~Medya:Cer
~ALEDA'DAN~
Karşımdaki zombi yere düşerken hareketsizce uzanıyordu. Elim göğsümün üzerindeki acıya gitti. Elime baktığımda yaralandığımı gördüm. Elimdeki kanı siyah pantolonuma sürdüm. Austyn'in görmemesi için üzerini kapattım. Ona döndüm.
"Yaralanmadın değil mi?" diye sordu.
Başımı hayır anlamında salladım.
"İyiyim, etrafı kontrol edelim." dedim.
Başımı sallayınca arkamı dönüp etrafa baka baka ilerledim. Temiz gözüküyordu. Yara aldığım yer gittikçe sızlarken dişlerimi sıktım.
"Burası temiz Aleda, geri dönelim."
"T-tamam. Sen git. Geliyorum."
Kaşlarını çattı.
"Beraber geldik, beraber döneceğiz Aleda."
"Prens, dön dedim sana. Zombiyi yok edip geleceğim."
Bir şey demeden yanımdan ayrılırken hızla yaramı açtım. Kötü gözüküyordu. Hemen temizlemeliydim yoksa mikrop kapacaktı. Zombiye baktım, üzerine kül büyüsü yapıp kazan dairesinden çıktım. Hızla asansöre binip odamın olduğu katta indim. Odama Hızla girip üzerimdekinden kurtuldum. Aynadan baktım, yara yayılıyordu ve ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Kontrol bileğime baktım.
"Yaralandın! Neredesin?"
"Odamdayım Sam, çabuk ol lütfen. Yara dağılıyor."
Kontrol bilekliğini kapatıp yaraya dokundum. Sızladığı an elimi çektim. Odamın kapısı hızla açılırken baktım, gelen Sam idi. Kapıyı hızla kapatıp kilitledi.
"Tanrım! Aleda, bu nasıl oldu?"
"Sonra anlatırım Sam, bir şeyler yap. Çok acıyor."
"Revire gitmemiz lazım."
"Hayır! Kimseyi panikletmek istemiyorum. Ne yapacaksan burada yap."
"Pekala, uzan ve beni bekle."
Sam odadan çıkarken yatağa uzandım. Yara omuzlarımın üzerine doğru gitmişti. Vücuduma bulaşmış virüsü çıkarmamış gerekirdi. Aksi takdir de yaşayan bir ölüye dönüşecektim ki kendimi şimdi öldürmem daha iyiydi. Yüzümdeki terleri elimin tersiyle sildim. Nefes alışverişim düzensizleşirken gözlerim bulanık görmeye başlıyordu. Kontrol bileğini açmaya çalıştım.
"S-Sam. Yardım et."
~AUSTYN'DEN~
Omuzumun üzerinde sızlayan mühüre dokundum. Anlamını bilmediğim bir şekilde yarım saattir sızlıyordu. Derin bir nefes alıp kontrol bileğinden enstitünün içini kontrol ederken yeni tanıştığımız Sam elinde bir şeylerle hızla Aleda'nın odasına girdi. Aleda'nın odasına... Oturduğum yerden hızla kalkarken Lucky durdurdu.
"Dostum, ne oldu? Nereye böyle?"
"Birkaç işim var. Dönerim şimdi."
Konuşmasını beklemeden hızlı adımlarla asansöre ilerledim. En üst katta olduğunu görünce merdivenlere yöneldim. Hızlı adımlar çıkarken omuzumdan tuttum. Sızısı artarken durdum.
Aleda, ona bir şey olmuştu.
Meridvenlerden koşarak çıkmaya başladım. Nefes nefese kaldığım her saniye göğsüme bir şeyler batıyordu. Odasının olduğu kata gelince ilerlemeye devam ettim. Kapıyı hızla açtım ama kilitlemişlerdi. Ne?! Kapıyı kilitlemek de ne demek? Hızla çaldım. Birden açılınca karşımda Sam'i gördüm. Beni hızla içeri alıp kapıyı kilitledi. Bakışlarım Aleda 'ya giderken yatakta uyuyordu terden saçları sırılsıklam olmuştu. Terliyse neden üzerinde boğazına kadar yorgan vardı? Yanına yaklaşıp hızla yorganı çektiğim de gözlerim direk omuzundaki yaraya gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALEDA 2 || Mor Şehrin Koruyucuları
FantasyALEDA ~HÜKÜMDAR~ Kitabının 2. Serisidir. Tüm telif hakları saklıdır.! ~~~ "Öncelikle hepinize merhaba. Yeni görevimiz diğer görevlere oranla çok değişik. Bu sefer gidip gelmeyeceğiz." "Daha açık olur musun?" dedi prens, Aleda'nın sözünü keserek. "Bu...