DOLANDIRICI! -Texting-

2.3

Hellöö ben geldim

Bölümü düşündüğümden hızlı yazdım ondan dolayı atıp kaçıyorum çünkü şu an coğrafya hocasıyla bakışıyoruz...

80 oy 80 yorum sınır (Sınır geçildikten sonra elimde bölüm olursa atıyorum.)

💸

Rezillik, rezillik, rezillik!

İyi ki beni dolandırmışsın ne ya? Asya sen içinde ne yaşıyorsun kızım?

Kafeye geliyordu ve ben kendimi yerin dibine gömmek istiyorum. Ya da şu Samet denen patron kılıklı adamı mı gömsem?

Elimdeki boş tepsiyle mutfağa gidip dezgaha yaslandım. Hani insanın üzerinde tatlı bir yorgunluk olurdu ya, uyuyası gelirdi. Benimde üzerimde acı bir yorgunluk vardı. Feriha gibi bayılıp kalacaktım.

"Sıvıyağa zam gelmiş." Biraz uzağıma yaslanan Ali telefonundan market kataloğunu açmış ve bana göstermişti.

"Artık tek taş yerine sıvıyağ alanla evleneceğim ben." Elindeki tepsiyi dezgahın üzerine koyup bize dönmüştü Beyza.

"Ben alarım sana sıvıyağ." Hızın 120 be Hakan.

"Sen sıvıyağ al ben bile evlenirim oğlum seninle." Kendimi tutamayıp gülerken ship damarım kabarmıştı.

"Hadi evlenin siz." Ali ve Hakan'a baktığımda ikiside aynı anda gözlerini devmişti.

"Ama benimle kim evlenecek o zaman?" Beyza üzgünce konuşurken Ali'in gülümsemesiyle burada çoktan bir aşk üçgeninin olduğunu fark ettim.

"Oha, tam wattpad kitabı gibisiniz. Masum kız ve onu isteyen iki erkek. Ay hadi öpüşün! Ben hep o üçgendeki iki erkeği shipliyorum." Ben konuşurken sanki Arapça konuşmuştum çünkü hiçbiri anlamamıştı. Olsun anlayan anlar.

"Diğerleri nerede?" Bizden yaşça büyük olan garson mutfağa çatık kaşlarla girmişti. Omuz silkerek bilmediğimi belirtirken Ali kendini durduramayıp ve gülerek konuştu. "Abi kafenin arkasında sümüklü böcek yarışı yapıyorlar." Gözlerimi büyükterek Ali'ye baktım. Benim bundan nasıl haberim olmazdı ya? Bensiz nasıl sümüklü böcek yarışı yaparlardı!

Kendimi tutamayıp koşacakken bizden yaşça büyük Mustafa abi sinirle soluyup benden önce davranıp kafenin arkasına açılan kapıya doğru ilerlemişti. Peşinden merakla ilerleyip göz ucuyla kapıdan dışarı baktım. İki kişi sümüklü böceklerin başında durururken diğer üç kişi tezahürat yapıyordu.

"Hadi gülüm! Hadi sümüğüne kurban! Beni yarı yolda bırakma." Gözlerini kocaman açmış önündeki salyangoza aşkla bakıyordu Emir.

"Ne yapıyorsunuz lan siz burada?!" Asıl şimdi sizin dabanınıza kurban. Kaçmazsanız sizi yarıştıracak Mustafa abi.

"A-abi mola vermiştik biz-"

"Ben sizden daha büyüğüm böyle salyangoz yarıştırmadım. İnsan bizi de çağırır değil mi?" Kavga izleyeceğim diye sevinmiştim ben ya.

Yarışı baştan başlattıklarında bende ne ara içlerine karıştım bilmiyorum ama benim salyangoz hepsini solluyordu.

"Sarışınım benim! Titrettin beni titrettin sarılı!" Yere çömelmiş onları izlerken yaklaşık iki dakikadır aynı yerden ilerlemelerini bekliyorduk. Daha önce hiç salyangoz yarıştırmamıştım.

"Kaybedenler bir gün boyunca kazananın işlerini yapar!" Saatinden saniyeleri sayan Yakup gözlerini bizden ayırmadan konuşmuştu.

"De git oradan kardeşim! Zaten ben patronun gözüne batıyorum. Sürekli beni çalışıyor, birde sizin işlerinizi yapamam." Omuzlarımı silkerek sarışınıma daha hızlı olmasını belirttim.

