"Arızalısın."

3.5K 300 83
                                    

Jungkook bu sabah güzel uyanmıştı. Bugün şirkete gidecekti fakat içinde pek bir heyecan yoktu. Dolabını açmış ne giyeceğine göz gezdirmişti. Jungkook takım elbiseyi direkt giymekten hoşlanmaz sporlaştırırdı. Siyah ceketi ve kumaş pantalonu yatağa bırakmış ardından beyaz kısa kollu bir tişört çıkartmıştı. Üstündekilerden kurtulur kurtulmaz yatağa bıraktığı kıyafetleri giyinmişti. Beyaz tişörtünü kendisine biraz bol gelen kumaş pantalonuna özenle sıkıştırmıştı.

Çekmecelerden birini açmış içinden kemer çıkartmıştı. Jimin'in onun için özel tasarladığı bir kemerdi bu. Siyahtı fakat aralarında gümüş rengi çalıyordu. Jungkook kemeri takar takmaz ince belini gözler önüne sermişti. Kemerin tokasını düzeltmiş hala açık olan çekmeceden bir saat alarak hızlıca geçirmişti bileğine.

Parmaklarını ensenindeki saçlarına atmış yavaşça taramıştı parmakları yardımıyla. Dün gece yaşanan görüntüler düşüyordu bir bir gözünün önüne. Başını sağa sola salladı onları düşünmemek için. Şakaklarına düşen saçlarını ortadan ayırmış alnının bir kısmını açık bırakmıştı. Masanın üstünde duran parfümü kulağının altına ve tişörtünün belli yerlerine sıktı.

Yatağına bıraktığı ceketine uzanmıştı ardından. Geç kaldığını düşünerek hızlıca geçirdi üstüne. Komidinin üstündeki telefonu ve cüzdanını cebine sıkıştırmış daha fazla oyalanmadan çıkmıştı evden.

Kapıdan çıktığı gibi Taehyung'u görmeyi beklemiyordu. Buna alışmalıydı. Anlaşılan birileri takım elbisenin hakkını veriyordu. Siyah takımı ve ona uyum sağlayan siyah gömleğin hakkını veriyordu bu inkar edilemez bir gerçekti. "Günaydın." Jungkook kapıyı çekmiş ve evden tamamen çıkmıştı. "Günaydın."dedi karşılık olarak.

"Seni bırakmamı ister misin?" Jungkook asansörün başında durmuş ve düğmesine basmıştı. "Kendim giderim, sağol." Taehyung hemen yanında yer edinmiş ve onunla asansörü beklemeye başlamıştı. "Yolu biliyor musun?"

"Sen önden git, takip ederim." Gelen asansörle Taehyung ilk önce yanındaki bedenin binmesine izin vermişti. Jungkook -1 e basmış ve otoparka inmek için beklemişti. Asansör ikisinin parfümü ile karışmıştı fakat kötü bir koku yoktu. Aksine oldukça hoş bir kokuydu bu. Açılan asansör kapısıyla Jungkook kendi arabasının yanına doğru adımlamıştı. Kumandasıyla kilitleri açtığında arkadan bir ıslık sesi geldi. "Vay be, güzel arabaymış."

Jungkook memnun olmuşcasına gülümsemişti. Çok büyük bir gülümseme değildi fakat Taehyung bunu yakalamıştı. Jungkook'un spor arabasının aksine kendisi Jeep kullanıyordu. İkisi de arabaya bindiğinde arabayı ilk çalıştıran Taehyung olmuş ve otoparktan çıkmıştı. Asıl yarış şimdi başlıyordu.

...

İki beden de şirkete giriş yaparken Taehyung şaşırmış bir şekilde gülümsedi. "Yolu biliyormuşsun?" Yolda Jungkook onu büyük bir fark ile geçmiş kısacası asfaltı ağlatmıştı. Jungkook ona göre alaycıl bir tavırla gülümsemiş ve adımlarını durdurmuştu. "Navigasyon diye bir şey var bilir misin?"

Taehyung daha yeni akıl edebilmişti bunu. Hiç aklına da gelmemişti. Jungkook onun aklını alırken gelmemesi çok normaldi. Şirkete girer girmez Jungkook danışmaya adımlamış ve Taehyung'dan ayrılmıştı. Onunla bu kadar vakit geçirmesi bile fazlaydı. "Merhabalar, nasıl yardımcı olabilirim?"

"Ah, ben asansör kartı alacaktım da." Şirkete girmek için küçük kapılardan geçmek lazımdı o kolaydı fakat asansöre binmek için yetki kartı gerekiyordu. Kim şirketlerinin hepsinde bu kural vardı. Hiçbirinde aynı kart kullanılmaz hepsine ayrı kart gerekirdi. Kim olursa olsun şirket çalışanlarının hepsinde bu karylardan olmalıydı. Taehyung ve Bayan Kim için de geçerliydi bu. Eğer şirkete bir misafir geliyorsa birini misafirleri karşılamak için yollarlardı. Jungkook daha öncesinde bu kartı almamıştı. Tabii kart Taehyungda da vardı fakat her yere onhnla gitme düşüncesi bile canını sıkmıştı.

brother | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin