~ALEDA'DAN~
"Aleda sen ne yaptığının farkında mısın acaba? Sam için takımdaki görevden ayrılacağını söyledin."
Göz devirdim. Yarım saattir prensin başımdaki gereksiz dırdırını çekiyordum. Sanki benden sonra başkana bağlanıp ben de görevden ayrılıyorum diyen o değildi.
"Hayır prens, görevden ayrılacağımı söylemedim. Sam yoksa ben de yokum dedim. Haydi ben yaptım, sen neden yaptın? "
"Her neyse işte."
Derin bir nefes alıp iki kolundan tutup dibine girdim.
"Emin ol ki başkan kararından vazgeçecek."
Bakışları gözlerimden aşağı kayarken Jack'in sesi ile ondan uzaklaştım.
"Aleda, başkan bağlanıyor."
Birkaç saniye sonra başkanın görüntüsü gelince selam verdim.
"Ah Aleda Ah. Çok zorsun. Tamam dediğin gibi olsun. Enstitü artık siz ikinizin yönetimin altında tek bir hata istemiyorum. Kendinize iyi bakın."
Görüntü birden gidince güldüm.
"Ben sana ne demiştim?"
Hızla odadan çıkıp koşarak yemekhaneye gittim. "Sam!!" enstitünün içinde bağırırken herkes işini gücünü bırakmış bana deliymişim gibi bakıyordu.
"Aleda?"
Sesin geldiği yöne döndüm. Hızla Sam'e doğru koşup boynuna atladım.
"Aleda neler oluyor?"
Sarılmayı kesip saçlarımı düzelttim.
"Göreve devam ediyorsun!"
"Nasıl?"
"Tabi ki Aleda'nın Sam yoksa ben de yokum demesi üzerine." diyen prense baktım.
"Aa, şuna bakın. Onlar yoksa ben de yokum diyen bendim zaten değil mi?" dedim.
Gülerek başını salladı.
"Çocuklar, buna gerek yoktu ama iyi ki varsınız."
Sam ve prens birbirlerine yumruk tokuştururken ben başımı omuzuna koydum.
"O zaman kahvaltı zamanı!"
Hızla elime tepsi alıp üzerine tost ve meyve suyu koyup bizimkilerin olduğu masaya geçtim.
"Ooo gençler, günaydın. Nasılsınız bakalım?"
"Aleda şuan enerji patlaması yaşıyor arkadaşlar." diyen Cer'e bakış attım.
"Size de tavsiye ederim." diyerek meyve suyumdan içmeye başladım.
Birkaç saniye sonra Sam ve prens de gelince gitmenin tam da vakti olduğunu anladım. Meyve suyuyu bırak hızla ayağı kalktım.
"Aa kolyemi unutmuşum. Hızla alıp geliyorum."
Koşarak yemekhaneden çıkıp hemen bir kapı açtım. Hızla içinden geçerken lider vampirin barına gelmiştim. Etraf mor sisle kapalıydı. Adımımı atacağım sırada sesin geldiği yöne döndüm. Karşımda yine adlandıramadığım birkaç yaratık ile karşılaşınca elimi belimdeki kılıca attım. Üzerime doğru gelirken kılıcı karnına saplamam ile yok oldu. Geriye doğru adım attığım an kılıcı sapladığım yaratık yok olmamış geri gelmişti. Bu nasıl olurdu? Ne tür bir yaratıktı bunlar? Gittikçe etrafımı kaplarken kendimi korumaya aldım. Kontrol bilekliği ile görüntülerini alıp hemen bir kapı açtım. Hızla enstitünün içine girerken kapıda Sam ve diğerlerini gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALEDA 2 || Mor Şehrin Koruyucuları
خيال (فانتازيا)ALEDA ~HÜKÜMDAR~ Kitabının 2. Serisidir. Tüm telif hakları saklıdır.! ~~~ "Öncelikle hepinize merhaba. Yeni görevimiz diğer görevlere oranla çok değişik. Bu sefer gidip gelmeyeceğiz." "Daha açık olur musun?" dedi prens, Aleda'nın sözünü keserek. "Bu...