GÜNEŞ,AY,GERÇEKLİK ~1

~74~

~Naruto~

Baş ağrısı ile gözlerimi açtım ama ağrıyan sadece başım değil bütün vücudum ağrıyordu.

Çok hafif bir ışık vardı ve elli santim ilerisini göremiyordum.

Kımıldamaya çalıştığımda bağlı olduğumu anladım.

"Noluyor lan.....siktir....ne alaka...."

"Sessiz ol aptal."
"Kurama... noluyor nerdeyiz."
"Arabanın biri seni gördüğünde yavaşlayacağına daha da hızlandı, neyseki bana sahipsin yoksa ölmüştün. Hastaneye getirilmiştik muane edildi bir kaç kırığın vardı doktorlar çıktıktan sonra doktor kılıklı bir adam geldi ilk başta onun gerçekten bir doktor olduğunu düşündüğüm için engel olmadım ama yaptığı iğne beni de etkisiz hale getirdi. Senden bir süre önce uyandım. Beni etkisiz hale getirebilcek iğneye sahipler kim bilir daha neler var ellerinde yani kısacası sıçtık."
"Siktir."

Kurama hastaneye gelmeden kırıklarımı iyileştirmiş olmalıydı. Şuan bütün vücudum ağrıyordu bu da kuramının şuan beni iyileştirmeye açımı hafifletmeye devam edememesinden kaynaklanıyordu. Onu etkisiz hale getirmeyi nasıl başarmışlardı. Kimdi bu insanlar ve daha önemlisi nasıl kaçıcaktık.

"Naruto..."
"Sorun ne..iyimisin."
"Hayır.. farklı hissediyorum.. sanırım yeniden güçlerim geliyor ama ...Ahh.. hissediyormusun sende."
"Evet..bu öfke sana mı ait."
"Evet ama...eski benin öfkesi... hırsı..."
"Kontrolü tamamen kaybetmeden kendi yaramıza kullanabiliriz."
"Bunu dizginleyebilceğini sanmıyorum."
"...."

"Ahhh.."

Vücudumda hissettim acı tarif edilemezdi. Yanıyor gibiydim.

Kırmızı cakra vücudumu sarmaya başladığında dışardan gelen sesleri duymaya başladım.

"Siktir hani etkisiz hale getircekti , çocuk dönüşüyor."
"Öyle olması gerekiyordu ama daha önce denenmedi sonuçta."
"Çabuk ona haber ver."
"Tamam."
"Ve destek çağır."
"Tamam."

Çok fazlaydı ,çok güçlüydü ,kontörlü kaybediyordum.

Bir süre sonra içersi aydınlandı ve etrafımı eli silahlı ve yüzleri maskeli adamlar sardı.

"Dur."

Kapıya doğru hareket ettiğimde ateş etmeye başlamışlardı. Tek hareket ile hepsini duvara yapıştırmıştım.

Vücudum kırmızı ve insan tilki karışımı bir forma dönmüştü. Daha önce bu hale hiç gelmemiştim. Canım acıyordu , kırmızının sebebinin kanım olduğunu bir süre sonra fark etmiştim.

Hızla koşuyordum, nerdeydim ve nereye koşuyordum bilmiyorum sadece koşuyordum. Sanki gideceğim yeri biliyor gibi dört ayağım üzerinde koşuyordum.