Bay Şebek (Tamamlandı)

10~Neğ?Beraber Tatil Mi?

Bölüm müziği -Teenage Dream-

Her şey süper mükemmel de… Biz niye yerde yatıyoruz onu anlamadım ben…. Kafamı kaldırdım ve tüm herkes yerdeydi. Beren'le Berke dipdibeydiler, Gizem'de kafasını Selin'in sırtına gömmüş, Selin'de ağzı açık bi şekildeydiler. Hepsini idrak ettiğimde istem dışı olarak gülmeye başladım.

Baran bana tip tip bakıyordu ama ne yapayım… Fazla komikti… Benim kahkahalarıma Selin uyandı.

"Günaydın… Lan Gizem ne yapıyorsun sen arkadan arkadan? Bir dakika biz niye yerdeyiz ki? Hemde üstümüzde parti kıyafetleriyle? "

Onun bağırmasından sonra Gizem gözlerini araladı...

"Ne oluyor be?! Ne bağırıyorsun sabahın köründe?" diye şaşkın şaşkın Gizem'e baktı. Berke'de gözlerini açtığında Beren'i öpüp "Günaydın prenses… " diye fısıldadı. Bunlar ne ara bu seviyeye geldiler diye düşünürken Beren gözlerini açtı…

"Günaydın.. " deyip Berke'ye gülümsedi. Sonra da olanlar oldu…

"İmdaatt!! Yatağımda sapık vaarr… Yetişin komşulaar… Yetiş Deriinn… " diye çığlığı bastı. Herkes o çığlıktan sonra uyku sersemliğini üstünden atmıştı. Berke de şaşırıp "Ya kızım ben ne biliyim senin olduğunu? Ben şey sandım… " deyip duraksadı.

"Ne sandın? Dünki dans ettiğin kız filan mı?!"

Kimseden çıt bile çıkmıyordu. Kavgayı kaçırmamak için bir ara nefes almayı bile unutuyordum… Sonra kavgayı dindirmek için araya Baran girdi.

"Tamam sakin Beren. Ne oluyor arkadaşlar? Kimse şu an neden yerdeyiz diye sorgulamıyor mu cidden? "

"Tamam canım ne olacak bir uyuya kalmışız, zarar gelmez bundan…" diyip gözlerimi devirdim.

Gizem"Ayy… Kafam davul gibi valla… Dur ben bir annemleri arayayım gelince ara filan demişti de… Fırsat mı vardı… " deyip telefonunu aramaya başladı.

Gizem "Ya siz hiç gördünüz mü benim yavruyu… "

Berke "Bilmiyorum… İstiyorsan benimkinden çaldırıyım…Da tabi ilk baş kendiminkini bulmam lazım… "

Baran "Bir dakika, bir dakika… Herkes bir özel eşyalarını kontrol edebilir mi?! "

Hepimiz aynı anda aramaya başladık. Birimizin bile teli ortada yoktu… Evet tek bir kişinin bile…

Selin "Benimki yok! "

Ben "Benimki de! "

Gizem "Ben zaten olmadığını en baştan söyledim… "

Baran "Kahretsin! Oyuna getirildik kesin…"

Beren "Balkon penceresi de açık… "

Baran "Kimin yaptığını tahmin etmek de hiç zor değil… "

---

Kapıyı çalıp beklemeye başladık. Sadece Baran ve ben vardık. Üstünde pijama ve elinde kahveyle şişik gözlü bir Buket vardı karşımızda…

"Ne işiniz var hâlâ burda?! Yetmedi mi günlük marifetleriniz?! "

"Yok… Sadece sen, bizi kendinden güçlü görmüşsün ya… Kafa karışıklılığını giderelim diye geldik… "

"Neden bahsediyosunuz cidden anlamıyorum… "

"Bunlardan tatlığmm… " diye bu sefer arkadan Beren çıktı. Hepimizin telefonunun içinde olduğu kutuyu sallarken…

"Ver şunları bana!"

"Vermem için tek bir sebep söyler misin? -Ah söyleyemiyorsun değil mi? Biz gidelim o zaman ha ne dersin?"

Üçümüz yürürken arkadan Berke geldi. "İş tamamdır" dedikten sonra hepimiz zafer gülümsememizi yapıp ayrılırken Buket'in çığlıkları tüm evi inletiyodu.

