Elimde Değil

İmalı Bir Gezi Yeri "Azmak"

Sabah erken uyanmayı hayal etsem de dün geceki yorgunluklardan sonra ancak 10.00 gibi uyanmıştım. Bizimkiler hala fosur fosur uyuyordu. Gece bir ara klima fazla soğutmuştu sanki. Sarp'la tüm gece bir birimize sokulup uyumuştuk. Şimdi bana Kuala gibi sarılan Sarp'ı uyandırmadan kalkmak imkansız olmuştu. Ama kalkmalıydı artık zaten. Yoksa yola geç çıkacaktık ve Akyaka'ya vardığımızda akşam olacaktı. Hemen Sarp'ı dürtmeye başladım ve "kanka uyanalım artık hadi. Geç kaldık zaten" dedim. Sarp ık mık ederek gerinmeye başladı. Bu onun az sonra uyanacağının göstergesiydi. Sarp'ı uyandırdıktan sonra karşımızdaki yatakta yatan Kevin ve Aslan'a da seslenerek uyandırdım. Aslan uyandığı gibi bana bakmaya ve gülümsemeye başladı çaktırmadan. Ben de gülümsemeye başlayınca diğerlerini kontrol edip bana öpücük yolladı. Ben de güldüm ve dilimle dudağımı yaladım. Aslan dudak hareketleriyle bana 'piç' diyordu. Gülümsedim ve birden ayağa kalkıp "hadi herkes hızlıca yıkansın paklansın. Ardından aşırı hızlı bir kahvaltı yapıp en geç 10.30'da çıkıyoruz" dedim. Kevin "emredersiniz komutanım" deyince gülmeye başladık. Ardından herkes işe koyuldu. Aslan'la ben hızlıca elimizi yüzümüzü yıkadık ve kahvaltıya giriştik. Sarp ve Kevin da ortalığı toplamaya başladılar. Kahvaltı niyetine herkese birer peynirli sandviç ve mısır gevreği hazırladık. Aslan "tatil matil derken karbonhidrata dayandık iyice" dedi. Güldüm ve "korkma erimezsin 2 günde. Ya da obez olmazsın" dedim. Hazırladıklarımızı hemen dışarıdaki masaya götürdük. Sarp ve Kevin da ortalığı toplayıp geldiler. Sarp tam muhabbet açacaktı ki sözünü kestim ve "hayır! Kimse konuşmuyor. Hızlıca yiyip yola çıkıyoruz. Yolda 2 saat boyunca konuşmak için vaktimiz olacak" dedim. Sarp gülerek "bu da iyice despot kesildi başımıza" dedi ve yemeye deva etti. Hızla kahvaltılarımızı yedikten sonra masa ve sandalyeleri de içeri taşıdık. Ardından Aylin ve Ahmet'in yanlarına gidip vedalaştık. Aylin ve Ahmet çok iyiydiler ve bize çok yardımları olmuştu. Birbirimizin telefon numaralarını alıp instagramdan takipleşmiştik. Tam ayrılıp karavana binecektik ki Aylin arkamızdan seslenip bizi durdu ve yanımıza geldiler. Ardından "e bir foto çekip paylaşalım bari. Anı kalsın" dedi. Hemen poz verdik ve Aylin bir selfie çekti. Bizi de etiketleyerek "Koca bebeklerle tatil ❤️" yazarak hikaye attı. Hemen repost yaptım. Ardından son kez sarılıp ayrıldık ve karavana bindik. Sarp'la ben arkaya geçtik. Aslan direksiyona Kevin da yanına geçti. Yola çıkmadan önce hemen Aslan'a mesaj atarak dün geceyi Sarp'a anlatabilir miyim diye sordum. Aslan da "sen bilirsin. İstersen Kevin'a da anlatabilirsin. Ama Kevin biraz ahlak bekçiliği yapabilir. Siz üvey kardeşsiniz falan. Sarp ahlak bekçiliği yapacaksa ona da anlatma" yazdı. Sarp yadırgamazdı. Zaten Aslan'a başlarda olan ilgimi biliyordu. Tabi şaşıracaktı ama yargılamazdı. Bana kalırsa Kevin da yargılamazdı ama Aslan daha iyi tanıyordur sonuçta diye düşündüm ve sadece Sarp'a anlatmaya karar verdim.

Yaklaşık 15 dakikadır yoldaydık. Ben cam kenarındaki koltuklara oturmuş telefonla uğraşıyordum. Sarp sürücü koltuklarının hemen ardına bir sandalye çekmişti ve diğerleriyle kahkaha dolu bir muhabbet içindeydi. o sırada aklıma benim gizli hayran gelmişti. Ne zamandır mesaj gelmiyordu. Saçma bir şekilde benim yazasım geldi ve "hooo nerlerdesin? Hiç yazmıyorsun" yazdım. Anında görüldü oldu ve önce bir gülme emojisi attı. Ardından "kaçan kovalanır yaptım oldu galiba" yazdı. Aptal bir tebessüm aldı beni. Hemen yazmaya başladım.

- O halde taktiğini yakayım. Engelleyiyim yine. Akıl oyunlarına başladın sen çünkü. Ya beni tavlarsan 😛.

- Hahahaha korktun mu

- çooook 😅

- ŞAka bşr yana nasıl gidiyor tatil? Bodrum'da mısınız hala?

- Harika ya tatil. Hatta mükemmel. Az önce Akyaka'ya doğru yola çıktık.

- Bu kadar güzel geçtiğine göre beni aldatıyorsun 😒

- Hahahha nasıl havaya sokuyorsun kendini öyle. Ama doğru bildin. Güzel eromantik anılar biriktirdim.