Herkese merhaba, umarım hepiniz iyisinizdir. Bir süredir yeni bölüm yazamamıştım. Bununla ilgili çok fazla soru geldi. Birçok kişi rahatsızlığım mı var diye endişe etti. Endişelenmeyin ben iyiyim çok teşekkür ederim, düşünüp yazdınız.
Tahminleriniz doğruydu. Bu ara verişin sebebi bir sağlık sıkıntısıydı ancak sıkıntıyı yaşayan ben değildim. Babamdı. Eylül ayının sonundan geçen hafta sonuna kadar çok ilginç şeyler yaşadık. Başımıza gelen tatsız deneyimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Vakit ayırıp okursanız çok sevinirim. Sizlerin de başına böyle bir şey gelsin istemem çünkü.
İnstagramdan yazıp anlatmak istemedim. Orada hikâyeleri okuyan sizler dışında aile ya da akrabalar da takipte. Arayıp ne oldu, ne oldu diye sormalarını istemediğim için hiçbir şey anlatmamıştı. Nasılsa sadece sosyal medyaya bakıyor buraya gelmiyorlar. Buradan anlatayım :D
Babam bir buçuk ay önce rahatsızlanıp doktora gidiyor, kanserden şüphe ediyorlar. (Ben bu haberi alınca bölümlere ara verdiğimi duyurup aileme odaklandım.) Sonra gerekli tahliller yapılıyor. Sonuçlar temiz, kansere dair bir şey yok. Tetkikler devam ediyor ve babamın kalbinin ana damarında kireçlenme olduğu söyleniyor. Stent takılabileceğinin de bilgisi veriliyor. Bunun da acilen yapılması gerektiğini belirtiyorlar. Babam da diyor ki biz kızımızın yanına gideceğiz, ben tedavimi orada olmak istiyorum. Çünkü benim ailem bir adada yaşıyor. Hâliyle tek ulaşım araçları gemi. Bu da onların ana karayla bağlantısını güçleştiriyor. Benim yanımda merkezi bir yerde tedavi olması ve kontrollerini yaptırması daha kolay olduğu için böyle diyor.
Velhasıl yanıma geldiler ve geçen hafta boyunca sabah sekiz, akşam beş biz hastanedeydik. Kalp Damar Cerrahisi bölümünden bir hocadan muayene için randevu aldık. İstenen tahliller için gerekli kan veril, Ekg, Eko gibi şeyler de yapıldı. Tahlillerin sonuçlarını göstermek için hocanın yanına girdik. Adam baktı sonuçlara ve başını kaldırıp babama bakarak şunu dedi. ''Sen neden geldin?'' Biz şok tabii. Doktora bakıyoruz bön bön. Babam da durumu anlattı. Doktor bir daha baktı sonuçlara ve ''Senin kalbinde hiçbir şey yok'' demesin mi. Biz bir şoktan diğerine. Tam bir buçuk ay hepimize zehir olarak geçti. Babamın sağlığıyla ilgili endişeden hop oturup hop kalktık. Ve sonuca bakar mısınız... Ya şimdi buna ne denir siz söyleyin?
Babamın şuan tek sıkıntısı şeker hastası olduğunu öğrendik ve tedavisi derhal başladı. Bu... Bu yani... Tamam şeker de çok önemli bir hastalık. Asla ihmale gelecek bir hastalık değil. Benim ve ailemin şuan gerçekten üzüldüğü, sinirimizin bozulduğu şey şu. O gün babam o doktora tamam stent takılsın deseydi, bu adam boşu boşuna mı ameliyat olacaktı. 63 yaşında biri böyle bir operasyondan sonra normal hayatına ne kadar normal devam edebilir? Bilemiyorum.
Gerçekten çok ilginç. Söylenecek çok da şey yok. Bakın benim bunu yazma amacım doktorları zan altında bırakmak değil. Benim annem emekli ebe hemşire. Ben, çocukluğumu ve ilkokul yıllarımın tamamını sağlık kuruluşlarının içinde, doktorlar, hemşireler ve sağlık memurlarının arasında geçirdim. Hepsine saygım sonsuz. Ancak böyle bir şeyi de kimsenin yaşamasını istemem. Biz yaşadık sizler temkinli olun diye yazıyorum. Ve ne yazık ki hayatımda ilk kez şöyle bir cümle kuracağım 'bir doktor size hastalık teşhisi koyarsa bence başka bir doktora daha muayene olun' Normalde biri bana bunu dese doktorlara küfür etmiş, hakaret etmiş sayardım. Hepsi okul okumuş doktor olmuş, sen ne diyorsun derdim. Gerçekten derdim. Kızardım. Ama yaşayarak gördük ki bazen birden fazla doktorun kapısını çalmakta fayda varmış.
Gelmiş geçmiş olsun, Allah beterinden korusun diyorum. Hepinize sağlıklı bir ömür diliyorum. Siz iyi olabilirsiniz ancak ailenizden, çevrenizden biri hastaysa ya da böyle bir ihtimal varsa sizin de keyfiniz olmuyor. Hâliyle bunca gerginliğin arasında benim de yazı yazacak durumum yoktu. Yazamadım ama bol bol okuyup kafa dağıttım. Eğer buraya kadar okuduysanız çok teşekkür ederim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HEMDEM
RomanceHemdem; canciğer olmak, çok yakın dost, yoldaş olmak anlamına gelmektedir. Birlikte, manasındaki 'Hem' kelimesiyle, nefes, can, zaman manasındaki 'Dem' kelimesinden oluşmuştur. Hemdem olunan kişi ile aynı zamanda yaşamak, aynı nefesi almak, bir can...