"Kızım, zaten seninki daha hızlı. Sen kazanırsan rahatlayacaksın. İyilikte yaramıyor millete!" Tamam bu biraz mantıklıydı.

Tükürsem daha çabuk mu kayardı acaba?

Tamam biraz iğrençti ama aklımda daha çok başka şeyler dönüyordu.

Yani tamam biraz iğrencim. Ne olmuş? Sanki herkes tertemiz düşünüyordu.

Gözlerimi büyülterek salyangozların ilerlemesini izlerken kimseden çıt çıkmıyordu. Kafamı yere eğip salyangozuma baktım.

"Senin sümüğünü sevsinler! Heyt be! Kimim salyangozuymuşsun göster onlara."

Yakup bile saniyeleri saymayı bırakmış sessizce kazananın kim olacağını izliyordu.

Yani beni.

Ben kazanacaktım.

Sarılı hepsine tek atarken hemen yanında beliren beyaz salyangozla kaşlarımı çattım.

"Emir salyongozuna söyle kızımdan uzak dursun. Sümüğünü kuruturum bak!" Bana dil çıkarıp tekrar salyongozunu izlemeye kayulurken gözlerimi kısıp ayağımla onu ittim. Kendisi yeri boylarken salyangozu durmuştu.

Bitiş çizgisine ilerleyen salyangozuma gururla baktım. Buralara kolay kolay gelmemiştik biz.

"Hadi, hadi! Kazanırsan seni evde besleyeceğim. Sümüğüne kuvvet-"

"Ne oluyor burada?!"

"Valla ben birşey yapmadım! Bunlar gelmiş yarış yapıyorladı. Ben size gelecekken beni alıkoydular. Benim suçum yok!" Hızla ayağa kalkıp Samet'e baktım. Evet Samet, çocuk yaşlı değildi. Ne beyi ya?

"Samet bey görüyor musunuz? Yazık, başka birşey bulamamışlar gelmiş salyangoz yarıştırıyor. Senden de hiç beklemezdim Mustafa abi. Çocuklar kötü yola düşmüşler sende peşlerinden gidiyorsun, cık cık cık..." Kafamı iki yana sallayarak yarış yaptığımız alandan uzaklaşıp patronun yanına ilerledim.

"Hain! Vatan haini!" Yanından geçerken gözlerini kısıp konuşan Emir'e dil çıkardım.

"Görüyor musunuz Samet bey? Birde iftira atıyorlar." Bana inanmış görünüyordu. Çok şükür!

Kafenin arkasına açılan kapından çıkan Furkan'la somurttum. Mesajlaşmamız tekrar aklıma gelmişti.

İyi ki beni dolandır mışsın Furki

Hah! Uykulu kafayla anca bunu derdim zaten. Hem benim ne zaman mantıklı konuştuğum görülmüştü ki.

Gözlerimi kısıp sinirle ona bakarken gülümsemiş göz kırparak yanıma gelmeye başlamıştı.

Adımlarım geri geri giderken neden üzerime geldiğini anlayamadım. Neden geliyorsun ya? Hoşt!

Üstelik milletin içinde böyle yapması iyice sinirimi bozuyordu.

Tam ağzımı açıp konuşacakken adımlarını durdurmuş ve kuzenine Yani Samet beye dönmüştü.

"Baksana kuzen, görüyorum ki kafeyi yönetemiyorsun. Garsonların ve yemeklerin böyleyken bu kafenin ayakta kalabileceğini pek sanmıyorum." Kesin bir sinsilik yapacaktı. Yani ben öyle düşünüyorum. Sonuçta sinsilik sinsilerin işiydi.

Sen sinsirellasın kızım, birde millete sinsi diyors-

Sus lan! Aylardır yoksun şimdi mi çıktın ortaya? Çık git döverim seni iç ses.

Tamam be

Kafamı iki yana sallayarak Furkan ve Samet'in arasında geçen bakışmayı izledim. Kesin bu Samet geçmişte birşey yapmıştı. Onun yüzünden üzerine resmi birşey almıyordu. Yani ben öyle tahmin ediyorum.

"Artık kafeyi ben yöneteceğim. Tabii eğer istersen sende yardım edersin."

What dedin gülüm?

💸

Sümüklü böcek yarışı... Hep istemişimdir.

Yeni karakterlerimiz, Hakan, Ali, Emir ve Beyza hakkında düşünceleriniz neler?

Bana sıvıyağ alana nikahı basıyor muşum..

Hoşçakalınn <3