Selammm biz geldiiiiik
ÖNCELLİKLE
Yeni kurgum Poentem|Ritim yayında
Bir şans verirseniz çok sevinirim 😌Sizi çok özlediğimiz Yaman ve Simge ile baş başa bırakıyorummm
KEYİFLİ OKUMALAR
🌌🌌
🌌🌌
Kimine göre zaman her şeyin ilacıdır. En olmadık konunun üzerine çöktüğünde bile kırgınlıkları, kızgınlıkları ve acıları geride bırakmaya yardımcı olur. İnsanoğlunun bir özelliği vardı; alışmak. Zamanla her şeye, herkese alışabiliyorduk. Bu bir lütuf muydu yoksa lanet mi bilmiyordum. Tek bilmek istediğim, günler geçtikçe iyi hissedecek miydim ve bu bana suçluluk olarak geri dönecek miydi?
Yaman'ın yirmi dokuzuncu kattaki manzaralı evinde, camdan dışarıya bakarken önümü görmekten ziyade bu düşünceler arasında kaybolmuş haldeydim. Bomboş bakışlarımı diktiğim caddedeki hareketliliği kavrayabiliyordum ama baktıklarım adeta görünmezdi benim için.
Daha önce hiç bu kadar karıştığım bir zaman olmamıştı sanırım. Acaba ben acıyı mı seviyordum? Beni sözleriyle yerden yere vurmaları ve değersiz bir parça gibi hissettirmeleri bana güzel mi geliyordu? İlk defa bencil düşünmeye çalışıyordum. Bu sefer çabalaması gereken ben değildim ama elim durmadan telefona gidiyordu. Bir başına ne yapmıştı evde? İyi miydi? Sebep olduğum hayal kırıklığı düşündüğümden daha büyük olmalıydı ki beni hiç aramamıştı.
Belki o da benim gibi kendiyle cebelleşiyordu telefonun başında.
"Simge?"
Vücudum sese tepki verip Yaman'a döndüğünde gözlerimi kırpıştırıp hala pijamalarıyla dikilen bedene baktım. Göz göze geldiğimiz an yüzüne vuran güneşe rağmen gülümsedi. Doğru kararı verdiğimi zaten biliyordum ama insan karşı tarafın tek bir mimiğiyle ait olduğu yeri doğruladığında daha da rahatlıyordu.
Bedenim anında gevşedi. "Kahvaltı hazır."
Bütün ısrarlarıma rağmen bardak oynatmama dahi izin vermezken uyandığımız andan beri mutfakta dört dönüyordu. Eh, ne yalan söyleyeyim bu hali oldukça tatlı olduğu için daha fazla ısrar etmemiştim. Büyük bir keyifle onu izliyordum ama düşüncelerim yönünü ne zaman kaybetmişti hatırlayamadım.
Hiçbir şey söylemeden ona ilerlerken dikkatli bakışlarının yüzümü perçinlediğinin farkındaydım. İşi şakaya vurmak isteyerek bana birkaç beden büyük gelen kıyafetinin boş kollarını salladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldızların Buluştuğu Gece
General FictionYukarıda dolunay parlak ışığıyla bedenlerimizi kutsarken yanımda oturan adamın sözlerini dinliyordum. "Çoban ve dokumacı kız birbirlerinden ayrı düşmüş. Yılda bir kez görüşmelerine izin veriliyormuş. Bu geceye Yıldızların Buluştuğu Gece demişler,"...