"Aman tanrım." Mutfağın kapısından baktığımda koca bir arbede vardı ve aklıma ilk gelen şey nasıl toparlanacağıydı. Bayan Kim ile sabah erkenden bazı işlemler için şirkete gitmiştik fakat döndüğümüzde Taehyung'un mutfağı talan ettiğini görmeyi beklemiyordum. "Taehyung..sen ne yapıyorsun?" Taehyung annesinin sorusuyla ellerini nereye koyacağını bilememiş en son iki elini de beline yerleştirmişti. Üzerindeki pudra pembe önlükle beraber sergilediği haraketler gülmek istememi sağlıyordu ve kendimi zor tutuyordum. Elimle ağzımı kapattım yavaşça.
"Sadece...acıktım." Bayan Kim de benim gibi gülmemek için dudaklarını birbirine bastırmış ardından ellerini kaldırmıştı. "Pekala, hadi dışarda bir şeyler yiyelim? Hm?" Taehyung başıyla onaylayıp tezgahın ardından çıktığında Bayan Kim çenesiyle üstündekini göstermişti. "Önlüğü çıkar tatlım." Taehyung bakışlarını hızlıca üstüne indirmiş ardından bize bakarak önlüğü çıkartmıştı. Elinde top halinde getirdiği hiç bakmadığı bir köşeye fırlattı ve bize doğru adımladı. "Üstümü değiştireyim o zaman."
Aramızdan geçip merdivenlere yöneldiğinde Bayan Kim ile birbirimize bakıp gülmüştük. "Ben de bir lavaboya gireyim geliyorum tatlım." Bayan Kim'i başımla onayladığımda odasına doğru gitmiş, içeri girerek kapıyı yavaşça kapatmıştı. Bense kimse gelmeden başımı çevirip mutfağın kapısından telrar bakmak istemiştim. İçerisi cidden berbat durumdaydı ve nasıl bu kadar beceriksiz oşabilir diye düşünmeden edemedim. "Annem nerde?"
Yanıma gelen günün şefi ile gülümsemiş ve ellerimi arka cebime sıkıştırmıştım. "Odasında." Bakışlarımı tekrar mutfağa çevirmiş ardından daha da gülmüştüm. "Neden gülüyorsun? Ne var yani yemek yapamamışsam?"diye sordu bozulmuşcasına.
"Taehyung sorun o değil, sorun tüm bunlarla nasıl bir yemek çıkartmaya çalıştığın." Tezağın önünde durmuş yumurta kabuklarını işaret etmiştim ardından sosisleri ve muz kabuklarını. "Tabii bir de süt ve tavuk kanadı var." Tekrar gülmeye başladığımda Taehyung her zaman ki haraketini uygulayıp ellerini cebine sokmuştu. "Ne bileyim bir şeyler denedim işte." Bozulduğunu çok fazla belli ediyordu ve asla da gizleyemiyordu. "Evdekilerden isteseydin ya? Hiç olmadı ramyeon yapsaydın, öğretmiştim." Tek elini ensesine atmış utançlar bakışlarını kaçırmıştı.
"Evet, hazırsak çıkalım." Yanımıza gelen Bayan Kim ile onu baştan aşağı süzmeden edemedim. Giydiği siyah askılı elbise ve ona eşlik eden siyah topuklularıyla muhteşem görünüyordu. "Çok şık olmuşsunuz."dediğim şeyle kolunu omzuma atmış bana sarılmıştı. "Teşekkür ederim siz de her halinizle yakışıklısınız." Bayan Kim omzumdaki elini indirip kapıya adımladığında takip etmiştik onu. Açılan kapıyla kaşlarımı çatmadan edemedim. Hava çok sıcaktı ve ben eriyor gibi hissediyordum. Önümüzde duran arabanın kapısı açıldığında ilk önce Bayan Kim ardından ben girmiştim. Bayan Kim'in yanına oturduğumda Taehyung'da karşımıza geçmişti. Arabanın içi serin ve ferahtı ve bu hoşuma gidiyordu.
Taehyung hafifçe eğilmiş ardından arabanın alt bölmesindeki kulpu çekmişti. Ben o an kırdığını düşünürken minik bir buz dolabı olacağı aklıma gelmemişti bile. Karşımdaki beden içinden bir su çıkartmış ardından bize dönmüştü. "Ee, hallettiniz mi?"dedi şişenin kapağını açarken. "Evet hallettik her şeyi."diyerek yanıtladı onu Bayan Kim. Ben de başımı sallayıp onay vermiş sonrasında ise bakışlarım Taehyung'a ve su içerken oynayan adem elmasına kaymıştı. Neden bilmiyordum fakat ben de yutkunmuştum. Gözlerimi bir kaç kez kırpıştırmış ardından dışarıyı izlemiştim.
Bir süre sonra duran araba ve otomatik kapının açılmasıyla bindiğimiz sırayla inmiştik. Burası havuz için geldiğimiz otelin restaurantıydı. Kenarda bekleyen adamlardan biri restaurant'ın kapısını açtığında içeri girmiş gözlerimi yavaşça etrafta gezdirmiştim. Altın, gümüş ve beyaz renkte döşenmiş olan restaurant gerçekten göz alıcıydı. Hala aklım almıyordu bunların bir kısmının benim oluşu. Tabii eğer Bayan Kim olmasaydı asla olamazdı da. Bakışlarım sonradan koca avizeye kaydı. Gerçekten hayatımda görüp görebileceğim en büyük avizeydi sanırım. Gözlerim sonuna kadar açılmış olacak ki kulağıma dolan kıkırdama ile gözlerimi kısarak Taehyung'a döndüm. "Far görmüş tavşan gibisin." Ona küçük bir göz devirmenin ardından bir kadınla konuşmasını bitiren Bayan Kim'in adımlarına eşlik ettim. Adımlarını yavaşça durdurmasına bir de durdurma sebebine baktığımda nefesimi tutup yanımda yürüyen Taehyung'un koluna vurdum yavaşça.