmiş şüpheyle bakıyordu.

Masanın üzerindeki telefonunu alarak tekrar göz teması kurarken bana yazdığını tahmin etmek zor değildi.

Yakışıklıdolandırıcı: Gerçekten ishal ilacı mı kattın yemeğe?

Siz: Yiooo

Siz: Ne münasebet canım

Siz: Yesene yemeğini :)

Yakışıklıdolandırıcı: Pek inandırıcı gelmiyor bu sözlerin

Siz: İnanıp inanmamak sana kalmış paşam

Yakışıklıdolandırıcı: Sen çok fenasın kızım

Siz: Fena güzel olduğumu söylerler zaten

Siz: Bana bilmediğim şeyler söyle reis

Siz: Ve ayrıca,

Siz: Afiyet olsun 😁

Yakışıklıdolandırıcı: Eğer ishal ilacı katmışsan yemeğe

Yakışıklıdolandırıcı: Peşini bırakmam

Siz: Korkuyorsun diye yorumladım dolandırıcı

Siz: Üstelik peşimi bırakmanı isteyen kim aslanım :)

💸

Diğer bölümü attıktan sonra yokum ne zaman gelirim bilmiyorum osnvsjdh

Görüşürüz canavarlarım <3

DOLANDIRICI! -Texting- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin