Benim yüzümden açılan yaralarını saracağım. Gün gelecek ellerimle saracağım ama vazgeçme. Sen yeterki vazgeçme bizden...
《》《》《》《》《》《》《》《》《》
●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○●○
BİR KAÇ SAAT SONRA...
Midemde ki bulantı geçmek bilmeyen bir sızıya dönüştüğünde ellerimi karnıma doğru bastırıp gözlerimi kapattım.
"Sabret," Dudağımı zorla kımıldatıp kendime fısıldadım. "Biraz daha sabır."
Soluklanmak için durduğum yerden hızla koşmaya başladım. Ayaklarımın mecali kalmasada kendimi zorladım çünkü bunu yapmam lazımdı. Aklıma gelen şey herkesin canını yakacak ama yapacağım. Planladığım şeyin sonunda gerçek bir kıyamet başlayacaktı ve bunun sonu ya sarsıntılı bir deprem olacaktı ya da ölüm olacaktı. İki seçenekte faciaydı...
Düzensiz nefes alış verişlerime bir son verip ciğerime temiz havayı ilettim. Aldığım her nefes bana acı versede nefes almaktan vazgeçmedim. Bu sefer ölmeyi değil, yaşamayı seçtim. Bu sefer öldürülen değil, öldüren oldum.
"Hey! Sende kimsin?" Yabancı bakışları üzerimde hissettiğimde başımı sesin geldiği tarafa çevirip sesli bir nefes verdim.
Beni kurşunlayan, beni öldürmek isteyen adamın yaşadığı yerin önünde dikilirken sesin sahibine baktığımda tanımadığım birisi olduğuna emin oldum.
Başımı dikleştirip çenemle karşımda ki kapıyı işaret edip adama bakındım.
"Aç şu kapıyı!"
Karşımda ki adam saf saf bana bakarken gözlerimi devirdim. Bir kez daha konuşmak için ağzımı açtığımda karşımda ki adamın sesli bir şekilde güldüğünü işittim. Tiz sesi kulağımda yankı uyandırırken yüzümü buruşturdum.
"Sen kim oluyorsun da bize emir veriyorsun? Hem sen istedin diye kapıyı mı açacağım... Güldürdün beni, yabancı kadın."
Başımı yana doğru yatırıp sinsice sırıtmaya başladım. Karşımda ki adamın yanına üç beş kişi daha eklendiğinde hepsine sırayla bakındım.
"Eh iyi madem. Siz açmıyorsanız bana da kapıyı kırmak düşer." Kollarımı sıvadığımda kapıya iyice yaklaşıp tekme atacağım an kapının açılması ile irkildim.
"Ne bu hiddet, yabancı?" Onun sesi, beni öldürmek isteyen adamın sesi kulağımda çınladığında yutkunmaya çalıştım. Kelimeler boğazımda düğümlendiğinde kendimi toparladım. Şimdi yıkılmazdım. Daha işe başlamadan, intikamı almadan pes edemezdim.
"Ölmediğime şaşırmadın?" Soru sorar gibi kaşlarımı çattığımda boğuk sesi ile gülümsedi.
"Tabii ki şaşırmadım çünkü biliyordum. Eğer ölseydin şu an bende ölmüş olurdum, yabancı. Ales beni yaşatmazdı. Hoş bu saatten sonra da yaşatmayacak ama olsun. Bu da benim zevkim." Bana göz kırptıktan sonra içeriye geçtiğinde koşar adımla arkasından ilerledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH KARANFİL[Askıya Alındı/Devam Edecek]
FantasyDuyduklarım ile kaşlarım usulca çatıldı. Gerçekleri kavramak istemeyip kulaklarımı tıkamak istedim. "S-sen miydin?" Titrek nefesim cümlem ile dışarıya uğlaştı. "Bendim." Kendi ağzı ile yaptıklarını söyleyince hayrete düştüm. Bunu onu ağzından duymak...