Sinan
Adel başını sallayıp "Anladım çillim anladım."diyince eğilip alnından öptüm.
Bana çillim demesini seviyordum.
Adel'i odada bilgisayar ile tek bırakıp odadan çıktım. Adel'in ısrarları üzerine korku oyunu açmıştım ve yine Adel'in ısrarı üzerine şimdi çerez almaya gidecektim.
Mutfağa geçip bir kaseye çerez koyduktan sonra buzdolabından da kola çıkardım. Telefonuma gelen mesaj bildirimi sesiyle gözlerimi kapatıp sakinleşmeye çalıştım.
Mesaj atanın kim olduğunu biliyordum.
Masanın üzerinde ki telefonun ekranına bakmadan cebime koydum ve elimdekilerle odama girdim. Adel, ciddiyetle kaşlarını çatmış bir şekilde korku oyunu oynuyordu. Bilgisayar ekranına yaklaşıp gözlerini kıstı.
Kulaklıkla oynadığı için müziği duymuyordum ama şuan gerilim müziği olduğuna emindim.
Yatağıma yarı uzanıp sırtımı yatak başlığına yasladım. Kucağıma yastık alıp tabağı yastığın üzerine koydum.
Çerezleri yerken Adel'in saniye saniye şekilden şekile giren yüz ifadesini izliyordum.
Adel'in aniden kulaklıkla beraber sandalyeden kalkıp gözlerini kapatmasını izlerken gülümsedim. Kulaklık kablolu olduğu için bilgisayardan pekte uzaklaşamamıştı.
"Sinan."diye mırıldandı.
Yanına gelmemi istiyordu.
"Ya çillim."
Çerezi yatağa koydum ayağa kalkıp Adel'in yanına gittim. "Ne var çillisi ne oldu?"
Gözleri hala kapalıyken saçına takılmış kulaklığı çıkarmaya çalışıyordu. "Çıkar bunu ses hâla geliyor."
Kulaklığa takılan saçları yavaşça ayırıp kulaklığı çıkardım. Eli başına gidip ovaladı. Canı yanmıştı.
Sen daha çok yakacaksın.
Elini çekip ovaladığı yeri öptüm. Bir elimi beline sarıp başından defalarca öptüm.
"Ölürüm ben sana."
Başını göğsüme yaslayıp ellerini belime sardı. "Öyle şeyler deme sinirleniyorum."
Her zaman ağzımdan ölüm lafı çıksa böyle derdi.
"Seni seviyorum."
Başını göğsümden kaldırmadan mırıldandı. "Biliyorum çillim beni çok seviyorsun."
Buruk bir tebessüm çıktı dudaklarımdan. Onu bu kadar çok severken nasıl üzmeyeceğimi düşünüyordum.
"Adel?"
Başını iyice göğsüme bastırdı. "Hı?"
"Beni hiç bırakma. Annem, babam bıraktı ama sen bırakma." Gözlerimi kapatıp çenemi sevgilimin başına yasladım. "Ayrılmayalım biz." Başını kaldırmak için hareketlendi ama başını göğsüme bastırdım. Şuan gözlerini görmek istemiyordum.
"Sinan, niye böyle diyorsun?"
"Bilmem sadece eğer bir gün beni bırakırsan ne yaparım bilmiyorum." Evet annem ve babamda beni bırakmıştı ama onlara bu kadar alışmamışım ki. Eğer Adel'e bağlandığım gibi onlara da bağlansaydım onlara karşı böyle olmazdım zaten.
"Durduk yere niye ayrılalım?"
Sorguluyordu.
Başının üstünden öpüp geri çekildim. Sorgulamaya başlamıştı ve bende şuan ona verecek cevaplar yoktu.
Önceki yerime geçip oturdum. Adel'de bir şey demeden yanıma oturmuştu. Yüzünü bana dönmüş şekilde oturuyordu karşımda.
Gülerek yerinde doğrularak bana yaklaştı. "Bir gün seninle korku oyunu oynayalım mı? Abim evde olmadığı zaman açarım bilgisayarı."
Güzel yüzüne gülmek çok yakışıyordu.
Başımı olur dercesine salladım.
Yüzümün ne halde olduğunu bilmiyordum fakat Adel yüzüme baktıktan sonra ne gördüyse onun da yüzü düşmüş gülüşü solmuştu.
---
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Halay Başı |Texting
Short StoryAdelacar=Bak şimdiden söyleyim bu ilişkiyi yürüten benim Adelacar=Seni bulacam diye neler yaptım varya bir bilsen aklın uçar Adelacar=Sakın sorma anlatamam Adelacar çevrimdışı. Adelacar çevrimiçi. Adelacar=Bu arada çok güzel halay çekiyorsun 12.05.2...