"Anlamı var mı?"

7.9K 619 342
                                    

"Alerjisi mi var?"dedim. Bu sefer şaşıran taraf bendim. Eğer kedilere alerjisi varsa neden dışarıda kedilere bakıyor? "Evet, hatta biz alerjisi var diye bahçeye kedi sokmamaya çalışıyoruz." Bayan Kim başka Taehyung ise başka konuşuyordu şu an. Cidden Kim Taehyung'u anlamak çok zordu. Dış kapının açılması ile Taehyung içeri girmişti. İkimize kısa bakışlar atmış açtığı kapıyı ardından kapatmıştı. "Neyse hadi üstünü değiştir ve yemeğe gel."dedi Bayan Kim. "Ben dışarıda yedim aç değilim." Bayan Kim şaşırmış ama bir o kadar da memnun bakışlarıyla bana incelemişti. "Hoseok ile mi?"dedi Taehyumg araya girerek. Onu başımla onaylamış ve geri Bayan Kim'e dönmüştüm. "Hoseok? Cidden iyi çocuktur çok da yakışıklıdır."dedi hafifçe omzumu iterek. "Anne."

Taehyung tekrar araya girdiğinde Bayan Kim ellerini kaldırmıştı. "Pekala sustum."dedi. Tahyung hızlıca aramızdan geçtiğinde bir iki adım geri çekildim. "Boşver sen onu. Tatlı da var gel al odanda yiyebilirsin." Tatlı. Tatlı benim zayıf noktamdır. İstersem dünyayı yiyeyim her zaman tatlı için boş bir yerim vardır. "Tatlıya hayır diyemem."demiş ve peşinden mutfağa girmiştim. Orta tezgahta bulunan tatlılara bakmıştım. "Bu ne tatlısı?"dedim orta boyuttaki kavanozu elime alırken. Çok güzel gözüküyordu. "Çilekli magnolia."dedi Bayan Kim.

Elime bir kavanoz almıştım. Çalışan hizmetlilerin kaşık uzatmasıyla teşekkür etmiş ve elinden almıştım. "Jungkook, rica etsem Taehyung'a da götürür müsün?" Başımla onaylamış çıkardığı küçük tepsiye iki kavanoz koymuştum. Kenarda duran peçetelerden almış üstüne de tatlı kaşığını koymuştum. "O zaman ben çıkayım." Bayan Kim bana el salladığında mutfaktan yavaşça çıkmış ve merdivenlere adımlamıştım. Dikkatli bir şekilde merdivenleri atlattığımda Taehyung'un odasının önünde durdum. Benim odamın tam karşısındaydı. Dizimi havaya kaldırıp duvara yaslamış tepsiyi dikkatlice dizime yaslamıştım. Tek elimle tepsiyi tutuyorken boşta kalan elimle kapıyı tıklatmıştım. Tepsiyi tekrar iki elime almış ve beklemeye başlamıştım. Ama açılmadı. Derin bir nefes verdikten sonra arkamı dönüp kendi odama adımladım.

Birden açılan kapı sesi durmamı sağlamıştı. Taehyung'un kapıyı açmasıyla gülümsemiş ve tepsiyi hafifçe kaldırmıştım. "Bayan Kim tatlı gönderdi de." Bakışlarını benden çekmiş ve tepsiye indirmişti. Biraz geri çekilmişti. Sanırım bu içeri geçmem içindi. "Hadi, geç." Yavaşça içeri girmiş ve etrafı incelemiştim. Benim odamdan daha büyüktü odası. "İlerleyebilirsin." Verdiği komut ile ilerlemiş elimdeki tepsiyi çalışma masanının üstüne bırakmıştım. Kulağıma dolan minik havlama sesi ile hafifçe kaşlarımı çatmıştım. Arkamı döndüğümde bana paytakça koşan sevimli bir köpek görmeyi beklemiyordum. "Hayır hayır."demişti Taehyung. Hemen yanıma gelmiş yerdeki köpeği kucağına almıştı. "Hastalıklı değilim Taehyung."

Yüzümü asmıştım istemsizce. Bana böyle davranması hoşuma gitmiyordu. "Yok hayır, korkarsın diye.." Kaşlarım eski halini almıştı bu sefer omzumu düşürmüştüm. "O küçücük Taehyung, nesinden korkayım?"dedim kucağındakini gösterirken. "Kusura bakma Jimin korkuyordu sen de korkarsın sandım."dedi kucağındakinin tüylerini okşarken. "Ben Jimin değilim, hayvanları da çok severim."dedim ona yaklaşıp kucağına eğilirken. Küçük köpek hemen başını kaldırmış ve dudağımı yalamıştı. Ona küçük bir öpücük bırakmış ve geri çekilmiştim. "Alabilir miyim?"dedim Taehyung ile göz teması kurarak. Hemen kucağıma vermişti o da. "Adı ne?"

"Yeontan."dediği gibi havlamıştı ince sesiyle. Küçük çaplı bir kahkaha atmıştım bende. "Yeontan.."demiştim onu tekrarlayarak. Çok şirin bir köpekti. Ona bir kaç öpücük daha bırakmıştım. Yeontanı kucağımdan indirmiş ardından gidişini izlemiştim. "Hadi tatlı yiyelim."dedim Taehyung'a bakarken. "Buraya oturabilir miyim?"dedim sandalyeyi gösterirken.

brother | taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin