| 16 |

1.8K 202 254
                                    

Bölüm ne zaman gelecek diye merak ediyor ve soruyorsunuz bunu çok normal karşılıyorum inanın

AMA bölümler hakkında hiçbir yorumda bulunmayıp, destek göstermeyip sadece bölüm sormak için yorum atıldığında hem kırılıyorum hem de sinirleniyorum

Bölüm 1K okunma alıyorsa 100 oy ancak geliyor yorumdan bahsetmiyorum bile... Kaç bölümdür yazma hevesim olmadığından bahsediyorum ve emeğimin karşılığını alamayınca yazmak hiç ama hiç içimden gelmiyor

Bu yüzden bundan sonra bölümlere sınır koyacağım bir süre böyle devam edecek

200 Oy | 150 Yorum sonra görüşürüz

🌌🌌

Ayakkabılarımı giyip doğrulurken omzum ve kulağımın arasına sıkıştırdığım telefonumdan nefes dahi almadan konuşan Eylül'ü dinliyordum. Çantamı alıp telefonumu elime aldım ve merdivenlerden süratle inmeye başladım. Aşağıdan taksinin korna çaldığını duyabiliyordum.

"Çıkıyorum şimdi, beş dakikaya oraya geçerim."

"Tamamdır," dedi nefes nefese. Arkadan Bade'nin durmadan konuştuğunu çok net duyabiliyordum. Resmen annesine çekmişti. Dudaklarımda buruk bir tebessüm oluşurken kendimi taksinin arka koltuğuna neredeyse fırlattım.

"Ben de beş dakikaya hazır olurum. Çağlar bizi bırakacak o yüzden acele etmiyorum. Bir saate görüşürüz."

Telefonu kapatıp taksiciye adresi verdikten sonra arkama yaslandım. İki gündür kendi içimde barındırdığım sırlarımla birlikte yaşıyordum. Hazzın tadına vardıktan hemen sonra gelen pişmanlık hissini kovmak düşündüğüm kadar kolay olmamıştı ama başarmıştım. Yaptığım hiçbir şeyden pişman olmamayı öğrenecektim. Özellikle elimdeki tek fırsat buyken. O yüzden dünden beri iyi bir ruh halindeydim.

Babam birkaç dükkan bakmış ve görüşmeye gitmişti. Şimdi ben de etrafa göz atabilmek için yanına gidiyordum. Ona dün benim baktığım dükkanları da göstermiştim ama sahipleri müsait olmadığı için önümüzdeki haftaya kalmışlardı. Bir yandan içim kıpır kıpırken acele edip bir an önce kavuşmak isterken diğer yandan yavaş davranarak her şeyi kusursuz yapmak istiyordum.

Yol düşündüğümden de kısa sürünce babamın da benim gibi yakın mevkilere göz gezdirdiğini daha iyi anladım. Parayı verip dışarı çıkarken boş dükkanın içindeki konuşma seslerinin dışarıya dahi taşındığını duyuyordum. Babamın neşeli sesini duymak beni de gülümsetti.

"Selamlar," diyerek enerjik bir giriş yaptım. Babamın karşısında ondan çok daha genç, karizmatik bir adam vardı.

"Kızım da geldi," diyerek kollarını açan babamın bana sarılmasına karşılık verdikten sonra adamla da el sıkıştım. "Eğer beğenirse yeni iş yerini burada açacağız." Gözlerim merakla etrafta gezerken alacağı son şekli gözümün önüne getirmekte zorlanmıyordum. Her zaman düşündüğüm gibi küçük bir yerdi. Bizi ayıracak bir paravanla küçük odayı rahatlıkla mutfak olarak kullanabilirdik.

Standartlarımı düşük tuttuğumdan olsa gerek aradığımı bulmuş gibi hissediyordum. Bana kalsa anında tutardım ancak babam civarda görmemiz gereken başka yerler olduğunu ve son kararı verdiğimizde tekrar görüşebileceğimizi söylediğinde profesyonel gülüşümü takınarak dışarı çıktım. İçeride öldürdüğümüz zamanda dışarıda yağmur başlamıştı.

Yıldızların Buluştuğu GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin