Hemdem ~ Can ~ 4.Bölüm

1.9K 200 11
                                    

Herkese merhabalar... Hoş geldiniz.
Buraya girip bölüm yayınlamak işkenceye dönüştü maalesef. Whatsapp Kanalından da bölümleri okuyabilirsiniz.

Keyifli okumalar diliyorum ve Hemdem - Bir kitabının çok yakında sizlerle buluşacağını heyecanla haber vermek isterim...

Çokça öptüm...

Lütfen yorum yapmayı unutmayın 🧡
###
Metehan'ın çarşamba akşamı 'beni başkasına emanet etme' isyanından sonra Nazenin hayatında ilk kez izin kullanmıştı. Timle bir arada oldukları akşamın gecesinde Metehan'ın yatağında ve kollarında kollarında uyumuştu. Öğlene doğru gözlerini zar zor araladığında gördüğü yüz gülümsemesine sebep oldu.

"Günaydın..." diyen fısıltılı sesine cevaben

"Günaydın yavrum..." diyen uykulu, hırıltılı ve boğuk ses içini titretmişti. Adamı yakasından tutup kendine çekerken

"Yavrum demen hoşuma gidiyor." Diye fısıldadı.

"Senin bu halin de benim hoşuma gitti yavrum." Derken gözleriyle kadını bir güzel incelemişti. Boynuna sokulup tenine uzun bir öpücük bırakırken elinin tersiyle gerdanına oradan da göğüslerinin arasına ilerledi.

"Biraz daha burada kalmaya devam edersek..." soluklandı.

"Hele ki sen bu gecelikle koynumdayken, hele ki bu kahrolasıca gecelik beline kadar sıvanmışken ve bacakların gözlerime bayram ettiriyorken... Hele ki..." son iki kelimeyi acı çeker gibi söyleyip kadının göğüslerinin arasına yaklaştı ve dudaklarını bastırdı.

"Dantel detayı yüreğimi yakarken... Git üstüne bir şey giy gözünü seveyim. Yoksa..."

"Yoksa ne komutan?" Diyen kadının sesindeki arzuyu duyuyor, belinin yataktan havalanıp kendisine doğru yükseldiğini hissediyordu.

"Duramayabilirim... Ulan yakıcam bu şehri diyorum... Anla be kadın." Sözlerine kahkaha atan Nazenin onu tel hamleyle yatağa devirip kolları arasından çıkmış ve ayaklanmıştı.

"Şehri yakmanda sana eşlik edemem hayatım. Sonuçta buraya bu şehri yakmaya değil, güzelleştirmeye geldim." Deyip yürüyecekti ki Metehan dirseğinin üstünde yükselip ileri atıldı ve kadının belini kavradı.

"Beni yakıyorsun ama Vali Hanım." Homurdanırken onu kendine çekmiş ve birlikte yatağa devrilmişlerdi.

"Sen sevgilimsin, benden gelen her ateş sana mübah. Beni sen istedin sonuçta. Peşimden koşup durdun."

"Dilbere bak ya... Delirtip delirtip gidiyor. Kadın... Oynama ayarlarımla." Diye bağırırken üstünde yatan Nazenin'i gıdıklıyor bir yandan da kahkaha atıyordu.

"Gidemiyorum ki..." diyen Nazenin de karnını gıdıklayan parmaklar yüzünden kahkahalarla gülerken sözlerine zar zor devam etti.

"Sabote ediyorsun. İki cilve yaptırmıyorsun."

"Ulan bu cilve değil kadın, bu ölüm gibi bir şey ama..." sözlerini kıkırtılarıyla kesip

"Kimse ölmüyor mu?" Sorusunu soran kadını kolları arasında tutumaya devam ederek döndü. Yüzü yatakla buluşan Nazenin'in solukları tekledi bir an için.

"Ölüyor... Ben ölüyorum. Yaşadığını yeni fark eden bu deli..." derken sertleşen uzvunu ona sürttü usulca.

"Ölüyor..." Nazenin poposuna temas eden o 'ölüyü' hissedip irkilirken alt dudağını var gücüyle ısırsa da inlemiş, parmaklarını çarşaflara resmen saplayıp sıkmıştı.

HEMDEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin