TESADÜFEN AŞK(TAMAMLANDI)

"5. Bölüm Sahil"

"Emir Sert'ten"

Derin'i evine sapa sağlam bıraktıktan sonra sıra o şerefsize gününü göstermekteydi. Derin yanımda olduğu için pekiyi dövememiştim ama şimdi zamanımda olduğundan bir güzel dayak yiyebilirdi. O masum, saf, güzelliğe bunu yapmaya çalışması bile onu öldürmem için bir sebepti. Nasılda korkutmuştu hayvan herif o güzelliği ama ben ona yapacağımı bilirim anasından doğduğuna pişman edeceğim o iti!
İyi ki Derin kafeden çıktıktan sonra onu takip etmiştim. Tabi sonra dikkatsizliğimden izini kaybettim biraz aradıktan sonra, Derin'in çığlığını duydum o tarafa doğru gittiğimde o şerefsizin Derin'i öpmeye çalıştığını gördüm ve tabi bende devreler yandı gerisi meçhul zaten.

Zaten şu sahil konusuna hiç gelmeyin. Onu belinden tutup kendime çektiğimde o pembemsi dudaklarını öpmemek için kendimi zor tutmuştum. Yoksa ben... Ne saçmalıyorsun Emir, unutma sen Emir Sertsin! Bir kızla yatmaktan ileri gitmeyen Emir Sert bir kızdan asla hoşlanamaz! Neyse Buğra'yı arayayım da şunu bizim depoya getirsinler.
"Alo Buğra."
"Efendim Emir." Dedi arkadan yüksek sesle müzik geliyordu, sanırım bardaydı.
"İşimiz var birinin adını diyeceğim çabuk bulup bizim depoya getir." Dedim sert bir sesle.
"Ya abi şuan çok meşgulüm, sabah yapsak olmaz mı?" Dedi nazlanarak
"Şimdi dedim." dedim sert sesimle.
"Tamam abi, ne kızıyorsun söyle adını." dedi alınmışçasına.
"Mert Günay." Dedim sinirle o adamın adını bile ağzıma almak onu daha beter dövme hissi veriyordu.
"Tamam abi." Deyip kapattı Buğra, bende son kez o şerefsize yapacaklarımı düşünüp alaycı bir gülümseme yerleştirdim yüzüme. Ne de olsa bu gece onun için çok uzun sürecekti...

"Derin Birsen'den"

Varla yok olmak nasıl bir şey acaba? Bir yandan ona karşı bir şeyler var ama bir yandan da olmayacak şeyler için yok. İşte ben tam şuan o saçma duygunun içindeyim tabi buna duygu denirse. Emir'in yanından ayrıldıktan sonra eve geldim ve şuan yatağımda uzanmış onu düşünüyorum, aslında çok saçma ben daha onu iki-üç defa filan gördüm niye onu düşünüyordum ki? Ama biraz şımarık bir tipi var ne yalan söyliyim ama bir o kadarda yakışıklı. İnsanın yiyesi geliyor tabi ben bunları ona söylersem şımarıklığı iyice artar. Ne saçmalıyorum ben! Kesin benim uykum geldi yoksa ben saçmalamam dimi? En iyisi uyumak deyip kendimi uykunun kollarına bıraktım.
****
Bu seste nerden geliyor? Bir Allah'ın kulu sustursun. Baktım kimsenin susturacağı yok kalktım kapattım ve yerde sürüne sürüne lavaboya gittim. Bazen düşünüyorum da acaba ben sürüngen miyim? Sabahları kim sürüne sürüne ilerliyor ki? Ne saçmalıyorum ben hepsi uykuluyum ya ondan kesin. Lavaboda işimi hallettikten sonra dolabımın karşısına geçip en zor kararı vermeye çalıştım, sizce ne? Doğru tahmin etiniz ne giyeceğimi düşünüyorum! Biraz daha düşündükten sonra elime gelenleri giydim saçımı da yapıp yüzüme renk gelsin diye birazda makyaj yaptım ve spor ayakkabılarımı giyip çantayı alarak dışarı çıktım. Okula doğru yürürken aklıma durmadan dün ki olanlar ve Emir geliyordu. Emir Sert. Neden aklıma geliyorsa sakin ol Derin bir daha nede olsa görmeyeceksin.

Okula geldiğimde direk Ezgi'nin yanına gittim, sarılıp selamlaştıktan sonra dün olanların hepsini teker teker anlatım.
"Neden kafeden öyle çıktığın belliydi. Niye demedin?" Diye kızdı bana.
"Çok korkmuştum."
"Tamam, her neyse şimdi nasılsın?"
"İyiyim eğer Emir beni kurtarmasaydı..." Devamını getiremedim.
"Tamam, canım geçti." Deyip bana sarıldı bende karşılık verdim sonra derse girmek için ayağı kalkıp okula ilerledik.

*******

Sonunda dersler bitti, simdi eve gidip bir güzel yatabilirim.
Tam okulun bahçesinden çıkıyordum ki Emir'in birkaç erkekle okulun bahçesindeki oturaklarda oturduklarını gördüm. Ama onun bu okulda ne işi vardı? O da beni gördüğünde arkadaşlarına bir şey deyip kalktı. Arkadaşları da gülerek bana baktı. O sırada Emir yanıma gelivermişti, ben ise hala şaşkınlıkla bakıyordum.
"Nasılsın?" Dedi o hoş sesiyle.
"Biraz daha iyiyim."
"Seni bir yere götürmek istiyorum." Dedi gülümsemesi büyürken.
"Niyeymiş? Beni Mert'ten kurtardın diye seninle her yere gelecek değilim." Dedim kaşlarımı kaldırarak.
"Geleceksin bana borçlusun." Dedi alayla gülerek.
"Ne borcu?"
"Ben senin hayatını kurtardım sende borçlusun, benle gelerek borcunu ödemiş olacaksın." Dedi aynı sırıtışla.
"Geliyorum, peki." Deyip arabasına doğru ilerleyerek bindik.
"Nereye gidiyoruz peki?" Diye sordum kemerimi bağlarken. O da bağlayıp bana döndü.
"Sahille." İyi bari sevdiğim bir yere gideceğiz. Hemen şu borcu ödeyip şundan kurtulayım.

Merhaba arkadaşlar yeni bölümle karşınızdayım bu bölümde pek heyecan yoktu biliyorum ama bir dahaki bölüm güzel olacak bundan emin olabilirsiniz :)

Multi = Derin Birsen
Şarkı = Cem Adrian- Sen benim

27.04.15
S.K.