XXVI

2.2K 238 167
                                    

chase atlantic - moonlight

Bazen ebeveynler öyle aptalca hatalar yapar ki aşkları uğruna, hepsini küçük bedenler taşır yıllarca. Her bir hata, küçük hayatları değiştirip büyük yıkımlar yapıverir. Kimse farkına varmaz. Kimse umursamaz dahi, önemli değil derler. Ama kırılan kalp, en güvende hissedilen yerde; aile de olduğu zaman, asla toparlanmaz.

Hyunjin ve Jeongin, yıllarca ailelerinin onlarda bıraktığı travmalar ile büyümüşlerdi.

Jeongin'in babası, her zaman akedemik başarıdan mutlu olan biriydi. Eğer akedemik olarak başarılı olurdan iyi bir iş edinirsin, ve böylece sonsuza dek mutlu olursun. Jeongin tamamiyle bu düşünce ile büyümüştü.

Babası ve annesi genelde kavga dahil etmezdi. Evde hep soğuk savaşlar olurdu, kimse gururundan ödün vermez bu yüzden kimsenin gururunu incitecek şeyler yapılmazdı. Jeongin dışında. İki ebeveyni de, birbirlerinden alamadıkları tüm hıncı Jeongin'in kırılgan bedeninden çıkarmıştı.

Onu başarılı, güzel, istikrarlı ve kararlı büyütmüşlerdi. Jeongin'in kararları kesin ve netti, kendinden ödün vermezdi. Gururu her zaman ön plandaydı. Kariyer için her şeyi yapardı. Yapmıştı da, küçük kızını karnından aldırmak dışında her şeyi.

Küçük bir bebek ile derece yapmış, güzel bir büroda işe başlamıştı. Hayatı, tamamiyle mükemmeldi.

Her zaman fiziğine, dış görünüşüne dikkat ederdi. Modadan anlardı. Bir çocuk doğurmuş olsa bile hâlâ hayret edilecek güzellikte bir fiziğe sahipti. İnce bir bel, yeniden silik kaslar çıkmaya başlayan karnı, ince bacakları. Tamamiyle mükemmeldi.

Hyunjin ise tamamen silik yetişmiş bir çocuktu.

Annesi para uğruna her şeyi yapardı, bu yüzdendir parası ile elde ettiği hiçbir şeyden vazgeçemezdi.

Zengin ortamlarda edindiği saygı, onun için her şeydi. Babasından az çok sevgi görmüş olsa bile, annesi onu her sabah güzelce giydirir, saçlarını yapar, üstünü kirletmesine dış görünüşüne bozmasına izin vermezdi. Hatta babasının onun saçını okşamasına, öpmesine bile üstü kırışır diyerek engel olurdu.

Ancak Hyunjin şımarık yetişen biri olmuştu bu sayede. Başarılı bir eğtim hayatı vardı elbette, fakat asla en başarılı kişi değildi. Her zaman en zengin olandı.

İstediği her kapı ona anında açılmıştı, aldığı hiçbir karar onun değil annesinindi. Çocuğunun babası olup olamayacağı dahil.

Babası her zaman onu kışkırtır, etrafı dağıtmasına neden olurdu. Annesi ise arkasını toplardı.

Hyunjin'in, istediği her şey önüne çeşit çeşit serilir, dağıttığı zaman arkası hemen toplanırdı.

Gece kulüplerinde adı çıkar, annesi bir şekilde hallederdi. Eve kızlar ile gelir, annesi bir şekilde babasından gizlerdi.

Biri ile ilişki yaşar, onu hamile bırakır sonrasında tüyerdi. Çünkü annesi hallederdi.

Her şeyi annesi halledince, bir süre sonra Hyunjin'in kendi hir düşünceleri ile karar verme yetkisini de annesi ele geçirmişti. Çünkü annesi karşısında yüzü kalmamıştı. Şımarık ve çocukluğunu yaşayamayan ufak bir çocuktu hep.

Bu yüzden önce evleneceği kişi belirlenmiş, sonrasında çocuğu ondan gizlenmişti. Annesi her şeyi hallediyordu.

Jeongin, babası onu evden kovduğu; karnında bir fetüs ile yalnız başına okumak zorunda olduğunda; ailesinin ona yarattığı kişiliği kırmıştı. İçinde kalan burukluk hep var olacak olsa da, Jeongin onlardan çaldığı kişilik tiplerini yıkarak kendininkini bulmuştu. Ancak her zaman ebeveynliğinin onlara benzemesinden korkmuştu. Bu yüzden sürekli çocuk gelişimi kitapları okuyup durmuş, Yeonayı titizlikle büyütmeye uğraşmıştı.

ghosting | hyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin