Hemdem ~ Bir ~ 3.Bölüm

13K 1.1K 455
                                    

Merhaba, hepiniz hoş geldiniz. Yoğun ilginize çok teşekkür ederim. Bu ilgiyi, sevgiyi ve heyecanınızı karşılıksız bırakmak istemedim. Hemdem'den alıntılar ve bölümlerin ne zaman geleceğiyle ilgili bilgiler

Aslıhan Güngör Zeybek Hikâyeleri adlı İnstagram hesabından paylaşılmaktadır. O sayfayı takip ederek bilgi sahibi olabilirsiniz. Beni takip etmek isterseniz de hesap adım

aslihangungorzeybek

Keyifle okumanızı diliyorum. Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Yorumlarınızı merakla bekliyorum.

###

Uzun görüşmelerin, değerlendirmelerin ve Vali Hanım'ı korumak için alınan önlem kararlarının ardından Seyfettin Paşa ve Cihan Başkan yanlarından ayrılmıştı. Pistten havalanıp göğe yükselen helikoptere bakan Nazenin belli belirsiz iç çeker gibi görünse de aslında dua ediyordu. Babasını ve Cihan Bey'i taşıyan helikopterin sağ salim iniş yaptığını duymadan içi rahatlamayacaktı. Sıkıntıyla yüzünü asarken sağ yanında duran abisine dönmüştü. Babası gitmiş ancak abisini evi taşınıp, yeniden yerleşene kadar yanında bırakmıştı.

"Nazenin, seni bıraktıktan sonra Metehan'ın evine geçmeyi düşünüyorum ama..." Derken kardeşini kolunun altına alıp yürümeye başlamıştı. Arkalarında kalan Kutluhan ve Metehan onları baş başa bırakabilmek için aralarındaki mesafeyi açınca Andaç konuşmayı sürdürdü.

"Eğer istersen ben de yan odanda kalabilirim. Eğer tedirgin oluyorsan." Kendisi tedirgin olmuyordu fakat abisinin tedirginliği aşikârdı. Onu rahatlatmak ister gibi göğsüne dokunurken gülümsedi. Kimseye göstermediği bu gülüş sadece en yakınlarına özeldi.

"Abim, ben iyiyim. Korkmuyorum ya da tedirgin olmuyorum. Sen arkadaşınla hasret gider. Belli ki uzun zamandır görüşmemişsiniz." Başını sallayıp

"Görüşmemiştik. En son ne zaman karşılıklı oturup sohbet ettik hatırlamıyorum bile." Deyince Nazenin iyice ısrarcı oldu.

"Ne güzel işte hazır buradasın, ikinizin de görevi yok. Arkadaşınla görüş." Kısa bir an durup, 'Can Kardeşim' mevzusunu düşünürken arkasında kalan Metehan'a omzunun üstünden bakıp abisine dönmüştü.

"Abi, sana bir şey sorabilir miyim?"

"Tabii ki." Gözlerini abisine çevirip kendi gözlerinin yeşilini andıran gözlerine bakarken

"Metehan Binbaşı..." demişti ki abisinin telefonu çalmaya başladı.

"Pardon." Diyerek elini cebine atan Andaç telefon ekranına kısa süre bakarak gülümsedikten sonra aramayı cevapladı.

"Söyle karıcım..." Sözleri yankılanırken Nazenin abisinin hâline gülmemek için alt dudağını ısırmıştı.

"Evet karıcım... Haklısın karıcım... Bu gece de eve gelemeyeceğim için beni boşamak istemekte haklısın karıcım." Dediğini duyan Nazenin, Metehan ve Kutluhan Albay daha fazla dayanamayıp sessizce gülerken Andaç da gülüyordu.

"Ne alayım? Eve gelirken ekmek mi alayım? Alırım karıcım. Senin isteklerin benim için emirdir." Nazenin neredeyse kahkaha atacakken kendini tuttu ama arkasındaki iki adamın kıs kıs güldüğünü duyabiliyordu. Andaç'ın son sürat devam ettiği hanımcılığı eşliğinde kendilerini bekleyen araçların yanına varmışlardı. Nazenin abisinin söz dinleyen, dinlemek zorunda olan bu hallerini keyifle izleyip aracına binmeden önce Albayla vedalaştı.

"İyi akşamlar Albayım. Eşinize selamlarımı iletin lütfen. En kısa zamanda okulları ziyaret etmeye başlayacağım. İlk olarak da Nuran hocamın okuluna gideceğim."

HEMDEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin