~ALEDA 'DAN... ~
Prens ve Sam ile beraber hızla odamdan çıkıp koşmaya başladık. Kontrol bilekliği hala öterken neler olduğunu anlamak için görüntüyü açtım. Araştırma görevlileri bir o yana bir bu yana koştururken görüntüyü kapatıp daha hızlı koşmaya başladım. "Sam, o kız insanlığını kaybetmek üzere. Daha hızlı olmalıyız.!" diye bağırdım. Merdivenlerden ikişerli inerken önümüze çıkan görevliler şaşkın bir şekilde bize yol veriyordu. "Zaman kaybettik. Belki de kız çoktan kayboldu." diyen prense durup döndüm. "Buna asla izin vermeyeceğiz. Her şeyden önce o Alex'in kız kardeşi." dedim. Sam tuttuğu bacaklarını bırakıp dikleşti.
"Siz ikiniz hemen gidip bakın ona, onu sakinleştirecek bir şeyler hazırlayacağım."
Sam hızla yanımızdan giderken biz de tekrar koşarak merdivenlerden inmeye başladık. Koridorda koşmaya devam ederken cam kırılma sesleri geliyordu ve biz koştukça bu ses artıyordu. Alex'in bağırışları kulaklarımı doldururken araştırma odası gözükmeye başlamıştı bile. Luck, Alex'i zorla tutarken karşısına geçtim.
"Alex!" diye bağırdım.
Anında susup bana bakarken gözyaşları akıyordu. Bir şey demeden her tarafı cam olan odaya baktım. Cerelia köşeye sıkışmıştı. Çatılan kaşlarım istemsizce gevşerken hızla içeri girdim. Tüm görevliler yaralı bir şekilde yerde yatarken hızla Cerelia 'nın olduğu yere koruyucu kalkan yaptım. Anna anında bana dönerken üzerime doğru gelmeye başladı. Ona ateş edemez ya da kılıç vuramazdım. Luck' un zihnine girdim.
"Hemen Alex'i de alıp gidin. Bekleme salonunu da boşaltın. Sam gelene kadar Anna'yı oyalayacağım."
"Seni onunla tek başına bırakamayız."
"Luck sadece dediğimi yap. Hemen gidin buradan."
Luck'un zihninden çıkıp hemen yan tarafıma baktım. Üçü de anında giderken hızla Anna'ya döndüm. Masanın üzerindeki hançeri alıp elime batırdım. Anında kan akarken Anna'ya baktım.
"Bunu mu istiyorsun? Yakala beni o zaman!"
Kapıyı hızla açıp koşmaya başladım. Anna son hız arkamdan koşmaya devam ederken prensin zihnine girdim.
"Prens bekleme salonuna pentegram çiz ve uzaklaş oradan."
"Neredesin.?"
"Şuan da son hızla ben koşuyorum, Anna da beni kovalıyor. Acele etmelisin. Oldukça hızlı. Canını acıtmak istemiyorum.!"
"Tamam. Dikkatli ol!"
Prensin zihninden çıkıp arkama baktım. Anna hala koşmaya devam ederken önüme koruyucu kalkan yaptım. Anna çarpıp yere düşerken benim tarafıma gelmek için çırpınıyordu.
"Anna! Beni dinle. Sen bu değilsin!"
"Ben buyum!"
Üzerime atlamaya çalıştığı zaman tekrar geri düştü.
Aklıma gelen fikirle merdivenlerden inmeye başladım, inerken de kanımı damlata damlata ilerledim. Bekleme odasına doğru ilerlerken prens hala pentegram çiziyordu. Yanına gittiğim zaman önce bana sonra elime bakıp hızla ayağı kalktı.
"Pentegramı hemen tamamlamalısın."
Bir şey demeden Pentegramı tamamladı. Pentegramın ortası dolacak şekilde kanımla doldururken prensi de alıp köşeye geçtim. Gözlerimi kapatıp Anna'nın kalkanını kaldırdım. Değişik sesler kulağımı doldururken Anna'nın aniden Pentegramın içine girmesiyle hızla bir kalkan daha yaptım. Kanımı dehşetle tadarken yüzümü buruşturdum. Birkaç dakika sonra diğerleri yanımıza gelirken Cerelia 'ya baktım. Kolu yaralanmıştı. Hızla dibinde bitip koluna baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALEDA 2 || Mor Şehrin Koruyucuları
FantasyALEDA ~HÜKÜMDAR~ Kitabının 2. Serisidir. Tüm telif hakları saklıdır.! ~~~ "Öncelikle hepinize merhaba. Yeni görevimiz diğer görevlere oranla çok değişik. Bu sefer gidip gelmeyeceğiz." "Daha açık olur musun?" dedi prens, Aleda'nın sözünü keserek. "Bu...