~🎼ACIYOR/GÖKSEL🎼~"Ölürsem yalnızlıktan
Ve senin kötü kalbinden
Fikrimin dikenlerinden
Batıyorsun hala, derindenAcıyor, acıyor, acıyor
Her yolu denedim, bitmiyor..."°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°
Korku nedir? Herhangi bir duygudan mı ibarettir? Ya da korku gerçeğin ta kendisiyse? Ya korkularımız gerçekse?
Kalp atışlarımızın yavaşlamasına, felç geçirmiş gibi hareket edemememize sebep olan şey miydi bu korku? Eğer korku buysa, ben korkuyordum. Korku denen şeyi iliklerime kadar hissediyordum. Ben korku denen şeyi yaşıyordum. Korkmaktan hareket edemiyor, sağlıklı düşünemiyordum. Gözlerim dolarken yanımda sığına bileceğim birisini istedim tam şimdi. Korkarken o kişinin göğüsüne yaslanıp sığınmak istedim. Annem ve babam... Çağırsam gelirler miydi? 'Anne, kızın korkuyor?' 'Baba, ben çok korkuyorum. Beni korur musun?' desem gelirler miydi? Beni korurlar mıydı?
Sahi ya, anneler ve babalar hisseder mi çocuğunun ona ihtiyacı olduğunu? Çocuğunun korktuğunu?
Umarım hissederler ve korurlar beni. Korkmazlar ki...
Onlar beni korumaz ki...
Nefes alamamaya başladım. Kesik soluklar, ciğerlerime gitmiyordu. Ayaklarım titriyor ve ayakta duramıyordum. Aklım, fikrim durmuş gibiydi. Korku beni sararken hiç bir şey düşünemiyordum. Elimde tuttuğum kağıt parçasına bakarken korkum daha da arttı. Elimde ki kağıtı ne bırakabiliyordum, ne de tutabiliyordum. Ellerim bile titriyordu.
Gözümden akan bir damla yaş elimde ki kağıt parçasına düşüp ıslattı.
Bedenim yere yığılmak için can atarken ben ayakta durmaya kararlıydım.
Bu kağıtta yazanlar da neyin nesi?
Ne demek istiyor?
Ve bu kağıt parçasının benim evimde ne işi vardı?
Kim koymuştu bunu?
Aklım, karma karışık olurken sakin düşünmek istedim. Bu haldeyken tek yapabileceğim sağlıklı düşünmek olacaktı. Gözlerim ağlamaktan, yorgunluktan ve korkudan dolayı çökmüş durumdaydı. Ayaklarım işlevini unutmuş, sadece titriyordu. Kalbim, atmıyor gibiydi. Sanki ölmüşüm gibi.
Dişlerim ile alt dudağımı dişlemeye başladım. Elim güçsüzleşince tuttuğum kağıt parçası yere düştü. Kendimi toparlamak isteyip titrek adımlarım bir adım geriye gitti. Evimin içerisinde kendimi ilk defa yabancı hissediyordum. İlk defa birinin nefesini ensemde hissediyordum. Ben ilk defa bu kadar korkuyordum.
Az önceki yaptığım hareketi tekrarlayıp yine bir adım geriye doğru gittim lakin devamı gelmedi. Bir el, ilk önce beni kendine çekip kendisine yaslanmamı sağladı. Korkudan hareket edemezken kendimi toparlamaya çalıştım. Kuvetsiz ellerim ile o güçlü elleri itmeye çalıştım ama başaramadım. Gücüm bu kadardı. Arkamda ki silüet, diğer eli ile tuttuğu bez parçasını burnuma doğru yaklaştırıp koklamamı sağladı. Ne kadar dirensem, ne kadar kaçmaya çalışsamda başaramamıştım. O koku ciğerlerimi doldurduğun da gözlerimin karardığını, kalbimin durduğunu hissettim. Sanki bir anlığına her şeyin bittiğini hissettim. Her şeyin durduğunu, sonumun geldiğini düşündüm.
"Sen... kimsin?" Yere yığılırken bilincim giderek kayboluyordu. Sesim varla yok arası çıkarken benim cümleme bir tepki vermedi.
İşte şimdi gözlerim ve bilincim tam anlamı ile kapandı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH KARANFİL[Askıya Alındı/Devam Edecek]
FantasiaDuyduklarım ile kaşlarım usulca çatıldı. Gerçekleri kavramak istemeyip kulaklarımı tıkamak istedim. "S-sen miydin?" Titrek nefesim cümlem ile dışarıya uğlaştı. "Bendim." Kendi ağzı ile yaptıklarını söyleyince hayrete düştüm. Bunu onu ağzından duymak...