Ne mi yaptık? Biz Buket'i oyalarken Berke'de camdan Buket'in odasına girmiş ve koca bi poşet dolusu böceği onun yatağına boşaltmıştı. Ne kötülüğü canım? Biz ve kötülük! Saçmaladınız yani iyice…

2 Gün Sonra

Gelen mesaj sesiyle yerimden sıçrayıp telefonuma koştum. Selin'den di. 5 dakika filan konuştuk.

"Tatile gidiyoruğğzzz…. " diye Baran'ın omzuna atladım.

"Ne tatili? Ne oluyor aşkım sana? "

"Selin dedi. 1 haftalığına Antalya. Ne dersin? Gidelim mi? "

"Ya hemde bir hafta. Bir gün filan da değil… "

"Lütfen… Lütfen. Bak nolur… Herkes gidecek, bizde gidelim ne olur"

Baran'ın üfleme fastı bittikten sonra karar tabi ki de olumluydu. Benden bahsediyoruz sonuçta…

"Yarın 10'da araba kalkıyormuş. Çanta hazırlamaya başlasak iyi olur… "

Şu an Baran'larda olduğum için yukarıya bizim eve çıktım. Beren ve Berke'de bizim evde kalıyorlardı. Üf şimdi bi saat Berke'nin dırdırını dinle filan…

Anahtarla girdiğim için uygunsuz zamanlamanın tam ortasında buldum kendimi. Sadece öpüşüyorlardı ama ilk öpücük sonuçta. Onu da mahvetmeyi becerdim…

"Ne yapıyorsun kızım sen ya?! " bağıran Berke'ydi. Tamam bu sefer en dibine kadar o haklı ama inadım inat! Kimse bana bağıramaz!

"Ne var be! Zaten evimi işgal ediyorsunuz bir şey demiyorum! "

Atarlı bir şekilde odaya gidip bavulu çıkardım. Yazlık ne varsa heeepsini doldurdum. Şortlar, kapriler, kısa kollular, elbiseler… Bir bavul da ayakkabılar için hazırladım. Son olarakta bir sırt çantasına tarak, parfüm, ince bi hırka, şarj, kulaklık, telefon vb. şeyleri aldıktan sonra yukarı çıktım.

Oranında bende anahtarı vardı ve yine uygunsuz zamanlama…

"Ayy… Ben ç..çok özür dilerim… Yani şey… Ben ordan şeylerimi alınca şey yapayım dedim. Sonra şey olunca-"

"Kapa şu şey çeneni... " diye bağırdı.

Neden mi bu kadar saçmaladım. Çünkü Baran tişörtsüz bir şekilde karşımda duruyordu. Tamam tatile gideceğiz orada hep göreceğim ama ne yapayım işte…

---

Kafama yediğim yastıkla yere yapışmam bir oldu.

"Ya şurda uyumaya çalışıyos… Rahat bıraksana kızığmm…"

"Olmaz… Ya geç kalırsak, bizimkilerde başka kızlara yem olursa… Ha o zaman ne olacak? Uyuduğuna deyecek mi? "

"Evet… " deyip sırıtmaya başladım.

Beren'de "Peki. " deyip içeri gitti. Cidden beni bırakıp gidecekler miydi? Aman neyse canım. Ben yatağımdayım ya… Önemli olan bu…

Kafamdan aşağı dökülen sular ve Beren'in zafer kahkahası uyanmamı sağladı. "Bunu sana ödeticem sahte kuzi… " deyip onu yanıma çektim. Islak üstümle ahtapot gibi yapıştım…

"Ya kızım giderken bunlarla gitcektim ben… "

"Bende giderken bu ıslak saçlarla gideceğim kuzi. Bir şey diyor muyum ben? "

Kalkıp üstümü giyindim. Hazırlanma fastımız bitince çocukların yanına indik. Onlarda çıkınca arabaya atlayıp otobüsün kalkacağı yere gittik.

Hepimiz arabaya hücum ettiğimizden arada sıkışıp bağıranlar filan da vardı. Asıl amacımız en arkayı kapmaktı. Cam kenarını tabi ki kimseye yedirtmedim. Yanıma da Baran geçti. Araba hareket etmeye başladı. Tatil Başlıyor….

İlk 500 için çık mıtlıyım… Herbir şeyimsiniz biliyorsunuz değil mi?