F-R-I-EN-D-S

172 14 28
                                    

- Sasuke, oğlum gel sofraya yardım et! 

Annemin içeriden seslenmesi ile uzandığım yatağımdan ayaklandım ve en yavaş adımlarımla mutfağa ilerledim. 

- Çubukları ve kaseleri masaya koy, Sasuke. 

Yavaşça dediklerini yaparken düşüncelere daldım içimden. Bugün gerçekten de çok yorucu geçmişti çünkü Hyuga Hinata ile uğraşmak zorunda kalmıştım. 

Eğlenceli olabilirdi aslında. Aksiyonu olmayan şu hayatıma biraz renk katabilirdi. Ama Hyuga Hinata ne yapacağını bilmeyip etrafa şaşkın şaşkın bakan bir bebekten farksızdı ve beni bakıcısı olmaya zorlamıştı. 

Bebeklerden de bebek bakmaktan da nefret ediyordum. 

Dediği şeyi kabul ettikten sonra bugün okulda benle konuşmamasını söylemiştim. Sadece benle de değil, kimseyle konuşmamasını. Ve bu onu o kadar zorlamıştı ki, sert imajını değiştirdiğini sanan herkes onla samimi olmaya çalışmıştı resmen. Yan yana görünmek istemesem bile müdahale etmem gereken zamanlar olmuştu ne yazık ki. 

Kapının çalınmasıyla dikkatim o tarafa doğru kaydı. Son kaseyi de yerleştirmemle kapıya yöneldim. 

- Abi? Anahtarın yok muydu senin? 

- Hoşbuldum, Sasuke. 

Sağ omzundan önüne dökülen saçları uzundu ve küçük bir tokayla özensizce toplanmıştı. Ayakkabılarını çıkarmak için eğilmeden hemen önce üzerindeki kabanı aldım.

- Annemle yemeği hazırlıyoruz. Babam nerede, bakkala mı uğradı? 

- Son dakikada acil bir çağrı aldı onlar, bu gece geleceğini sanmıyorum. 

Anladım dercesine kafamı salladım. Babam da abim de polis merkezinde çalışıyorlardı. Abim polis olmak istememişti aslında, notları da yüksekken yurtdışında fizik mühendisliği okumayı hayal ettiğini hatırlıyordum. Fakat babam onun yanında çalışmasını istiyordu ve buna izin vermedi. 

Çok garip bir histi, abimin izin alamadığı dönemlerde olmama rağmen babam beni polisliğe yönlendirmeye çalışmamıştı hiç. Benim ne olacağımı abim kadar umursamıyordu muhtemelen ve bu bana istediğim şeyi seçmemi sağlıyordu. Mutlulukla hüznü aynı anda hissettiriyordu bu durum. 

- Ne düşünüyorsun böyle Sasuke? 

Alnıma fiske yememle geriye ilerledim. Abim ve şu klasik hareketi! 

- Hiçbir şey, hadi geç içeriye. 

Beni kolunun altına aldı ve mutfağa doğru ilerledik. Yemek sofrasına oturduk hep beraber. 

- Okul nasıl geçti Sasuke? 

- Aynı, abi. Ders dinledim, Sakura ve Naruto ile uğraştım. Aynı. 

Kızın birinin gelip saçmaladığını nasıl anlatabilirdim ki? Dediğimi duyan annem hemen lafa atladı. Cilveli bir sesi ve hınzır bir yüz ifadesi vardı. 

- Naruto-kun'un annesini gördüm bugün ben de, ayaküstü lafladık biraz. Naruto-kun'u bir haftalığına bize çağıralım diyorum. 

- O da nereden çıktı anne? 

- Yetişkin işleri Sasuke'm yetişkin işleri, sen düşünme orasını. 

- Anne..o çocuktan iki tane bu dünyaya fazla. Abi falan da olmaz bizimkinden, sen ikna et annesini. 

- Aradım çağırdım bile, Naruto-kun yolda geliyor. 

- Haber mi veriyorsun yani? Harika, anne..

- Ne olacak canım bebek sevmek istiyorum ben! İtachi'm sen evlilik düşünüyor musun? 

Yazılmamış Hikayemiz - SasuhinaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin