3.0

35.2K 2.3K 819
                                    

Duydum ki bölüm istiyorsunuz, hemde texting olmayan bir bölüm... Bende atayım dedim.

Ama yarın okul var ve bilin bakalım kimlerin okulda telefonları toplanıyor? Toplanmasaydı bölüm daha çok yazabilirdim. Birde sizden ricam yeni bölüm hemen istemeyin, strese giriyorum valla pdgkejgjejeh

Sınır 300 oy, 210 yorum (hadi yaparsınız, inanıyorum ben<3 )

💸

"Tavukları pişirmişem, hacıyıda karıya göndermişem-bir dakika lan! Hacı karıya gidiyorsa kesin beni aldatıyor. Resmen şerefsizleri kendime çekiyorum! Off canım tavuk çekti ulan!" Karnımın gurultusuyla dudaklarımı büzerken merdivenleri çıkıp kafenin kapısını açtım. Burnuma dolan yemek kokusuyla isyan etmek istiyorum, oruçken yemekle ilgili bir meslek yapmak benim için zor.

"Asya! Hoşgeldin. Çok özledim seni!" Kapıdan içeri girer girmez boynuma asılan Beyza ile nefessiz kaldım. Sadece üç gün görüşmemiştik.

"Valla ben özlemedim..." Kollarını benden ayırıp masumca dudaklarını büzerken dayanamayıp konuşmaya devam ettim. "Senden başka kimseyi özlemedim yani." Yanağımı öpüp beni kafenin çalışanlara ayırdığı odaya sürükledi.

"Sende duydun mu? Samet bey artık patronumuz değilmiş. Furkan bey artık kafeyi yönetecekmiş. Hatta tartışmışlar, Hakan dedi. Bizim bilmediğimiz şeylerde varmış." Daha bilmediğimiz ne olabilirdi ki? Bayat tavuklardan başka şeyler vardı. Az çok duymuştum. Bir kadına rahatsız edici şekilde bakmıştı. Bunu bana Emir demişti, işten kavulma ihtimali olsa bile Samet'i uyarmış. Şerefsiz Samet.

Ayrıca maaş konusu vardı. Evet maaşımız iyiydi, fakat çalışmamıza bakılırsa az bir miktardı. Üstelik aylardır iş bulamadığım için bunu sorun etmemiştim.

"Kızlar, patron geldi! Mutfağa çağırıyor herkesi, koşun ayol!" Heyecanla yanımıza doğru koşan Can hızını durduramayıp yere yapıştı.

Kendimi tutamayıp gülerken ne ara yanımıza geldiğini bilmediğim Emir onu kaldırdı. "Teşekkürler yakışıklım." Can göz kırpıp cilveli bir şekilde konuşurken dudaklarımı birbirine bastırıp kahkahamı içime attım. Can kız erkek fark etmez herkese yürüyordu ve Emir'in bundan haberi yoktu. O değilde, garsonların yarısını biliyorum artık. Elimde olsa alnımı öpeceğim.

Üstümü değiştirmeden diğer garsonlarla beraber mutfağa ilerledim. Etraf şerefsiz mi ne kokuyordu? Aaa dolandırıcı buradaymış meğersem.

"Arkadaşlar, kafenin yeni sahibi Furkan bey." Mustafa abi ciddiyetle konuşurken gözlerimi kısarak Furkiye baktım. Tabiki de kahveleri benim üzerimdeydi.

"Zaten onundu anasını satayım, bu nasıl iş anlamadım." Mırıldandığımı düşünürken tüm gözlerin bana çevrilmesiyle dilimi ısırıp kafamı yere eğdim.

Benim adım Asya, rezil olmayı ve sakarlık yapmayı severim.

Annemin fincan takımını kırmaya bayılırım.

Birde şerefsizleri kendime çekerim.

Çünkü en âla şerefsi-

Neyse bugünlük kendimi bu kadar gömmek yeter.

"Anlamadım Asya? Kafenin zaten Furkan beye ait olduğunu nereden çıkardın?" Çünkü müneccimim.

"Sadece ufak bir tahmin Mustafa abi, kusura bakma." Şirince gülümserken sert bakışları yumuşamıştı. Ah Mustafa abi, inan uğraşmak istemezsin benim gibi bir belayla. Su olsam gözünden çıkarım.

DOLANDIRICI! -Texting- Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin