Saat gece yarısını çoktan geçmiş olmalıydı. Ayana siyah gökte asılı duran ayı aynı noktaya bakmaktan şaşı olana kadar izlediğine kanaat getirince bakışlarını yanında uzanmış yatan Zuvan'a çevirdi. Geçen bütün saatler boyunca sabah yaşananları düşünmüştü. Bir saat dahi sürmeyen kısacık dakikalar tüm gününü burada oturarak geçirmesine ve zemin ile bütünleşmesine neden olmuştu. O sinir bozucu adam daima aklı karışık olduğu zamanlarda yanında beliriyor kısa bir süre her şeyi unutmasını sağladıktan sonra durumu daha da karmaşıklaştırıp gidiyordu. Genç kız onun dokunuşunu yeniden hissedince ürperdi. Tünellere indikleri gün her korktuğunda yanında olmuş, piyano çaldığı gün elini tutmuş ve anne, babası küçük oyunlarını oynarken onu arkasına çekerek korumak istemişti. Bu gün ise en umutsuz anında düşmeyeceğini vadederek mutlu olmasını sağlamıştı. Peki ya sonra? "Seni öpmem için tek bir neden söyle... Hiçbir neden yok mu? Karşı cinsi olmam bir neden değil mi?" Ayana iç geçirerek güzel hayvanın başını okşadı. "Kafam çok karışık. Eğer birkaç gün onu görmezsem her şey yoluna girecek değil mi?" Refakatçisi huysuz bir homurtuyla karşılık verince Ayana ayağa kalktı ve kuş tüyü misali balkondan süzülüp içeri geçti. Bir süre dışarda dolaşması uyuşan bacakları için iyi gelebilirdi. Üstelik gözleri uykusuzluktan yanıyordu. Acaba annesi bu gece onunla uyur muydu?
Tüm bunları ve daha fazlasını düşünürken kendini dış avluda bulduğunda aklını başına toplaması gerektiğinin farkına vardı. Kısa bir süre nereye gideceğine karar vermek için duraksamasının ardından ahırların olduğu bölümü seçti.
Nedenini bilmemesine rağmen içinden bir ses oraya gitmesini söylüyor hatta ısrar ediyordu. İçindeki ses bu gibi durumlarda başına kötü şeyler geleceğini de söylediğinden kaşlarını çattı.
Onile toplantı odasında hapisteymiş gibi hissediyordu. Ayağa kalkıp cam kenarına gitti ve göğe baktı. Oldukça huzursuzdu. Sıkıntısının hala burada olduğundan mı yoksa Ayana'nın yokluğundan mı olduğuna karar vermeye uğraşırken Gözü avlunun dışında taş evlerin arasında yürüyen hayale takıldı. Dimdik duruşundan ve adımlarını gökyüzünde atıyormuşçasına yumuşak, bir o kadarda kararlı atan o vampir Ayana'dan başkası olamazdı. O zaman huzursuzluğu iki katına çıktı çünkü gitmek üzere olduğu yer genç adamın görüş alanı dışında karanlık bir noktadaydı. Hararetle tartışan dev adam topluluğuna baktıktan sonra sandalyelerin arkasına asılmış pelerinlerden birini ve hemen kapının yanında duran yayını sırtlanıp odadan çıktı. Bu gibi bir durumda kimseye hesap vermek zorunda olduğunu düşünmüyordu. Aslında ne için bu kadar gerildiğini de bilmiyordu. Tek bildiği içinde bir yerlerde onun zarar görecek olmasından korktuğuydu. Delicesine bir korkuydu. Midesi düğümleniyor, attığı her adımda yol biraz daha uzak görünüyordu. Onile duygularına daha sonra kafa yormaya karar verdi. Bir alt kata indiğinde arkasından kolunu tutup yolundan alı koyan kişiye yüksek sesli çirkin vaatlerde bulunup arkasını döndü.
"Ne!"
"Toplantı odasını öylece terk edemezsin." Ina yakışıklı yüzünü buruşturdu. Onile'den hiç ama hiç hoşlanmıyordu.
"Orada beni ilgilendiren bir şey yok. İlgilendiğim şey ise tehlikede olabilir!" Genç adam huzursuzca kıpırdandı.
"Prensesin senin ilgine muhtaç olduğundan şüpheliyim. Şimdi yukarı dön ve efendinden özür dile!"
"Eğer ona bir şey olursa beni bırakmadığın her saniye için suratına bir yumruk atacağım!" Onile kolunu silkip merdivenlere doğru koştu. Tanrı aşkına bir günü sakin geçmeyecek miydi?
Ayana bir kez daha nereye gittiğini, neye gittiğini bilmiyordu. Fakat kötü bir şeyler olduğunun farkındaydı. Onu karanlığa çeken bilinçaltında ki düşünceleri olabilir miydi? Toplantı günlerinde ahırın girişinde yapılan gizli buluşmaları biliyordu. Köşeyi dönmeden önce duvara dayanıp dinledi. Suçüstü yakalamak ve savunmasız bırakmak istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ KLANI 2 AYANA-ONİLE
VampiroAteş Klanı romanının devam serisi olan bu kitapta Alia ve Gain'in biricik kızları Ayana ve genç gözü kara kabile reisinin hikayesiyle devam ediyoruz. Bir yanda klanına aşık ve babası tarafından tam bir ölüm makinesi olarak vampir olup aile mirası ol...